Kış tüyoları!

Uzmanlar kurubaklagillerin yararlarını saymakla bitiremiyor ancak yüzde yüz fayda için saklanma ve pişirilme şekli çok önemli. İşte kış tüyoları!

Uzmanlar kurubaklagillerin yararlarını saymakla bitiremiyor ancak yüzde yüz fayda için saklanma ve pişirilme şekli çok önemli. İşte kış tüyoları!

Havaların soğumasıyla birlikte sofralarımızdaki görünürlüğünü artıran kurubaklagiller, her türüyle vücudun birer protein kaynağı. Sağlıklı olduğu kadar ekonomik olan kuru baklagiller, zengin vitamin içeriğiyle kolesterolün düşürülmesine de yardımcı oluyor. Uzmanlar kurubaklagillerin yararlarını saymakla bitiremiyor ancak yüzde yüz fayda için saklanma ve pişirilme şekli çok önemli. Et ve tavuk yerine kullanılabilecek en iyi bitkisel protein kaynağı olan kurubaklagiller, leguminous bitkilerinin tohumlarından oluşuyor. Besin kaynağı olarak kullanılan bu tohumların başlıcalarını nohut, mercimek, kuru fasulye, bakla, börülce oluşturuyor. En çok tüketileni ise ulusal yemeğimiz kuru fasulye. Kurubaklagillerin et ve tavuk yerine kullanılabilecek en iyi bitkisel protein kaynağı olduğunu vurgulayan Üsküdar Üniversitesi NPİstanbul Nöropsikiyatri Hastanesi diyetisyeni Gizem Köse, sağlıklı ve ekonomik bir kaynak olan kurubaklagillerin besin değerinin çok yüksek olduğunu söyledi. Kalsiyum, demir, çinko, magnezyum mineralleri, B12 dışında kurubaklagillerin diğer B vitaminlerinden tiamin, riboflavin, niasin, folik asit ve E vitamininden de zengin olduğunu kaydetti. Köse kurubaklagillerin kolesterol içermediğini aksine kolesterolün düşürülmesine yardımcı olduğunu da sözlerine ekledi. Kurubaklagillerin faydalarını ise Köse şu şekilde sıraladı.

KURUBAKLAGİLLERİN YARARLARI

  • Kuru baklagillerin yapısındaki posa mide boşalmasını geciktirir böylece uzun süreli tokluk sağlar.
  • Dışkılamayı arttırarak kabızlığı, barsak hastalıklarını önler. Barsak florasını olumlu yönde etkileyerek zararlı bakterilerin çoğalmasını önler.
  • Kalp hastalıklarının risk faktörü olan kolesterol kurubaklagillerin tüketimi ile düşürülebilir. Posa, karaciğerde kolesterol sentezini yavaşlatarak kan kolesterolünün düşürülmesine böylece vücuttan uzaklaştırılmasına yardımcı olur.
  • Düşük kalorili olduklarından kilo koruma ve zayıflama programlarında en masum seçenektir.
Diyetisyen Gizem Köse besin deposu kurubaklagillerin besin değerlerini ve tatlarını korumak için saklama ve depolama koşullarının önem taşıdığını söyledi. Saklama koşullarına ilişkin Köse şu uyarılarda bulundu.

KURUBAKLAGİLLERİ NASIL SAKLAMALIYIZ?

Satın aldıktan sonra kuru baklagillerin besin değerlerini ve doğal tatlarını korumak için kiler gibi serin veya kuru yerde saklayın. Kuru baklagilleri sakladığınız bölümün kalorifer veya su borularının geçtiği yerlere yakın olmamasına dikkat edin ve güneş ışığından uzak tutun. Nem miktarının artması sonucu mikroorganizmaların üremesi ve çoğalması tanenin küflenmesine neden olur. Küfler aflatoksin dediğimiz ani zehirlenmelere ve karaciğer kanserine sebep olan toksik maddeyi üretebilir. Böceklenme ve küflenmenin önlenmesi için saklamada kaya tuzu kullanabilirsiniz. Besin değeri ve tatların muhafazasında saklama kadar pişirme de önemli. Kurubaklagillerin pişirilmesine ilişkin Köse püf noktalarını belirtiyor.

KURUBAKLAGİLLERİ PİŞİRİRKEN DİKKAT!

Kurubaklagiller, tarım ürünü olduklarından pişirmeden önce mutlaka taş gibi kalıntıların varlığını inceleyin ve kireçsiz, yumuşak bir suda yıkayın. Kırmızı mercimek hariç diğer baklagiller pişirilmeden önce oda sıcaklığında 10–24 saat ıslatın. Yumuşak tanelerin kabukları suda bekletilince kolay çıkacaktır. Ülser gibi mide problemi olan, gaz sorunu yaşayan kişiler kabuksuz tükettiklerinde rahatsızlık yaşamayacaktır. 100 derecenin üzerindeki sıcaklıklarda pişirme işlemi protein ve B vitaminlerinin kaybına neden olur. Bu yüzden besin değerlerini koruma ve hızlı pişirim için düdüklü tencereler tercih edin. Hafif ateşte yavaş pişirim sağlıklı bir yöntem olacaktır. Etli kurubaklagil yemeklerinde yağ koymayın. Etin kendi yağında pişmesi, yağ konulmaması fazladan kalori alımını engeller. Şaban Özdemir (NPGRUP)

Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:14 Ekim 2013

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.