Tehlike en yakından geliyor

Son günlerde artan çocuğa yönelik istismar vakaları, aileleri paniğe sevk etti.

Uzmanlar, hepimizin merak ettiği ‘Tehlike en çok nereden geliyor’ sorusuna şu cevabı verdi: AKRABADAN, KOMŞUDAN KISACA EN YAKINDAN

Çocuklara yönelik cinsel istismar vakaları gündemi sarstı. 4 yaşındaki Irmak Kupal, 9 yaşındaki Mert Aydın ve adını bilmediğimiz niceleri, tecavüz edildikten sonra öldürülen kurbanlar olarak hafızalara kazındı. Hafızalardan kolay silinmeyecek vahşet, vicdanları sızlattı. Anne-babalar ise evlatlarını nasıl koruyacağını sorgulamaya başladı.

TOPLUMSAL YARA

 Kanayan yaraya parmak basan TAKVİM, çocuklara yönelik cinsel taciz dosyasını açtı. TAKVİM, istismara ilişkin akıllardaki tüm soruları uzman isimlerle paylaştı. Prof. Dr. Özkan Pektaş ile Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi uzmanları, bu toplumsal yarayı mercek altına aldı ve ebeveynleri uyardı.

Prof. Dr. Özkan Pektaş, "Çocuklara yönelik istismar tehlikesi en çok nereden geliyor" sorusunu şöyle cevapladı: "Yapılan araştırmalara göre çocuklarımıza yapılan cinsel taciz tehlikesi en çok yakın çevrelerinden geliyor. Akrabaları hatta çekirdek aile içi ya da oturdukları mahalledeki komşularından, yaşça daha büyük olan oyun arkadaşlarından gibi... Yani tacizci, yabancılardan daha çok yakın çevreden çıkıyor. Halk dilinde 'sapık' ya da 'sübyancı' olarak bilinen 'pedofili', psikiyatride bir hastalık türüdür.

ÖNCE GÜVEN KAZANIRLAR

 Bu hastalığın tanısını alan kişiler genelde kurbanlarını önce tanırlar, yakın çevrelerinde tutarlar ve güven duygusu aşılayarak cinsel istismar noktasına getirirler. Araştırmalara göre bu kişilerin yüzde 60-70 oranında akrabalar, öğretmenler, komşular, otorite figürleri gibi çocuğunuzun tanıdığı ve güven duygusu hissettiği kişilerdir. Unutmayalım ki çocuklar en çok güvendikleri insanlara karşı savunmasızdırlar."

GEÇMİŞTE İSTİSMARA UĞRAYAN CANAVARLAR

Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Polikliniği'nden Uzman Klinik Psikolog Esma Uygun, çocuklara yönelik taciz olaylarının dünyanın hemen her yerinde yaşandığını söyledi. Uygun, çocuğa yönelik cinsel istismarda bulunanların geçmişte benzer saldırılarla karşılaştığını belirtti ve ekledi: "Bu kişilerin geçmiş öyküsünde çoğunlukla ortak olan şey, kendilerinin de çocukluk çağında istismara uğramış olmasıdır. Çocukluk çağında fiziksel, cinsel ve duygusal olarak ihmale uğramış olmaları vicdan ve kişilik oluşumunda olumsuz etkiler oluşturan önemli bir faktördür."

HER KESİMDEN RİSK VAR

Psikolog Uygun, tacizcilerin profillerinin farklılık gösterdiğini belirterek şunları söyledi: "Genellikle istismar eden kişiler; antisosyal eğilimleri olan, adli sicil kaydı olan, eğitim düzeyi düşük, alkol ve uyuşturucu madde kullanan profiller olarak karşımıza çıkıyor. Ancak üniversite mezunu ve profesyonel meslek sahibi olanlar da taciz eylemini gerçekleştirebiliyor. Yani mutlak bir profil tanımlaması yok. Bu insanların kişilik yapıları saldırı, şiddet ve tecavüz suçlarını işlemeye oldukça yatkın."

AMAÇLARI GÜÇ HİSSETMEK

Cinsel saldırıda bulunanların genellikle pornografiye bağımlı kişiler olduğunu söyleyen psikolog Esma Uygun, bu kişiler için cinsel saldırının amacının haz değil, güç hissetmek olduğunu vurguladı. Uygun, "Bu kişilerin ruhlarında cinsel saldırı hep vardır. Uygun ortam bulduklarında istekleri davranışa dönüşür. Amacın güç hissetmek olduğu düşünüldüğünde, çocuklar ideal bir araç haline geliyor" ifadelerini kullandı.

EBEVEYNLERİN EĞİTİLMESİ GEREKİYOR

Psikolog Esma Uygun, saldırganlık tutumunun kökeninde aile olduğunu söyledi ve şöyle devam etti: "İnsanın ilkel dürtüleri olan cinsellik ve saldırganlık hemen doyuma ulaşmak ister. Vicdan ise ahlaki ve toplumsal kuralları bireye hatırlatır. Burada ailenin tutumu önemlidir. Bu nedenle, çocuk yetiştirme konusunda ebeveynlerin eğitilmesi önem kazanır. Çünkü saldırganlığın kökeninde aile vardır. Ebeveynlerin fizikselduygusal- cinsel ihmalini denetleyen mekanizmaların arttırılması ve tacizcilere yönelik hukuki yaptırımlar, caydırıcı önemdedir."

TAKVİM


Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:13 Temmuz 2020Yayınlanma Tarihi:09 Kasım 2016

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.