Torun estetiği

Türkiye'de estetik olmak isteyen yüzde 10-20 oranında belli bir yaş üstü, özellikle çocukları ya da torunları istediği için bıçak altına yatıyor.

Türkiye'de estetik olmak isteyen yüzde 10-20 oranında belli bir yaş üstü, özellikle çocukları ya da torunları istediği için bıçak altına yatıyor.

torunTürkiye'de estetik olmak isteyen yüzde 10-20 oranında belli bir yaş üstünün, özellikle çocukları ya da torunları istediği ve onlara kendilerini beğendirmek için bıçak altına yattığı bildirilerek, ebeveynlerin, büyük anne ve büyük babaların, kendi isteklerinden çok, çocuklarının beğenisini kazanmak için çözümü estetik olmakta bulduğu belirtildi. Estetik Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Bülent Cihantimur, bir programa katılmak için geldiği Eskişehir'de, bugüne kadar 10 binin üzerinde kişiye estetik operasyon gerçekleştirdiğini ve en çok karşılaştığı sorunun "bu operasyonların kaç yaşında yapılmasıyla" ilgili olduğunu söyledi. Yüzdeki estetik bozuklukların kişilerin psikolojilerini etkilediği için herhangi bir yaş kısıtlamasının olmadığına dikkati çeken Cihantimur, "Gençler özellikle burun ve kulak estetiği için bize başvuruyor. Burun estetiğinde anatomik yaş, kızlarda 16, erkeklerde de 17. Ancak kişilerin psikolojilerini etkileyecek bir durum söz konusuysa ve kişi kendisini operasyona hazır hissediyorsa bu ameliyatlar 15 yaşında da 85 yaşında da yapılabilir" diye konuştu. Dış görünüme verilen önemin 20. yüzyılda daha da arttığını vurgulayan Cihantimur, kişilerin mesleğine göre, estetik istenen bölgenin de değişebildiğini anlattı. Özellikle son iki yılda kendisine estetik konusunda başvuranlar üzerinde yaptığı bir analizi paylaşan Cihantimur, şunları kaydetti: "Türkiye'de estetik olmak isteyen yüzde 10-20 oranında belli bir yaş üstü, özellikle çocukları ya da torunları istediği ve onlara kendilerini beğendirmek için bıçak altına yatıyor. Bu kişiler, çocukları ya da torunlarının 'baba niye saçın yok', 'anne burnun niye böyle', 'anneanne sen neden kırış kırışsın' gibi soruları üzerine bize geliyorlar. Ebeveynler, büyük anne ve büyük babalar, kendi isteklerinden çok, çocuklarının beğenisini kazanmak için çözümü estetik olmakta buluyorlar."

ESTETİK KONUSUNDA DOĞRU BİLİNEN YANLIŞ

Özellikle yaşlanan cildin yenilenmesi konusunda çalışmaları olduğunu dile getiren Cihantimur, bu konuda başvuruların daha çok 35 yaş üstü kişiler olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti: "Estetik konusunda bilinen en büyük yanlış, cilt yaşlandıktan sonra operasyon için başvurulmasıdır. Nasıl ki meyve sebze tazeyken, tazeliği, görünümü derin dondurucuda korunabiliyorsa, bizim yaptığımızda öyle bir iş. Bir kişi, genç ve güzelken bize gelirse onun daha uzun süre öyle kalmasını sağlayabiliriz ancak geç kalınırsa geri getirmek zor oluyor. Kişilerde 25 yaşında yaşlanma başlıyor. Bazı dokular, kemikler dahil erimeye başlıyor. O andan itibaren yaşlanan, eksilenlerin yerine bir şeyler yapabilirsek, cildin yaşlanmasını geciktirmiş olursunuz."

"ÖRÜMCEK AĞI" TEKNİĞİ İLE ESTETİK

Geliştirdiği "örümcek ağı" tekniğiyle ameliyatsız yüz germe operasyonu gerçekleştirdiğini anımsatan Cihantimur, şunları kaydetti: "Yeni uygulamaya başladığımız bu teknik, bir çeşit cilt sıkılaştırma yöntemidir. Ciltte gevşeme olan yerlere, çok ince iğneler içine yerleştirilmiş PDO ipi yerleştiriyoruz. Ciltte sarkma olan yeri, adeta örümcek ağı, el oyası gibi örüyoruz. Yerleştirdiğimiz ip, sonra vücudun kendi ipi olan azalmış kolajeni, yeniden kendi kendine yapmasını sağlıyor. İyileşirken o ipler çıkarılıyor. Cilde uygulanan ipler ciltte bir tür reaksiyona neden olarak yapıştırma etkisini sağlıyor. Bu etki ile sarkan cilt toplanarak, eski haline geri dönüyor. Böylece ameliyatsız olarak cilde eski genç görünümünü kazandırmak mümkün oluyor." HÜRRİYET

Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:24 Şubat 2014Yayınlanma Tarihi:12 Mart 2014

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.