İnsanın kökenlerinin karmaşık temelinin izi sürülüyor

Modern insanın, yani Homo sapiens'in kökenleriyle ilgili araştırmalar üç cephede ilerliyor. Fosil kemikleri, anatomik değişiklikleri gözler önüne seriyor.

Modern insanın, yani Homo sapiens'in kökenleriyle ilgili araştırmalar üç cephede ilerliyor. Fosil kemikleri, anatomik değişiklikleri gözler önüne seriyor.

Genetik bilimi, modern insanın ortaya çıkışının zamanı ve yerini ortaya çıkarıyor. Arkeoloji de soyut ve yaratıcı düşünceyi yansıtan antik sanat eserlerini keşfediyor. Son olarak Haziran'da, araştırmacılardan şaşırtıcı bir açıklama geldi: İspanya'daki mağara resimleri sanılandan daha eskiydi ve hatta Neandertallerin hâlâ hayatta olduğu dönemden kalmaydı. İngiliz paleo-antropolog Chris Stringer, modern insanın evrimi konusunda önde gelen bir otorite. 64 yaşındaki Stinger, Londra'daki Doğa Tarihi Müzesi antropologlarından ve kraliyet derneği üyelerinden. Onunla sohbetimizin kısaltılmış ve düzenlenmiş bir versiyonunu sunuyoruz. S: Öncelikle kitabınıza neden bu adı verdiğinizi açıklar mısınız? C: Adı 'Tek Kurtulanlar: Nasıl oldu da yeryüzündeki tek insanlar biz olduk?' 100 bin yıl öncesine dönersek, ki bu çok uzun bir süre değil, altı farklı insan türü vardı. Ama tümü ortadan kayboldu. S: 1970 yılında, modern insanın kökeninin araştırılmaya değer bir konu olarak görülmediğini yazmıştınız. Ne değişti? C: 1970'de bazı insanlara göre tek bir köken yoktu, insan dünyanın her yerinde evrim geçirmişti. Farklı farklı bölgelerde daha erken bir tür olan Homo erectus'un modern insana evrildiğine dair bir görüş vardı. Bu görüş, çokbölgelilik olarak biliniyordu. Farklı nüfuslar arası çiftleşmeden ötürü bizim tek tür olarak kaldığımız savunuluyordu. Avrupa'daki Neandertaller modern Avrupalıların, Çin'deki Homo erectus modern Asyalıların atası ve Cava Adamı da Avustralya'daki modern Aborijin nüfusun uzak atası olmalıydı. DNA çalışmaları büyük etki yarattı. Şimdi elimizde Neandertaller ile Sibirya'da yaşamış Denisovan denen tuhaf insanların genomları var. S: Peki ya Afrikalı Havva tezi? Afrika'da ortaya çıkan ilk modern insanların genetik kökeni için ortalama bir tarih veriyordu. C: 'Mitokondriyal Havva' araştırmasının 1987'de yayınlanması, bir dönüm noktasıydı. Bizim mitokondriyal DNA'mızdan yola çıkan verilere dayanarak, belki 200 bin yıl önce Afrika'da yaşamış tek bir nüfustan türediğimiz önermesini getiriyordu. Afrika, arkaik insandan modern insana geçişin görüldüğü tek yerdi. S: Siz Afrika'da modern insanın türediği tek bir yer olmadığı önermesini getiriyorsunuz. Y: DNA verileri gösteriyor ki, her bir genimizin tek tek ayrı evrim tarihi var. Aynı şekilde, Afrika'da da genetik kökenimizin yeri diye tek bir nokta söz konusu değil. Afrika aslında Akdeniz, Kuzey Atlantik, Güney Atlantik, Güney Okyanusu'nun ve hatta Hint Okyanusu'ndan gelen musonların etkisi altında devasa bir kıta. Farklı bölgelerdeki nüfuslar kısa süreliğine gelişmiş, yeni fikirler üretmiş, sonra belki iklim sebebiyle tükenmiş olmalı. Tabii bu arada birbirleriyle gen, araç ve davranış stratejileri alışverişi yapmışlardı. Bu böyle olageldi ve sonunda farklı bölgelerin kaynaşan davranış ve fiziksel yapılarının modern kalıbının oluştuğunu, yaklaşık 60 bin yıl önce modern insan haline geldiğini görmeye başladık. S: Avrupa'nın mağara sanatı, modern davranışın 40 bin yıl önce başladığı görüşüne yol açtı. Yeni görüş ne kadar kesin? C: Ben, 60 bin yıl önce modern insanların Afrika'dan çıktıklarında temelde davranışsal olarak modern olduğunu savunuyorum. S: Neandertaller ile Homo Sapiens'in aralarında çiftleştiğine dair yeni kanıtları kabul ediyor musunuz? C: Bu, son yıllardaki kayda değer haberlerden biri. Neandertallerin genomunu yeniden yapılandırdık ve evet, buna göre, Afrika dışında yaşayan insanlarda yüzde 2.5 oranında Neandertal DNA'sı var. Tutan bir çiftleşme olduğu ortada. Ama şartları bilmiyoruz. S: Denisovanlar kimdi? C: Bu sıra dışı bir keşif. Birkaç diş, bir parmak kemiği bir genom üretti ve bu, Almanya'nın Leipzig kentinde bulunan Max Planck Evrimsel Biyoloji Enstitüsü'nün sitesinde yayımlandı. Öyle gözüküyor ki, Denisovanlar Neandertal çizgisinin erken bir kolu. Sibirya'da tek bir yerde izleri bulgulandı ama DNA'larına bugünün insanlarında rastlanıyor, üstelik Avustralya ve Yeni Gine'de. Bu olağandışı bir durum. Denisovanların çok yayılmış bir grup olması gerektiğine işaret ediyor. S: Nüfusları tükenmiş insanları klonlayabilir miyiz? C: Kuramsal olarak o Denisovan mutasyonlarını modern insan genomlarına kes-yapıştır yapabilirsiniz, bunu bir yumurtaya yerleştirip bir Denisovan büyütebilirsiniz. Ama kesinlikle etik olmaz. Türünün tek bir örneğini, kendi merakımız ya da küstah amaçlarımız için geri getirmek tümden yanlış olur. S: İnsan evriminin geleceğini nasıl görüyorsunuz? C: Zor soru. Genetik bilimi, son birkaç bin yılda insan genomunda kaç genetik değişim olduğunu bize gösterdi. Şehirleşme ve tarım yüzünden büyük değişimler geçirdik, yaşam biçimlerimiz büyük değişimlerden geçti. Ve tüm bunlar genetik yapımızı da etkiledi. Pek çok insan nüfusunda doğal ayıklanma hâlâ işliyor. Ebeveynlerimizle kıyasladığımızda bizim DNA'mızda muhtemelen 50 mutasyon var. Yani hâlâ evriliyoruz. Evrilmeye de devam edeceğiz. THE NEW YORK TIMES

Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:30 Temmuz 2012

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.