Kalın bağırsak kanseri önlenebilir

Kalın bağırsak kanserleri için risk faktörleri bilinir ve kişilerde buna yönelik kontroller yapılırsa, kanser gelişmesinin önlenebileceği bildirildi.

Kalın bağırsak kanserleri için risk faktörleri bilinir ve kişilerde buna yönelik kontroller yapılırsa, kanser gelişmesinin önlenebileceği bildirildi. kalinbagirsakKaradeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Orhan Özgür, bağırsağın iç yüzeyini döşeyen tabaka hücrelerinin kontrolsüz aşırı çoğalmasının, bağırsak tümörleri oluşmasına yol açtığını söyledi.

Genel olarak bağırsakların iyi huylu tümörlerinin polip, kötü huylu olanlarının ise kanser olarak adlandırıldığını belirten Özgür, "Kalın bağırsak kanseri hem ülkemizde hem de dünyada sık görülen kanser türlerinden biri. Dünyada, kadınlarda en sık görülen meme, kalın bağırsak ve akciğer kanseriyken, ülkemizde ise bu sıralama meme, tiroit ve kalın bağırsak kanseri şeklindedir. Dünyada, erkeklerde ise en sık görülen kanser türü prostat, akciğer ve kalın bağırsak. Türkiye'de ise bu sıralama akciğer, prostat ve kalın bağırsak kanseri şeklindedir" dedi. Özgür, düzenli sağlık taramalarının yapıldığı toplumlarda, kalın bağırsak kanseri görülme sıklığında ciddi azalmanın söz konusu olduğunu ifade ederek, "Kalın bağırsak kanseri genellikle bağırsak polibinin yıllar içinde hücresel değişikliğe uğrayarak kötüleşmesi ile oluşur. Bu değişim, ortalama 10 yıllık süre içinde gerçekleşmektedir" diye konuştu. Kalın bağırsak kanserlerinin önlenebileceğini vurgulayan Özgür, şöyle devam etti: "Hastada saptanan polibin alınması, ileride oluşabilecek kalın bağırsak kanserini önleyecektir. Bu nedenle polipler teşhis edildiği anda mutlaka alınmalıdır. Kalın bağırsak polipleri genellikle belirti vermez, kolonoskopi esnasında tespit edilirler. Bazı hastalarda makattan kanama, karın ağrısı, bazen de ishal görülebilir. Ayrıca büyük polipler kabızlık ve nadiren bağırsak tıkanmasına da yol açabilir." Özgür, kalın bağırsak kanseri için risk faktörleri bilinir ve kişilerde buna yönelik gerekli kontroller yapılırsa, kanser gelişmesinin önlenebileceğine dikkati çekerek, "Örneğin hastanın ailesinde polip varsa, bu kişi takip kolonoskopi programına alınır. Kolonoskopide polip tespit edilirse, polip alınır ve kişinin ileride kanser olması önlenir" dedi.

"LİFLİ GIDALARLA BESLENMEK, KALIN BAĞIRSAK KANSERİNE KARŞI KORUYUCUDUR" Kalın bağırsak kanserinin esas tedavisinin ameliyat olduğunu anlatan Özgür, şunları kaydetti:

"Ameliyatta tümörün alt ve üst sınırlarından en az 5 santimetre uzunluğunda sağlam bağırsak tümörle çıkarılmalıdır. Ameliyat sonrası yaşam süreleri diğer kanserlere göre oldukça iyidir. Kalın bağırsak kanserinde ameliyattan sonra hastalığın evresine göre koruyucu kemoterapi uygulanır. Genetik yatkınlık ve çevresel faktörler de kalın bağırsak kanserlerinde çok önemlidir. Genetik yapımızı değiştirmek olanaksızdır ancak çevresel faktörleri değiştirmek olanak dahilindedir." Özgür, lifli gıdalarla beslenmenin kalın bağırsak kanserine karşı koruyucu olduğuna işaret ederek, "Bol miktarda lifli besinlerin tercih edilmesi kalın bağırsak kanseri görülme sıklığını azaltmaktadır. Bu maddeler, bağırsaktaki kanserojen maddelerin yoğunluğunu azaltmaktadır. Diyette taze meyve ve sebze tüketimini artırmak önemlidir. Kalın bağırsak kanserinden korunmanın en kolay yolu, bol bol taze sebze ve meyve tüketmekten geçmektedir" diye konuştu. Yağlı besinlerle, kalın bağırsak kanseri arasında yakın ilişki olduğunu belirten Özgür, "Yağ oranı az besinlerin tüketilmesini öneriyoruz. Kırmızı et ve yağlı besinler kalın bağırsak kanseri olasılığını artırmaktadır. Dolayısıyla, bu besinlerin az miktarlarda tüketilmesinde fayda vardır. Beyaz et ve balık tüketimi sağlıklı bir tercihtir" dedi. Prof Dr. Özgür, kalın bağırsak kanserinden korunmanın bir diğer yolunun ise düzenli kontrol yaptırmak olduğunu dile getirerek, sözlerini şöyle tamamladı: "Yapılan muayene ve bağırsak görüntüleme yöntemleri, hastalığı önlemek veya erken tanı koymak için gereklidir. Özellikle ailesinde kalın bağırsak kanseri olanların ve risk altındaki kişilerin tarama testleri konusunda çok bilinçli olması gerekir. Kalın bağırsak kanseri önlenebilir bir kanser olduğu için tarama yöntemlerinin öğrenilmesi ve kolonoskopiden kaçınılmaması gerekir." A.A

Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:11 Aralık 2013Yayınlanma Tarihi:13 Aralık 2013

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.