Sertleşme sorunu 'sessizlikle' geçmez

Psikolojik nedenlerin yanında sertleşme sorunun her zaman fiziksel bir nedeni bulunuyor. Cok sık görülen bu problemden tıbbi müdahale ile kurtulmak mümkün. Ancak hastaların sessizliklerini bozup bir doktor desteği alması şart.

Erektil Disfonksiyon olarak da bilinen sertleşme sorunları, milyonlarca erkeği etkiliyor. 40 yaşın üzerindeki her 3 erkekten ikisi sertleşmeyi sağlama ya da sürdürmede bazı sorunlar yaşıyor ve bu erkeklerin çoğunda sorun en azından zaman zaman görülüyor. Psikolojik nedenlerin yanında sertleşme sorununun her zaman fiziksel bir nedeni bulunuyor. Cok sık görülen bu sorundan tıbbi müdahale ile kurtulmak mümkün. Ancak hastaların sessizliklerini bozup bir doktor desteği alması şart!

Pfizer’ın internet sitesinde yer alan bu yazı sertleşme sorununuz olup olmadığını saptamanıza ve doktorunuzla cinsel sağlığınız ile ilgili konuşmayı başlatabilmenize yardımcı olmak amacıyla hazırlandı. Uç adımdan oluşan yazının ilk adımda sertleşme sorunlarını ve tedavisini daha iyi anlamanız, ikinci adımda kendi cinsel sağlığınızı anlamanız, üçüncü adımda ise doktorunuzla cinsel sağlığınız üzerine konuşmanız ve sizin için uygun olan tedavi seçeneklerini tartışmanız amaçlanıyor.

 

1. Adım: Gerçekleri bilmek

SERTLEŞME SORUNLARI (EREKTİL DİSFONKSİYON) HAKKINDA

Sertleşme sorunu, yeterli düzeyde cinsel performans için gerekli sertleşmeyi sağlayamama ve/veya sürdürememe durumu olarak tanımlanır. Her zaman, hiç sertleşme sağlayamama anlamına gelmez. Türkiye’de sertleşme sorunu bulunan erkeklerin % 80’inden fazlasında tam bir işlev kaybı değil, hafif ya da orta derecede sertleşme sorunu bulunduğu saptanmıştır.

Erkeklerde cinsel sağlığın genel sağlığın ayrılmaz bir parçası olduğu çoğunlukla gözardı edilir. Gerçekte, sertleşme sorunu bulunan hastaların yalnızca küçük bir bölümüne tanı konulur, bu da sertleşme sorunu yaşayanların çoğunun soruna sessizce katlanmakta olduğu anlamına gelir. Sertleşme sorunu birçok erkeğin konuşmaktan rahatsızlık duyabileceği bir konudur.

Gerçek: Türkiye’de 40 yaşı üzerindeki erkeklerin % 69’u çeşitli derecelerde sertleşme sorunu yaşıyor..

SERTLEŞME SORUNU HAKKINDAKİ YANLIŞ İNANIŞLAR

1. “Tümüyle kafanızda yarattığınız bir sorundur.”

Son 25 yılda sertleşme sorunlarının tıbbi bir durumdan kaynaklandığı açıklığa kavuştu. Sertleşme sorununun çoğunlukla psikolojik bir yönü olsa da (depresyon, endişe ve stresin rolü olabilir), hemen her zaman fiziksel bir nedeni bulunur.

2. “Sertleşme sorunu yanlızca yaşlı erkeklerde görülür.”

Bu durum 40 yaşın üzerindeki erkeklerde daha sık görülmekle birlikte, her yaştaki erkekte meydana gelebilir. Yapılan bir çalışma, 40 ile 70 yaşları arasındaki erkeklerin yaklaşık yarısının zaman zaman sertleşme sağlama ve/veya sürdürmede sorun yaşadığını ortaya koymuş. Sertleşme sorunlarının oranı yaşla birlikte artsa da, tek başına yaşlanma sertleşme sorununun bir nedeni olarak görülez. Sertleşme sorunlarının yaşlı erkeklerde daha sık görülmesinin nedeni, yüksek kan basıncı gibi yaşa bağlı hastalıklardır.

