Kör olacaklarını biliyorlar ama...

Diyabetli körlük riskini biliyor ama aldırmıyorSayıları tüm dünyada giderek artan diyabet hastası yetişkinlerin üçte biri (yaklaşık 93 milyon kişi) körlüğe yol açan diyabetik retinopati hastalığının belirtilerini yaşıyor.

Hastalar diyabetin en çok göz üzerindeki etkisini bilseler ve korksalar da önlem almada kararlı davranmıyor.

Uluslararası Diyabet Federasyonu(IDF), Uluslararası Körlüğün Önlenmesine Yönelik Ajans(IAPB), Uluslararası Yaşlanma Federasyonu(IFA) ve New York Tıp Akademisi diyabetik retinopatiye dikkat çekmek için bir proje hayata geçirdi. Diyabetik Retinopati Barometre Projesi kapsamında sorunun boyutlarını anlamak için 41 ülkede, diyabetliler ve sağlık personeliyle bir araştırma gerçekleştirildi. Araştırmaya göre, hastalar diyabetin sonuçlarından haberdar. Yüzde 40’ı görme kaybı, yüzde 17’si kalp ve damar hastalığı-inme, yüzde 16’sı ampütasyon (bacak kesilmesi), yüzde 13’ü böbrek hastalığı, yüzde 4’ü de nöropatiyi (sinir harabiyetine bağlı ağrı) biliyor. Ama gerekli önlemleri almıyor.

8 HASTADAN BİRİ GÖZ SORUNLARINI DOKTORLARIYLA KONUŞMUYOR

Nice’de düzenlenen basın toplantısında Bayer Pharma’nın destek verdiği Diyabetik Retinopati Barometre Projesi ve sözkonusu araştırma dünya basınına anlatıldı. Uluslararası Diyabet Federasyonu Politika ve Programlar Müdürü Dr. David Cavan, hastaların diyabetin görme kaybına yol açtığından haberdar olduklarını ancak neredeyse dörtte birinin bunu önlemek için çabalamadığını söyledi. Her 5 kişiden birinin görme sorunlarını yaşlanmayla ilişkilendirdiğini belirten Dr. Cavan, “Diyabetin kontrolü hastalığa bağlı gelişebilecek komplikasyonların önlenmesinde çok önemli. Her 4 hastadan biri diyabetini çok iyi veya iyi yönettiğini düşünmüyor. Diyabet kontrolünde en önemli zorluklar doğru beslenmenin çok zor olması, yüksek bakım masrafları, doktor randevularını beklemek, başka önlecikler ve doktora gitmenin zor görülmesi. Hastalar ücretsiz veya ucuz ilaçların, takip ekipmanının ve ayrıca aile desteği ve eğitiminin diyabetlerini daha iyi yönetmelerine yardımcı olduğunu bildiriyor. Yaklaşık 8 hastadan biri göz komplikasyonlarını hekimleriyle asla görüşmüyor” dedi.

GEÇ TANI BÜYÜK SORUNU

luslararası Körlüğün Önlenmesine Yönelik Ajans CEO’su Peter Ackland, “Araştırmamıza göre sağlık profesyonelleri, hastaların neredeyse üçte ikisinin taramalara ancak görme sorunları yaşamaya başladıktan sonra geldiklerini söylüyor. Hastaların yüzde 6’sı etkili tedavi için çok geç kalmış oluyor. Hastaların 4’de biri son 12 yıl içinde göz muayenesinden geçmediklerini söylüyorlar. Buna karşılık diyabetik göz hastalığı tedavisinde göz hastalıkları uzmanlarının karşılaştığı en önemli zorluk yüzde 65 ile geç tanı” dedi.

GÖZÜ GÖRMEYEN HASTA DİYABETİNİ YÖNETEMİYOR

Uluslararası Yaşlanma Federasyonu Genel Sekreteri Dr. Jane Barratt, görme kaybının, hastanın diyabetini yönetme yeteneğini etkilediğini söyledi. Görme kaybından şikayetçi 5 hastadan birinin görme kaybı nedeniyle diyabetini yönetmede zorluk çektiğini belirten Dr. Barratt, “Görme kaybı diyabetli insanların fiziksel ve psikolojik sağlığını etkiliyor. En çok da en genç ve en yaşlı diyabet hastaları etkileniyor” dedi.

DEVLET DE ZARARDA

Görme kaybı sadece hasta için aile, toplum ve ülkenin sosyo-ekonomik yapısını da etkiliyor. 4 hastadan biri görme kaybının bir sonucu olarak ücretli istihdam veya işe devam etme konusunda zorluk çektiğini bildiriyor.Hastaların yüzde 50’sinden fazlası seyahatle ilgili zorluklar yaşıyor. Ayrıca yüzde 27’si dinlenme, yüzde 27’si ev sorumlulukları ve yüzde 20’si sosyal etkinliklere katılımda zorluklar çekiyor. Görme kaybından etkilenmiş hastaların geçirdiği fiziksel ve zihinsel sağlıksızlık günlerinin sayısı, görme kaybı olmayan hastalara kıyasla iki kat fazla.

MESUDE ERŞAN


Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:14 Ekim 2015Yayınlanma Tarihi:13 Ekim 2015

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.