HAYATIN EN DALGALI DÖNEMİ

PSİKOHAYAT DERGİSİ OCAK-ŞUBAT-MART 2011 SAYISI

Sosyal ve biyolojik değişimler en çok ergenleri etkiliyor. Anne babanın açık iletişimi, çok önemli rol oynuyor.

 


NPİstanbul Nöropsikiyatri Hastanesi'nden Psikiyatri Uzmanı Dr. Gökben Hızlı Sayar anlatıyor:

Hayatta değişmeyen tek şey değişimlerin kendisidir. Ev değişikliği, okul değişikliği, sınıf değişikliği, iş değişikliği, ekonomik durumdaki değişiklikler, çevremizdeki değişiklikler, liste uzayıp gider. Herkes bu değişimlerden payını alır ancak buna göğüs germe konusunda herkes aynı oranda başarılı olduğu söylenemez.

Özellikle 12-18 yaş arası ergenler bu değişimlerden en fazla etkilenir. Araştırmalar ergenlerin sigara, alkol ve maddeyi en fazla denedikleri dönemin, hayatlarında meydana gelen bir değişikliğin stresi ile baş etmeye çalıştıkları dönem olarak işaret ediyor. 

Bazı yaşam olayları çok doğal, normal ve beklendik olabilir, ancak bu, gencin olayla kolayca baş edebilmesini gerektirmez.  Değişikliklerin genci neden ve ne şekilde etkilediğini bilirseniz yardımcı olmanız da daha kolay olacaktır.

LİSEYE YENİ BAŞLAMAK

Küçük suda büyük balık olan genç şimdi büyük sudaki en küçük balık olacağı bir döneme giriyor. Daha büyük sınıflardaki çocuklar yeni gelenlere pek de misafirperver davranmayabilir. Bu birçok lisede neredeyse gelenektir. Şakalar, alaylar, yeni okulun tanınmaması, değişen sınıf arkadaşları hayatı güç hale getirebilir.

AİLENİN ŞEHİR DEĞİŞTİRMESİ

Gencin okulunun ve mahallesinin değişmesi, alıştığı ortamdan farklı yerde bulunma zorunluluğu, yeni arkadaşlıklar kurmak zorunda olmak her gencin kolayca üstesinden gelebileceği bir iş değildir. Yeni yerde kurulmuş arkadaş grupları vardır ve genç bunlara nasıl dâhil olacağını bilemez.

HORMONAL VE FİZİKSEL DEĞİŞİMLER

Ergenlik doğal ama kolay olmayan bir olaydır. Genç, önemli hormonel ve fiziki değişimler yaşar. Gençler bu dönemde vücutlarındaki değişimlerden utanırlar. Birçok genç vücutlarında yolunda gitmeyen bir şey olduğunu düşünür ancak yaşananların normal olup olmadığını dahi kimseye soramazlar.

KIZ ARKADAŞ YA DA ERKEK ARKADAŞ KAYBI


Ebeveyn önemsemese, hatta karşı çıksa bile ergenin hoşlandığı kız ya da erkek onun için çok önemlidir. Ergenlik çağındaki gençler kendi değerlerini çevresindeki önemsediği kişilerin ona karşı olan davranışına göre değerlendirirler. Hoşlandığı kişi onu tercih ediyorsa genç sevilmeye layık ve değerli birisidir, hoşlandığı kişi onu terk ediyorsa genç adeta işe yaramaz, değersiz, önemsiz, kimsenin beğenmediği birisidir.  Hoşlanılan kişi okulda ne kadar popülerse, terk edilen kişi de bir o kadar alay konusudur.

AİLEDE ÖLÜM, BOŞANMA, YENİDEN EVLENME GİBİ YAŞAM OLAYLARI

Bu olaylar tüm aileyi etkilese de en fazla evdeki ergen etkilenecek ve yeni duruma uyum sağlaması gerekecektir.  Evde yeni kurallar, zamanın daha farklı kullanımı, yeni insanlar, harcama alışkanlıklarında değişim, boş zamanların her zamankinden farklı kullanımı gerekebilir. Ölüm ya da boşanma gibi bir ebeveynin artık olmadığı durumlarda ise baş etmek çok güç olacaktır.

DEĞİŞİM DÖNEMLERİNDE ZARARLI ALIŞKANLIKLAR

Değişim dönemlerinde ergen şu sebeplerle alkol, sigara ve madde denemelerine yönelebilir:
" Kendine güvensizlik, yalnızlık, kaygı ve çökkünlük duygularını bastırmak
" Okul ya da evle ilgili sorunlarını unutmak
" Bir gruba dâhil olabilmek için onlar gibi davranmaya çalışmak
" Çevreye karşı yeni ve sert bir imaj çizebilmek

AÇIK İLETİŞİM İÇİN CESARET VERİCİ OLUN

Eğer genç neler hissettiği konusunda sizinle rahatlıkla konuşamıyorsa, daha rahat ettiği başka iletişim kanallarına yönelecektir. Duyacaklarından korksanız dahi çocuğunuzu her şeyi anlatması konusunda cesaretlendirin, tepkinizi ve önyargınızı baskılayın. Olumsuz tepki gösterdiğinizde çocuğunuz iletişim kanalını kapatacaktır.

BİREBİR ZAMAN GEÇİRİN


Ailenin tümünün ya da gencin zor dönem geçirdiği günlerde çocuğunuz ihmal edilmiş, terk edilmiş hissediyor olabilir. Birebir zaman geçirin, birlikte alışverişe, maça, yürüyüşe gidin. Bu özel ilginiz hala onunla ilgilendiğinizi, onun sizin için özel olduğunu hatırlatacaktır. Hayatında sorunları olduğunda ona yardım edeceğiniz mesajını bu davranışınızla vermiş olacaksınız.

ALKOL VE MADDENİN ZARARLARINI ANLATIN


Alkol ve maddenin vereceği zararları konuşmak çocuğunuzu incitmeyecektir. Sizinle açık konuşabilmesi için teşvik edin, siz de dolambaçsız açık biçimde konuşun. Okulda alkol alan çocuklar var mı? Uyuşturucu kullananlar hakkında ne düşünüyorsun? gibi sorular onu konuşmaya yönlendirecektir.

İLGİLENİN, SORULAR SORUN, ÖĞRENİN

Çocuğunuz bundan çok hoşlanmasa da onun kimlerle birlikte olduğunu, neler yaptığını, gece nerde kaldığını bilmeniz gerekiyor. Anlattığı plan aklınıza yatmıyorsa doğruluğunu kontrol edin, gece dışarıda kalıyorsa arayacağınızı belirtin. Çocuğunuzu bunaltmayın ama kesinlikle takipsiz bırakmayın, araştırmalar ilgisiz ailelerin çocuklarının alkol ve madde kullanımı için dört kat daha fazla riskte olduğunu belirtiyor.


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:08 Şubat 2011

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.