3. “Cinsel ilişki için çok yaşlısınız.”

Tüm yaşlardaki çiftler cinsel ilişkiyle ilgilidir. Cinsel yaşam sağlıklı bir ilişkinin önemli bir parçasıdır. Gerçekten de, yapılan birçok araştırmada aktif cinsel yaşamın yaşlanmanın çok doğal bir parçası olduğu gösterilmiştir.

4. “Kalp hastalığınız varsa cinsel ilişkiye girmek kalp krizine yol açabilir.”

Kalp hastalığı önemli bir tıbbi durumdur ancak cinsellikten zevk alamayacağınız anlamına gelmez. Kalp hastalığı nedeniyle tedavi gören pek çok erkekte, sertleşme sorunu da güvenli ve etkili bir şekilde tedavi edilebilir. Sertleşme sorunu ile ilgili herhangi bir tedaviye başlamadan önce, kalbinizin cinsel aktivite için fiziksel gereksinimleri karşılayabilecek güçte olup olmadığını doktorunuza sormalısınız.

SERTLEŞME NASIL OLUŞUR?

Uyarıldığınız zaman beyniniz bir dizi olayı başlatmak üzere sinyal gönderir. Penis içindeki kan damarları gevşeyip genişleyerek penise gelen kan akımını hızlandırır. Aynı anda penis içinde uzanan, korpora kavernoza adı verilen süngersi oluşumlar da şişer ve toplardamarlar üzerinde baskı oluşturarak penis dışına çıkan kan akımını kısıtlarlar. İçeri giren kanın dışarı çıkandan daha fazla olması sonucunda penis büyüyerek sertleşme meydana gelir.

Bu süreç çok basit olmakla birlikte sertleşmenin, beyin, kan damarları, sinir ve hormonların bir bütün olarak mükemmel bir denge içinde çalışmasının bir sonucu olduğunu unutmamak gerekir. Eğer bu sürecin bir parçası bile sağlıklı yürümüyorsa, erkeğin sertleşme sağlama veya sürdürme yeteneği etkilenebilir.

Gerçek: Sigara, şişmanlık, alkol alışkanlığı veya ilaç kullanımı, normal dolaşım ya da sinirsel işlevleri bozarak sertleşme sorunlarının oluşumuna katkıda bulunabilir.

SERTLEŞME SORUNU NASIL OLUŞUR ?

Eğer sertleşme sorununuz varsa, sertleşmeyi sağlayan süreç bozulmuş olabilir. Sertleşmenin sağlanması ve sürdürülmesi için gereken penise gelen kan akımı, yüksek kan basıncı, yüksek kolesterol, şeker hastalığı veya damar sertleşmesi gibi tıbbi bir bozukluğun sonucunda azalabilir.

Beyin ve penis arasındaki bağlantı, omurilik yaralanması, multiple skleroz, inme ya da prostat veya kalın bağırsak ameliyatı gibi durumların yol açtığı sinir zedelenmeleri nedeniyle engellenebilir.

Sertleşmeyi sağlama ve sürdürme sürecini engelleyen diğer faktörler arasında, karaciğer ya da böbrek hastalıkları, depresyon, stres ve çeşitli ilaçlar bulunur.

SERTLEŞME SORUNUNA YOL ACABİLECEK NEDENLER

Yaşam biçimiyle ilgili faktörler:

Sigara

Alkol alışkanlığı

Stres

Şişmanlık  

Sık görülen tıbbi durumlar:

Şeker hastalığı

Kalp hastalığı

Yüksek tansiyon

Yüksek kolesterol

Damar sertliği

Depresyon

Prostat kanseri ameliyatı

Bağırsak kanseri ameliyatı

Böbrek yetersizliği

Omurilik yaralanması

Multipl skleroz

Bazı ilaçlar (uzun süre kullanıldığında):

İdrar söktürücüler (diüretikler)

Tansiyon ilaçları

Kolesterolü düşüren ilaçlar

Şeker hastalığı ilaçları

Depresyon ilaçları

Kanser tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar

Bazı ülser ilaçları

RİSKİNİZİ NASIL AZALTIRSINIZ?

