Makyavelci baştan çıkarma

Tavsiye kültürü kimliğimizi nasıl şekillendiriyor.

Tavsiye kültürü kimliğimizi nasıl şekillendiriyor.

19'uncu yüzyılda, nasıl iyi bir insan olunacağını açıklayan su temelli bir kuram vardı. Buna göre, vücudunuzda birçok arzu seli akar. Kendi kaderinizin mimarı olarak göreviniz, bu arzuları kontrol altında tutmak için barajlar kurmaktır. Tembelliğe, şehvete, oburluğa, uyuşturucu kullanımına ve diğer günahlara hayır demektir. Dini vaazlar bu konuda gerçekten yardımcı olabilir ve günahı tanımanıza yardım edebilirdi. Vaizler sizi, baştan çıkarıcı güdülerden korunmak için ihtiyaç duyduğunuz irade gücünü kullanmaya yüreklendirebilirdi. Günümüzde bu kuramın modası geçti. Çoğu kez, sadece bir şeyler yapmayı kararlaştırarak davranışlarınızı değiştiremezsiniz. Bu doğru olsaydı, yeni yıl kararları gerçekten işe yarardı. Ne yapılması gerektiğini bilmek ve bunu yapabilmek aynı şey değil. Öyle olsaydı, insanlar kolayca kilo verirdi. İrade gücünüz, aşırıya kaçma selini durdurabilen bir baraj değildir. O daha çok, kolayca yorulan bir kasa benzer. Dahası, sosyal bir varlıksınız. Etrafınızdakiler çok yemek yiyorsa, muhtemelen siz de yersiniz. 19'uncu yüzyılın kişilik kuramı, özgür iradeye dair yaygın bir anlayışa dayanıyordu. Bugün özgür iradenin sınırlı olduğunu biliyoruz. İnsanlar hayatlarını değiştirebilir ama değişimi istemek kolay bir şey değildir zira içimizdekiler dâhil çoğu şey, doğrudan kontrolümüz dışında. Örneğin, davranışla r ımızın çoğuna bilinçdışı alışkanlıklar yön verir. Alışkanlıkların bizi nasıl biçimlendirdiği konusunda son birkaç yılda bolca araştırma yapıldı. The New York Times muhabiri Charles Duhigg'in yeni kitabı "Alışkanlığın Gücü"nde, bu konu güzel bir şekilde anlatılıyor. Kuzey Carol ina'daki Duke Üniversitesi araşt ı rmacı ları , hareketlerimizin yüzde 40'dan çoğunun gerçek kararlar yerine alışkanlıklardan etkilendiğini hesapladı. Markette hangi ürünleri aldığımızdan ne zaman sevişmek istediğimize dek birçok karar, buna dâhil. Alışkanlıklar beyne öyle derinlemesine yerleşir ki, oturma odasında duran beyni hasarlı bir hasta, size mutfağın nerede olduğunu söyleyemez ama acıkınca mutfaktan yer fıstığı ezmesi kavanozunu alabilir. Araştırmacı lar alışkanlıkların yapısını çözdü: İpucu, adet, ödül. Duhigg'in kitabı, başkalarına alışkanlık aşılamayı veya kötü alışkanlıkların yerine iyilerini koymayı öğrenen insanları anlatıyor. Örneğin, 1900'lerin başında ABD'lilerin sadece yüzde 7'si diş macunu kullanırdı. Pepsodent'i satmaya çalışan Claude Hopkins, dişlerin zararsız doğal bir tabakayla kaplı olduğunu öğrendi. Reklamlarda insanlara, güzel bir gülüş için bu tabakadan kurtulmaları gerektiğini söyledi. Bu tabaka, diş fırçalamak için ipucu işlevi gördü. Hopkins'in reklamlarından on yıl sonra ABD'lilerin yüzde 65'i, ağız sağlığı için yararlı olan ama bu tabakayı gidermeyen (aslında diş macunu bunu kaldırmaz) diş macunu kullanıyordu. ABD'li futbol antrenörü Tony Dungy, oyun sırasında her oyuncunun belli bir ipucunu görünce düşünmeden otomatik olarak hareket etmesi için bir dizi uygulama alıştırması başlattı. Böylece, oyuncu durup düşünmek zorunda kalmayacaktı. Starbucks, çalışanların bir müşterinin kendilerine bağırması gibi durumlarda kullanabileceği stres giderici teknikler belirliyor. Kişisel alışkanl ıkla rınızı değiştirebilirsiniz. Koşu şortunuzu geceden yere koyarsanız bu, sabah koşmak için ipucu olur. Öğleden sonraki yemek krizlerini yok saymaya çalışmayın. Yeme isteği duyunca, başka bir adet edinin. Örneğin yürüyün. Bu araştırmalar, farklı bir kişilik kuramını işaret ediyor. 19'uncu yüzyıldaki kuram, ruh gemisini idare eden ahlakçı bir kaptan içerirken, yeni kişilik kuramında iç sinir ağlarını ustaca yönlendiren kurnaz bir Makyavelci var. Etkili bir insan olmak için, hem denetiminiz altındaki hem de bilinçdışı alışkanlıkları soğukkanlılıkla değerlendirmelisiniz. Tetikleyici şeyleri ve adetlerinizi değiştirmek için dolaylı stratejiler geliştirmelisiniz. Kendinizle olan ilişkiniz dâhil her ilişki biraz çıkarcı hale gelir. Belli ipuçları yerleştirip belli tepkileri uyandırmaya çalışarak, kendi kendinize pazarlama yaparsınız. Bu biraz rahatsız edici. Duhigg'in kitabında ara sıra beliren ama genel tavsiye kültüründe gözden kaçan bir şeyi vurgulamak isterim. Alışkanlıklarla ilintili önemli sinir ağları, sadece adetlerle oluşmadığı gibi akıllı tetikleyicilerle de değiştirilemez. Bunlar duygularla yerleşir, takdir ve dürüstlük gibi güçlü arzularla güçlenir. Hayatınızı akıllı bir şekilde, bir reklamcının size oda spreyi aldırtabildiği gibi değiştirebileceğinizi sa n ıyor sa n ı z , muhteme len yanılıyorsunuz. Viktorya dönemi insanlarının (ve Adsız Alkolikler üyelerinin) anladığı üzere, hayat ınızı değiştirmek istiyorsanız sadece akıllı bir tetikleyici aramayın. Daha küresel bir inancı benimseyin. THE NEW YORK TIMES

Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:13 Mart 2012

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.