Oküloplasti Nedir?

Oküloplasti, gözün kafatasında yer aldığı göz çukuru bölgesinin çevresi ile içerisindeki dokuları kapsayan cerrahi prosedürleri ifade eder. Kaşlar, göz kapakları, gözyaşı kanalları ve göz küresi ve burada bulunan kaslarla ilgili rahatsızlıkların tedavisi için oküloplastik yöntemler kullanılır.


Oküloplasti, rahatsızlıkların tedavi edilmesinin yanı sıra kozmetik girişimler için de kullanılır. Uygulanan prosedürlerin temel amacı göz ve göz ile ilgili yapıları gençleştirmek ya da yeniden yapılandırmaktır. Oküloplastik prosedürlerin birçoğu her yaş grubundan insan için uygulanabilir. Genellikle hastaneye yatış gerektirmeyen, ayakta tedavi bazında uygulanan yöntemlerdir. Gözün çevresinde ve gözde oluşan tümörler de oküloplastinin uygulama alanına dâhildir.

Oküloplasti Kimlere Yapılır?

Çoğunlukla yatış gerektirmeyen ve ayakta tedavi kapsamına giren oküloplasti prosedürleri aşağıdaki uygulamaları içerir.

•    Blefaroplasti: Göz altında meydana gelen torbalanma ve göz kapağındaki derinin sarkması, yüzün yorgun ve olduğundan daha yaşlı görünmesine neden olur. Blefaroplasti, yüzü gençleştiren ve gençliği geri kazandıran bir uygulamadır. Blefaroplasti ile hem göz altında bulunan torbalar hem de göz kapağındaki sarkmalar düzeltilebilir. Uygulamayı gerçekleştirmek için göz çevresinde bulunan fazla ve gevşeyen deri alınır. Bu sayede yüz bölgesi daha genç ve sağlıklı bir görünüme kavuşur.

•    Pitozis: Göz kapağı düşüklüğü anlamına gelen pitozis, görme alanını daralttığı için görüşü olumsuz yönde etkiler. Ayrıca estetik olarak da olumsuz bir görünüme neden olur. Bu sorunun ortadan kaldırılması için bazı cerrahi işlemler gerçekleştirilebilir. Hasta için en ideal seçeneği belirlemek için oküloplastik cerrahi uzman ile görüşmek faydalı olur.

•    Ektropion: Göz kapaklarının gözden dışarıya doğru dönmesi durumudur. Ektropion, korneanın açıkta kalmasına ve göz kuruluğuna neden olur. Bu yüzden tedavi edilmesi faydalıdır.

•    Entropion: Göz kapağının içe doğru katlanmasını ifade eder. Göz kapağının göze doğru katlanması göze sürtünmesine neden olur. Bunun sonucunda kornea tahriş olur, göz kızarır, rüzgâra ve ışığa karşı duyarlı hale gelir. Göz kapağındaki bu sorunu düzeltmek için göz kapaklarına cerrahi müdahale gereklidir.

•    Göz Kapağı Retraksiyonu: Üst kısımdaki göz kapağının göz küresinden çok yukarıya, alt kısımdaki kapağında göz küresinden çok aşağıya çekilmesiyle meydana gelir. Göz kapağı retraksiyonunun oluşmasına neden olan faktörler arasında travma, geçmiş göz kapağı ameliyatları ve tiroid göz hastalığı yer alır.

•    Tiroid Göz Hastalığı: Tiroid kaynaklı hastalıkların göz dokularında hasara yol açmasından oluşan bu rahatsızlıkta göz küresi dışarıya doğru çıkar. Bu durum görme kaybına, kapaklarda açılmaya ve çift görmeye neden olabilir. Hastalıkta aktif ve pasif olmak üzere 2 farklı dönem gözlemlenir. Kortizon tedavisi hastalığın aktif döneminde başlatılır. Cerrahi müdahaleler için aktif olmayan dönemin tercih edilmesi önemlidir.

•    Tıkanmış Gözyaşı Kanalları: Daha çok bebeklerde rastlanan bu durum, travma, tümör veya enfeksiyon nedeniyle yetişkinlerde de görülebilir. Bebek ve çocukların tedavisinde tüp takılması veya sondalama ile sorun çözülebilir. Yetişkinlerde ise kanal açma cerrahisi veya tüp takılması gerekir.

•    Kanser ve Diğer Büyümeler: Göz çevresinde veya gözde bulunan lezyonlar ve tümörler oküloplastik prosedürler ile tedavi edilebilir. Kurtarıcı girişimlerin yapılabilmesi için erken teşhis ve tedavi son derece önemlidir.

•    Yaralanmalar: Göz ve çevresindeki kimyasal ya da fiziksel yaralanmalar görme kaybına neden olabilir. Bu yüzden tedavi önemlidir. Sık karşılaşılan yaralanmalar şunlardır:

- Göz kapağı yırtılması
- Kimyasal yanık
- Kornea hasarı
- Göz çevresindeki kemiklerin kırılması
- Subkonjonktival kanamalar
- Gözde yabancı cisim
Tedavinin, yaralanmanın doğasına ve nedenine uygun şekilde yapılması önemlidir.

•    Orbital Dekompresyon: Tiroid oftalmopati sonucunda gözlerin öne çıkarak, kasların göz sinirlerine baskı yaptığı durumlarda uygulanır. Tedavi, hastanın klinik durumuna göre özelleştirilmelidir.