Sertleşme sorunlarının oluşma riskini azaltmanın belki de en iyi yolu sağlıklı bir yaşam sürdürmektir. Sigara içmek, fazla yağlı gıdalar tüketmek ve aşırı alkol almak, sertleşme sorunlarının görülme olasılığını önemli ölçüde artıran durumların ortaya çıkmasında rol oynayabilir. Bunlardan kaçınmak riski azaltmak açısından önemlidir.

Doktorunuza yapacağınız düzenli kontrol ziyaretleri de, şeker hastalığı veya yüksek kan basıncı gibi sertleşme sorununa neden olan hastalıkların belirlenmesine yardımcı olabilir.

Gerçek: Sertleşme sorunu ile ilgili endişelenmek durumu müzminleştirebilir veya şiddetlendirebilir. Eşinizle sorunları açıkça konuşmanız bu endişeyi hafifletmeye yardımcı olabilir.

SERTLEŞME SORUNLARI YAŞLANMANIN KACINILMAZ BİR SONUCU DEĞİLDİR!

Yaşlanma ile birlikte erkeklerin cinsel uyarılmaya karşı verdikleri yanıtlarda doğal olarak bazı değişikliklerin meydana geldiğini bilmekte yarar var: Sertleşmeyi sağlamak ve orgazma ulaşmak daha uzun zaman alabilmekte, doğrudan uyarı gereksinimi daha fazla artmakta ve sertleşmeler arasında daha çok zamana ihtiyaç duyulabilmekte.

Ancak yaşlandıkça cinsellikten zevk alma yeteneğimizin azaldığı yanlış bir inanıştır. Yapılan çok sayıda çalışmada aktif cinsel yaşamın tüm yaş gruplarında normal olduğu kanıtlanmıştır.

Sertleşme güçlüklerinin oranı 40 yaşın üzerinde artmakla birlikte, sertleşme sorunları yaşlanmanın doğrudan bir sonucu olarak düşünülmemektedir. Daha çok, erkekler yaşlandıkça sertleşme sorunu görülme sıklığını ve şiddetini, yüksek kan basıncı ve şeker hastalığı gibi yaşa bağlı hastalıklar artırıyor gibi görünmektedir.

SORUNDAN KACMAK NEDEN COZUM DEĞİLDİR ?

Pek çok erkek halen, davranışlarını değiştirerek veya bir çözüm bularak sertleşme sorunları ile tek başlarına başa çıkabileceklerine inanıyor. Daha da kötüsü bazı erkekler sorundan kaçarak, kendileri ve performansları üzerinde baskı oluşturacak şekilde kendilerini suçluyor. Bu baskılar kaçınılmaz olarak stres ve endişeleri artırıp, bunun sonucunda da performansı daha fazla düşürüyor.

Sertleşme sorununun genellikle dolaşım ve/veya sinir sistemine ait fiziksel bozuklukların yol açtığı tıbbi bir durum olduğunu unutmamak çok önemli. Sorunu kendi başına çözmeye çalışmak veya kendine baskı yapmak sertleşme sorununu ortadan kaldırmaz. Sertleşme sorunu tıbbi bir durum olduğundan, en iyi yanıt doktorunuz tarafından önerilen tıbbi tedavilerle elde edilir. Doktorunuzla sorunu konuşmanız bu nedenle büyük önem taşır. 

 

2. Adım: Sorunu tanımak

SİZDE SERTLEŞME SORUNU VAR MI?

