Anne olmanın romantizmi

Amerikalı oyuncu Tina Fey'in annelikle uzun soluklu bir ilişkisi olduğu apaçık ortada. İşte anne olmanın romantizmi.

Amerikalı oyuncu Tina Fey'in annelikle uzun soluklu bir ilişkisi olduğu apaçık ortada. İşte anne olmanın romantizmi.

anne_olmakYeni filmi "Admission"da Fey, anne olmadığı için sonradan pişman olan, bekâr bir üniversite idarecisini canlandırıyor. Fey, 30'larının sonlarında "Baby Mama" filminde bir taşıyıcı anneyle anlaşan bekâr bir kadını canlandırmıştı. NBC kanalında yayınlanan ve yedi yıl süren "30 Rock" isimli popüler komedi dizisinde canlandırdığı karakter Liz Lemon ise çocuk sahibi olup olmaması gerektiğiyle ilgili dizinin son bölümlerinde kafa patlatıyordu. Ve daha sonra çocuğu nasıl yapacağıyla ilgili saplantılara kapılıyordu. Ne kadar kişisel olursa olsun Fey'in seçimleri daha geniş çaplı bir kültürel değişimi yansıtıyor: hamilelik, romantik komedi için git gide daha bereketli hale geliyor. Filmlerdeki kadın kahramanlar eskiden sadece eş bulmaya odaklanıyordu: daha sonra bu tür filmler daha esnek hale gelerek, hamile kalma ya da hamileliği önleme temalarını da dâhil etti. Fey, yalnız değil. Jennifer Lopez, "The Back-Up Plan"de (2010) yapay döllenme yoluyla hamile kalan ve daha sonra "doğru erkeği" bulan bir kadını canlandırdı. Başına daha karmaşık şeyler gelse de, Jennifer Aniston'un "The Switch"te (2010) canlandırdığı karaktere de aynısı oldu. Katherine Heigl ise, "Knocked Up"ta (2007) tek gecelik bir ilişkinin ardından hamile kalıyordu. Jennifer We s t f e l d t , yönetmenl iğini de yapt ığı "Friends With Kids" filminde, erkek arkadaşlarından biriyle bebek yapmak için anlaşan bir kadını canlandırıyor. Gişede hayal kırıklığı yaratan 2012 yapımı "What to Expect When You're Expecting" filmi, ebeveynlere tavsiye veren bir kitaba dayanıyordu. Annelik, elbette yeni bir konu değil. Çocuk sahibi olma kararı, binlerce blog yazısında ve bilim dünyası ne zaman yeni bir sınır koysa ya da bilim dergileri çocuk yapmayla ilgili ne zaman yeni bir korku dalgası yaratsa talk şov tartışmalarında gündeme getirilen, kalıcı bir konu. Ancak günümüzün tabloid kültürünün bir ürünü olan karnı burnunda ünlüler, sabah bulantıları ve gizli taşıyıcı anneler, fotoğraf makineleri ve mini-kameralar aracılığıyla nişan yüzükleri ve estetik izleri kadar yakından takip ediliyor. Ünlülerin çocuk sahibi olmasıyla ilgili her ayrıntı, gözler önüne seriliyor. Doğurganlık saplantısıyla ilgili şöyle bir döngü var: Şu anda geç yaşta çocuk sahibi olanlar, eşcinsel evlatlıklarla birlikte hem revaçta hem de gündemde. Eskiden kadınlar ilk çocuklarını nadiren 40 yaşından sonra doğururlardı ve kadın oyuncular nadiren 40 yaşlarından sonra romantik karakterlerde oynardı. Şov dünyası erkeklerin egemen l iğindeyken, k ı z arkadaştan eşe ve anneye giden yol, aşağı doğru, tek yönlü bir sarmaldı; şimdi daha fazla hareketlilik var. Fakat Hollywood komedileri halen geleneksel. Bir kadın 30 yaşına geldiğinde, aradığı erkeği bulmuş olsa da olmasa da bebek istiyor ya da planlamadığı bir bebekle uğraşıyor. Yaşının geçmesine rağmen bekâr kalmakta ısrar eden bir kadın, kısırlıkla uğraşmıyor ya da gizli gizli annelik özlemi duymuyorsa, anında psikopat ilan ediliyor. Bu kural ın tek istisnası, eşcinsellik temalı filmler. Bu tür, yaşlanan komedi oyuncuları için tek güvenli alternatif. Kristen Wiig bunu "Bridesmaids" isimli hit filminde kanıtladı ve bu başarı, "All About Steve"in gişedeki başarısızlığının ardından "kadının erkeği kovaladığı" geleneksel romantik filmleri bırakarak "Miss Congeniality" tarzı filmlere yönelen Sandra Bullock'u ikna etti: Bullock, Melissa McCarthy ile birlikte başrolü paylaştığı "The Heat" isimli komedi filminde, ele avuca sığmaz bir polisle partner olan gergin bir FBI ajanını canlandırıyor. Fey, "30 Rock"ta annelik rolünde Liz Lemon'a hayat verdi. Ancak bu sitkom, tek başına bebek sahibi olmayı düşünen bir kadınla ilgili tek yapım değildi. 1992'de "Morphy Brown"da Candice Bergen'in canlandırdığı karakter, kendi başına bebek yapmaya karar veriyordu. Bu karar dönemin Amerikan başkan yardımcısı Dan Quayle'nin, karakterin "ailevi değerlerini" kınamasının ardından ülke çapında tartışma yarattı. Ancak uzun süredir evli olan iki çocuk sahibi Fey, kendi neslinin kısırlık ve ebeveynlikle ilgili endişelerini yansıtma konusunda herkesten daha kararlı görünüyor. Fey'e göre anneliğe yapılan vurgu, kişisel bir tercih olduğu kadar, dönemin ruhuna da referans niteliğinde. Fey, acımasız bir mizah anlayışına sahip olan "Bossypants" isimli hatıratında, çalışan annenin duyduğu suçluluk hissi ve bebek emzirme konusundaki toplumsal baskıyı çok içten bir şekilde kaleme alıyor. Fey, her şeyle dalga geçiyor ama çocuklarını hiçbir zaman hor görmüyor. Onun kadar keskin köşeli bir mizahçı için son derece şaşırtıcı olan bu durum, insanların çocuk sahibi olmak için ne kadar ileri gidebileceğiyle dalga geçerken, anneliği ne kadar ciddiye aldığının da başka bir göstergesi. THE NEW YORK TIMES

Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:06 Ağustos 2013Yayınlanma Tarihi:13 Ağustos 2013

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.