    Orbitotomi: Bu uygulama orbital yabancı cisimleri ve orbital tümörleri çıkarmak ayrıca orbital doku biyopsisi yapmak için uygulanır. Daha iyi kozmetik sonuçlar elde etmek için de kullanılır.

    Kirpik Sorunları: Trikiasis olarak adlandırılan kirpiklerin yanlış yöne doğru uzaması, göz küresini tehdit eden bir durumdur. Kirpik yanlış yöne uzadığı için göz ile sürekli temas halindedir. Göz küresini tehdit eden bir diğer kirpik sorunu distikiasis, normal kirpik düzenine ek olarak 2. sıra kirpik çıkması durumudur. Bu durum da gözde batma hissine neden olur. Kirpiklerin göz küresinde bir hasara yol açmaması için bu durumların tedavi edilmesi önemlidir.

•    Yüz Felci: Yüz felcinin kalıcı olduğu durumlarda göz kapağında sarkma ve kaşta düşme olabilir. Ayrıca hasta gözünü kapatmakta zorluk çekebilir. Oküloplastik cerrahi yöntemleri sayesinde hastanın yaşadığı sorunlar giderilebilir ve gözün korunmasına dair cerrahi işlemler gerçekleştirilebilir.   
•    Protez Göz Uygulamaları: Çeşitli nedenlerden dolayı göz kaybı yaşanması durumunda gerçekleştirilen protez göz uygulamaları da oküloplastik cerrahinin alanları arasında bulunur.

Oküloplasti Neden Yapılır?

Gözler vücudun en hassas organları arasındadır. Bu yüzden gözlere yönelik gerçekleştirilen cerrahi işlemler her bakımdan dikkat gerektirir. Doğrudan göze veya göz çevresine yapılan girişimlerde dokuların hem işlevsel hem de estetik bakımdan korunması ayrıca kayıpların onarılması son derece önemlidir. Bu yüzden kulak - burun - boğaz hastalıklarıyla ilgili yapılan plastik ve cerrahi işlemler için de göz hastalıkları alanında uzman bir cerrah ile işbirliği yapılması gerekir.

Oküloplastik cerrahlar tarafından estetik görünüm amaçlı ameliyatlar da yapılabilir. Özellikle göz kapağı ile ilgili ameliyatlar aşağıdakileri içerir:

●    Alt göz kapağındaki yağ fıtıklaşmaları
●    Görme alanını engelleyen fazla deri
●    Göz kapağı derisinde oluşan kırışıklık veya sarkma
●    Göz altındaki çukurluklar
●    Göz kapağındaki simetri bozukluğu ve düşüklük

Göz kapağı ameliyatlarının yanı sıra oküloplastik cerrahlarının yapabileceği estetik işlemler şunlardır:

●    Dolgu tedavileri
●    Yüz ve göz çevresindeki lezyonların eksizyonu
●    Kaş kaldırma
●    Kimyasal peeling
●    Alın ve kaz ayağı kırışıklarını giderme amaçlı botoks tedavisi

Oküloplastinin Riskleri Nelerdir?

Oküloplasti genel olarak cerrahi bir girişimdir. Bu yüzden cerrahiye bağlı olan riskler oküloplastide de mevcuttur. Oküloplastik cerrahi müdahale geçiren kişi için aşağıdaki komplikasyonların oluşma riski mevcuttur:

  Ağrı: Cerrahi işlemler sırasında operasyon bölgesinde bulunan sinir hücreleri uyarılır. Bunun sonucu olarak mevcut yara iyileşene kadar şiddetli bir ağrı hissedilebilir. Şiddetli ağrının yanı sıra bir süre his kaybı da gelişebilir.

•  Kanama: Cerrahi girişimler sırasında kan damarlarının hasar görmesine bağlı olarak kanamalar gerçekleşebilir. Bu kanamaların hem doku içinden hem de cilt dışından olma olasılığı vardır.

•  Bölgesel Enfeksiyon: Ameliyat yapılan alanın yeteri kadar steril hale getirilmemesi ya da yaralı bölgenin bakımının dikkatsiz ve hijyenik olmayan koşullarda yapılması sonucunda bölgesel enfeksiyon gelişebilir. Enfeksiyon oluşması; doku hasarına yol açabilir, iyileşmeyi engelleyebilir, apse gelişmesine neden olabilir ve dikişlerin zarar görmesine yol açabilir. Ayrıca nadir olarak daha ciddi bir hastalık tablosunun ortaya çıkmasına da neden olabilir. Bütün bu olumsuz olasılıkları engellemek için yara bakımının düzenli ve hijyenik şekilde yapılması önemlidir.

•  Anestezi: Oküloplastik girişimlerde, yönteme bağlı olarak lokal veya genel anestezi uygulanır. Anestezi nedeniyle hastada gelişme olasılığı olan durumlar şunlardır:

- Tansiyon düşmesi
- Öksürük
- Nefes darlığı
- Alerjik reaksiyon
- Çarpıntı
- Bilişsel fonksiyonlarda geçici yavaşlama

Oküloplasti girişimlerindeki risklerin tamamı her ameliyatta bulunan risklerdir. En ideal tedavi yöntemleri ve en iyi sonuçlar için uzman oküloplasti cerrahlarına başvurulması faydalı olur.

 


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:10 Ocak 2023

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.