Sertleşme sorunu olan hastaların çoğu, sertleşmeyi sağlama veya sürdürmede hafif ya da orta derecede bir zorluk yaşarlar, orgazm ve boşalma yeteneği gibi işlevler genellikle normaldir.

Sertleşme sorununun belirtileri şunlardır:

Sertleşmeyi sağlayamama ya da sürdürememe

Cinsel birleşme için yeterli sertlikte sertleşme sağlayamama

Cinsel birleşme sırasında sertleşmeyi sürdürememe

Tam bir cinsel birleşme için yeterli süreli sertleşme sağlayamama

Cinsel birleşmenin tatmin edici olmaması

Sertleşme sorununun sizin de yaşadığınız bir sorun olup olmadığını anlamanıza yardımcı olması için, broşürün son bölümüne bakınız ve arka kapağın iç tarafında yer alan kısa değerlendirme formunu yanıtlayınız.

İpucu: Sertleşme sorununu doktorunuzla konuşmak en iyi yaklaşımdır.

SERTLEŞME SORUNU EŞİNİZİ NASIL ETKİLEYEBİLİR?

Sertleşme sorununu bulunan pek çok erkek, durumlarıyla çok fazla meşgul olduklarından, sertleşme sorununun eşleri ve ilişkileri üzerinde ne kadar olumsuz bir etki yaratabildiğinin farkına varmamaktadır.

Orneğin, sertleşme sorunu olan erkekler duygusal olarak eşlerinden uzaklaşmaya başladıklarını farkedebilirler. Erkekler hayal kırıklığı, korku, kızgınlık, boyun eğme ve kaçınma duygularıyla mücadele ederken, eşleri de aynı derecede yıkıcı duygular hissedebilmekte ve kendilerini reddedilmiş, çekici olmayan ve hatta sevilmeyen biri olarak görebilmektedirler.

Eşlerindeki sertleşme sorununu iş stresi veya yorgunluk gibi dış kaynaklı faktörlerin sonucu olarak görmeleri de sorunu ağırlaştırmaktadır. Eşler sertleşme sorununun belirtilere yol açan tıbbi bir durum olabileceğini anlayamayabilir veya başında farkedemeyebilirler. Sonuç olarak tüm ilişki stres altına girebilir. Eşiniz size yardımcı olmak isteyebilir, ancak eşlerin sertleşme sorununun belirtilerini tartışmaya istekli olmamaları da sık rastlanan bir durumdur. Bu kişiler bilinçli olarak sessiz kalarak üzerinizde fazladan bir yük oluşturmamaya çalışırlar ve konuşmayı sizin başlatmanızı bekleyebilirler.

Yakınlık ve sağlıklı bir ilişkiyi sürdürebilmek için eşinizle iletişim kurmanız önemlidir. Onlarla sertleşme sorununun nedenleri ve olası tedavileri hakkında konuşmanız temeldir ve sertleşme sorununun her ikiniz üzerinde yaratabileceği endişe ve stresin azaltılmasına yardımcı olacaktır.

 

3. Adım: Sorunun tedavisi

DOKTORUNUZLA KONUŞMAK

Eğer sertleşme sorununuz olduğunu düşünüyorsanız, doktorunuza danışmak sorunun çözümü için en temel adımdır. Günümüzde doktorlar bu durumla rutin olarak ilgileniyor ve sertleşme sorunundan etkilenen başka pek çok hastanın sorularına çözüm bulmaya çalışıyor.

Doktorunuz kesin tanı koymak için standart bir fizik muayene yapabilir ve tıbbi özgeçmişinizle ilgili sorular sorabilir. Bu soruları açık ve dürüstçe yanıtlamanın çözümün anahtarı olduğunu unutmayın.

İpucu: Eğer konuşmayı kolaylaştıracaksa, doktorunuzla sertleşme sorunu ile ilgili randevunuzda eşinizin de bulunmasını isteyebilirsiniz.

TEDAVİ SECENEKLERİ

Sizin için uygun seçeneği bulmak

Hemen hemen tüm sertleşme sorunları tedavi edilebilir. Aslında birçok tedavi seçeneği bulunduğunu henüz bilmiyor olabilirsiniz.

