Asker fobisi kitap yazdırdı

Psikolog Yıldız Burkovik, çocukken ‘sosyal fobi’ye yakalandı. Sonraki yıllarda askeri hastanede çalıştığı dönemde, askeri otoritenin varlığı nedeniyle rahatsızlığı arttı ve şiddetli baş titremeleri yaşadı.

Yıldız Burkovik, 2,5 yıl boyunca kendi kendini tedavi etti. Ardından toplumun yüzde 10’unda görülen bu hastalığa ilişkin olarak ilk ‘Sosyal Fobi’ kitabını kaleme aldı. ASKERİ hastanedeki teftişler ve askeri otoritenin varlığı nedeniyle büyük bir gerilim yaşayan Yıldız Burkovik, bir süre sonra başında şiddetli titremelerin ortaya çıktığını belirtti. Hastalığını özel rahatlama teknikleriyle 2,5 yılda tedavi etmeyi başaran Burkovik, Timaş Yayınları’ndan çıkan ‘Sosyal Fobi’ kitabıyla hastalığının farkında olmayan kişilere yardım etmeyi düşündüğünü kaydetti. Halen Memory Center Nöropsikiyatri Merkezi’nde görev yapan Burkovik, ‘Türkiye’de bu alanda yazılmış ilk kitap. Otobüse binemeyen, sosyal ortamlardan kaçan, göz teması kuramayan, içine kapanık, izole yaşayan sosyal fobiklere yalnız olmadıklarını anlatmak istedim’ dedi. İnternette kurdukları ‘sosyalfobigurubu@yahoo.com’ adresinde sohbet ederken tanışan G.K. (25) ve O.K. (26) küçük yaşlarından beri sosyal fobi hastalığıyla yaşamak zorunda kaldıklarını belirtti. O.K., üniversite bitirmesine karşın iş görüşmelerinde aşırı terleme, huzursuzluk, kalp çarpıntısı gibi şikayetleri nedeniyle başarısız olduğunu söyledi. Borç para alamayan, mağazaya girip alışveriş yapamayan O.K., psikoterapi görüyor. G.K. da, başkalarının kendisiyle alay edeceğini, küçük düşüreceğini düşünerek yalnız kaldığını belirtiyor. Okul yıllarında çok başarılı olmasına karşın zamanla yalnızlaştığını anlatan G.K., ‘İnsanlardan uzak, iletişimden yoksun yaşamaktan ötürü çok mutsuzum. Psikoterapi ve ilaç tedavisi görüyorum. İnternetteki gurubumuzdaki arkadaşlarımla sohbet etmek beni rahatlatıyor’ diyor.

Çocuğu her yanlışında cezalandırmak yanlış

Sosyal fobi, ilk defa 1966 yılında Isaac Marks tarafından tanımlanan psikiyatrik bir hastalık. Hastalığın temelinde, başka insanların bulunduğu ortamlarda hata yapma, diğer kişiler karşısında küçük düşme korkusu yer alıyor. Çocukların 1-3 yaşlarında sürekli cezalandırılması, aşırı derecede korunup anneye bağımlı yetiştirilmesi, utandırılması nedeniyle ortaya çıkan hastalık, çoğunlukla gözden kaçtığı için yaşamın sonraki evrelerinde büyük sorunlara neden oluyor. Birsel SANCAR/İSTANBUL