Zekanın gelişimi

Uçsuz bucaksız bir alanı kapsayan bilimin bir sınırı olup olmadığı ve bilim sayesinde yeteneklerin ne kadar aşılabileceği konusu insanoğlu için gizemini koruyor. İşte zekanın gizemi.

Uçsuz bucaksız bir alanı kapsayan bilimin bir sınırı olup olmadığı ve bilim sayesinde yeteneklerin ne kadar aşılabileceği konusu insanoğlu için gizemini koruyor. İşte zekanın gizemi.

ABD’nin saygın dergilerinden New Scientist, bilimin sınırlarını özel sayısında masaya yatırdı. İnsan zekasının, ömrünün, bedeninin ve dünyanın kapasitesinin bilimin elverdiği koşullarla ne kadar zorlanabileceği, araştırmalar ve istatistiksel veriler ışığında ele alındı. Buna göre, bedensel engellilerin sadece zihin gücüyle kaslarını hareket ettirebileceği veya 100 yaş ve üzerine kadar yaşamanın olağanüstü sayılmayacağı günler de uzak değil. Dergi ilk bölümde insanoğlunun zeka seviyesinin daha ne kadar gelişebileceğini ayrıntılarıyla işledi. İşte her geçen nesilde katlanarak yükselen IQ seviyelerinin zeka gelişiminin uzun süre daha devam edeceğini gösterdiğine dair kanıtlar: -  IQ seviyelerinin 20’nci yüzyılın başından bu yana sürekli bir artış gösterdiği, ilk kez 20 yıl önce Yeni Zelandalı bilim adamı James R. Flynn tarafından ortaya atıldı. Flynn, 20’yi aşkın ülkede yaptığı araştırmalarda evrensel zeka ölçüm testi olan IQ’nun(Intelligence Quotient) her yıl yüzde 0,3 oranında yükseldiğini belirledi. “Flynn Etkisi” adı verilen bu artış, her 10 yılda ortalama üç puana denk geliyor. 30 yıl süresince yürütülen diğer araştırmalar da Flynn’in ölçümünün doğru olduğunu gösteriyor.

BEYİN NASIL ÇALIŞIR

-  ABD’nin Oklahoma Üniversitesi’nde 13 bin öğrenci üzerinde 5 ila 10 yıl süresince yapılan araştırmalarda da IQ seviyesinin her yıl yükseldiği ortaya kondu. Bu sonuç ise,  ortalama bir çocuğun IQ seviyesinin ebeveynlerinden 10 puan daha fazla olduğu anlamına geliyor. -  Uzmanlar, soyut düşünmeye dayanan zeka testlerinde yüksek sonuçların sürekli artmasını çoğunlukla çevresel faktörlere bağlıyor. Florida Üniversitesi’nden psikolog Ainsley Mitchum’a göre, çevre algısındaki değişimlere bağlı olarak soyut düşünce de gelişti. Örneğin, bir önceki nesil için telefon yalnızca bir konuşma cihazı anlamına gelirken bugün içinde kamerası ve interneti de bulunan teknolojik bir alet çağrışımı yapıyor. Mitchum, her dönemin gerektirdiği beceri ve donanım farklı olduğundan zekanın geliştiğinden çok değiştiğini savunuyor. Zira, aynı hesaplama 1900’lü yıllara adapte edildiğinde bugünün insanı atalarından zeka olarak çok üstün çıkıyor. -  Zekanın gelişiminde rol oynadığı düşünülen en önemli tarihi gelişme endüstri devrimi olarak kabul ediliyor. Flynn’e göre, teknoloji ve eğitimdeki hızlı değişimler, insan zekasının kapasitesini geliştirici etki gösterdi. Fiziksel ve zihinsel olarak hızlı hareket isteyen bilgisayar oyunları, mesajlaşma gibi aktiviteler de insanın hızlanmasında rol oynadı. Bilim sınırları içerisinde, zekadaki gelişim halihazırdaki koşullarda tek bir nedenle açıklanamıyor. Uzmanlara göre, eğitim, yeterli beslenme, küçük aile ortamı ve eğitimli anneler sayesinde gelişerek şekillenen zeka bu unsurlardan en az ikisi var oldukça da gelişmeye devam edecek.

IQ NASIL ÖLÇÜLÜR

"Wechsler Çocuklar İçin Zeka Ölçeği” olarak bilinen ve Türkiye’de de geçerliliği yasal olarak kabul edilen ünlü bir zeka testi içinde birkaç altbaşlık bulunuyor. Çocuğun sözel, sayısal ve genel olarak üç ana yetenekleri ölçülür. Diğer alt testlerde çocuğun kavramsal yetenekleri incelenir. Örneğin, bir tilkiyle tavşanın karşılaştırıldığı benzerlik testi, soyutlama yeteneğini ölçer. 1948 yılından bu yana yapılan testlere bakıldığında Flynn Etkisi’ne göre en çok soyutlama yeteneğinde artış yaşandığı görülüyor. MİLLİYET

Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:25 Ağustos 2012

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.