Bütün tedavilerin kendine özgü üstünlükleri ve riskleri var. Sizin için hangi seçeneğin uygun olduğuna yanlızca doktorunuz karar verebilir. Ağızdan tedavi

Bu, sertleşme sorununun altında yatan nedenden bağımsız olarak etki gösteren ve ağızdan alınan haptır. İlaç kullanıldığında, erkekte doğal sertleşme sürecinin oluşabilmesi için cinsel uyarı gerekir. Ağızdan tedavi genel olarak etkili ve güvenilirdir.

Vakum Tedavisi

Bu tedavide, bir vakum pompası, kapalı plastik bir silindir ve sıkıştırıcı bir halkadan oluşan bir vakum aygıtı (VCD) kullanılır. Penisin bu silindirin içine yerleştirilip pompa kullanılarak havanın dışarı atılmasıyla oluşturulan negatif basınç, sertleşmeyi sağlayan dokuların kanlanmasını sağlar ve böylece sertleşme oluşturulur, daha sonra penisin tabanına yerleştirilen sıkıştırıcı bir bant ile sertleşmenin devamı sağlanır.

Transüretral Tedavi

Transüretral tedavi, penisin idrar yolu ağzından bir kanül veya süpozituar uygulama sisteminin yerleştirilmesinden oluşur.

Penise Enjeksiyon Tedavisi

Penise enjeksiyon tedavisi, cinsel birleşmenin öncesinde, ince bir iğne aracılığıyla bir ilacın doğrudan penisin kenarından penis kasına enjekte edilmesinden oluşur.

Penis İmplantları (Protezleri)

Bu tedavi, peniste sertleşmeyi sağlayan dokuların yerine bir protez yerleştirilmesinden oluşur. İmplantların başlıca iki tipi vardır: Bir, iki veya üç bileşenli şişirilebilir (hidrolik) aygıtlar ve orta sertlikte yumuşak protezler. Bu iki tip aletin uygulanması da, geri dönüşsüz bir ameliyat gerektirdiğinden genellikle yalnızca diğer tedavi seçeneklerinin başarısız olduğu hastalarda düşünülmektedir.

Profesyonel Danışmanlık

Psikoterapi ve/veya tek başına davranışçı tedavi, sertleşme sorununun hiçbir fiziksel nedeninin bulunmadığı bazı hastalarda veya tıbbi girişimleri ve ameliyatı reddeden hastalarda yararlı olabilir.

TEDAVİDEN SONRA NELER BEKLENMELİ?

Cinsel sağlığınızı iyileştirmek ve sertleşme sorununuzu tedavi etmek kendinize olan güveninizi yeniden kazanmanızı sağlar. Böylece pek çok erkek, eşiyle özel yaşamını tekrar kurabilir ve cinsel duygularını yeniden yaşayabilir. Ancak unutulmaması gereken birkaç nokta var:

Tedaviler doğrudan cinsel isteği artırmaz.

Siz ve doktorunuzun tedavi seçimi hemen ve her zaman sonuç vermeyebilir. Eğer beklediğiniz sonuçları alamazsanız doktorunuzu arayınız. Onunla birlikte sizin için en uygun tedaviyi ve dozunu belirleyebilirsiniz.

Tedavi, ilişkinizin temelinde yatan diğer sorunları çözmez. Eşiniz ve doktorunuzla iletişim yollarını açık tutmanız, tedavinin etkisinin kalıcı olmasına yardımcı olur.

Unutmayın, sertleşme sorununuz olduğunu düşünüyorsanız, doktorunuzla konuşmak bu sorunun tedavisinde atacağınız en temel adımdır.

KAYNAK: www.pfizer.com.tr

//www.ntvmsnbc.com/news/297845.asp


Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:13 Temmuz 2011Yayınlanma Tarihi:19 Nisan 2006

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.