HUZURLU BİR HAYAT YAŞAYIN

Hürriyet

Prof. Dr. Osman Müftüoğlu'ndan daha iyi bir hayat için tavsiyeler, öneriler ve görüşler...

 


Ölümsüzlüğü yakalama peşinde koşan Kurzweil’in midesi “eczacı dolabı” gibiymiş.

Yeni binyılın en önemli “düşünce makinesi” kabul edilen Amerikalı fütürist (gelecekbilimci) Ray Kurzweil, Doğan Uluç’a yaptığı açıklamada “En az 120 yıl yaşayacağım, hatta ölümü yeneceğim” demiş. Cümlenin ilk bölümüne katılıyor, ikinci bölümüne ise gülümseyip geçiyorum. Nedenine gelince…

İsterseniz önce Ray Kurzweil’in hakkını teslim edelim. Kurzweil öngörüleriyle herkesi şaşırtıyor. O “yaşayan en zeki gelecek bilimcilerden biri,” belki de birincisi kabul ediliyor. Kurzweil’e göre tıp önümüzdeki 20-30 yılda bugünkü düzeyini katbekat aşacak. 30-40 yıl sonra şimdi hayal bile edemediğimiz pek çok şey mümkün hale gelecek. Özellikle erken teşhis alanında müthiş işler başarılacak. Kanser hücreleri –günümüzde nasıl ki genetik hatalı bebekler daha anne karnındayken tanımlanabiliyorsa- daha tasarım aşamasındayken belirlenebilecek. Nano teknoloji –eğer bizi mahcup etmezse- tıbbın eli ayağı olacak. Laboratuar analizlerinden ilaçlara, ameliyat yöntemlerinden radyolojik incelemelere pek çok alanda teşhisi kolaylaştıracak, tedaviye destek olacak. Şimdilik hâlâ hak ettiği yerde olmayan genetik biliminden de şaşırtıcı haberler bekleyin. Orada da sessiz sedasız ama müthiş işler başarılıyor. Ya kök hücre alanındaki gelişmelere ne demeli? Kök hücrelerden kanser savaşçısı yeni hücreler üretmek, bozulan eklemleri tamir etmek, cilt kırışıklıklarını gidermek hatta “dişinizden karaciğerinize, böbreğinizden derinize” yeni organlar oluşturup bozulanları yenilemek mümkün hale gelebilecek. Fütürist bir yanım yok. Bu nedenle kendimi de, sizi de daha fazla zorlamak istemiyorum. Benim takıldığım ve katılmadığım nokta Kurzweil’in ölümsüzlükle ilgili düşüncesidir.

BİZ NE YAPMALIYIZ?

Değerli okur: Uzun yaşamak ve güzel yaşlanmak hepimizin ortak arzusu. Bunu başarmanın yolu ise iyi ve güzel yaşamaktır, sağlıklı yaşlanmaktır. Ömrümüzün süresini etkileyen pek çok faktör var. Genetik mirasımız, egzersiz düzeyimiz, beslenme alışkanlılarımız, stres yönetimi becerimiz, yaşadığımız çevrenin temizliği, kirliliği, medeni yaşamdan aldığı pay, sağlık koşulları, refah düzeyi, duygusal durumumuz, ruhsal dengemiz, daha da önemlisi huzurumuz, aile ilişkilerimiz, inanç gücümüz, toplumsal bağlarımız, arkadaş ilişkilerimiz… (Yandaki tabloya bakınız) Bu listeyi daha da uzatmak mümkün. Bizim bunların içinde yönetebileceklerimize, etkileyebilecek ve değiştirebileceklerimize odaklanmamız gerekiyor.

Son yüzyılda ömrümüz neredeyse yarı yarıya uzadı. Bu uzamada bilimin ve refahın payı çok fazla. Tıp bilimi genetik alanında, ilaç buluşlarında, aşı geliştirmede attığı dev adımlarla bize müthiş fırsatlar sundu. Hayatın hijyenik hale gelmesi, bulaşıcı hastalıklarına artması, çevresel koşulların düzelmesi, eğitimin yaygınlaşması, hasta bakım hizmetlerinin mükemmel hale getirilmesi, çocuk ölümlerinin azaltılması ve tabiî ki dünya ölçeğindeki savaşların eskilerde kalması bu başarıların temel nedenidir.

ÖNEMLİ OLAN İYİ HAYATTIR

Ölümsüzlük arzusu veya tutkusu –siz hangisini isterseniz onu kullanın- milyonlarca yıllık bir özlemdir. Bu duygunun –ya da tutkunun- insanoğlunu ne zaman gıdıklamaya başladığını (!) bilmiyorum. Ama çok eski bir arzu olduğundan daha çok uzun zamanlar içimizde bir yerlerden bizi gıdıklamaya devam edeceğinden eminim.   Ne var ki yaşayan her şey gibi insan bedeninin de (ruhu değil) ölümlü olduğunu kabullenmek zorundayız.
Bana sorarsanız ölümsüzlüğü aramak yerine hayatı yaşamak ama iyi ve güzel yaşamak, iyi hayat koşullarını oluşturmayı hedeflemek öncelikli amaç olmalıdır.
Bay Kurzweil’i dikkatle dinleyelim. Söyledikleri üzerinde iyi düşünelim, ölümsüzlük isteğini de onun bir hoşluğu gibi görelim…

DAHA İYİ BİR HAYAT İÇİN BENİM TAVSİYELERİM

* Damarlarınıza iyi bakın: kolesterol, kan şekeri, kan basıncı…
* Doğru beslenin, az yiyin, tuzu, şekeri, yağı, unu azaltın.
* Sigara ve alkolden uzak durun.
* Kişisel bakım ve temizliğinize (hijyen) dikkat edin: duş, banyo, ağız temizliği…
* Sağlık kontrollerinizi ertelemeyin. Aşılanmayı ihmal etmeyin.
* Koruyucu yöntemlerden istifade edin: emniyet kemeri takın, kask kullanın, prezervatif kullanın.
* Uykunuza önem verin.
* Strese dikkat edin.
* Aktif olun, egzersiz yapın.
* Okuyun, yazın, izleyin, dinlenin, gezin.
* Temiz bir çevrede yaşamaya dikkat edin. Güneşten, elektromanyetik alanlardan, kirli havadan korunun.
* Sosyal hayatınızı düzenleyin, ilişkilerinizi genişletin, geliştirin.
* İnanç duygunuz güçlü olsun, şükredin, tevekkül edin.
* Aile, akraba, hemşerilik ilişkilerinizi güçlendirin.
* Fast food yemeyin.
* İçten, samimi biri olun. Daha çok gezin, eğlenin, gülümseyin.
* Çok övün, çok sevin, az eleştirin, yardım edin, affedin, hoşgörün.
* Acılarınıza, hüzünlerinize makul bir sürede son verin.


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:02 Temmuz 2011

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.