Lisede evlilik kadını ve toplumu dinamitlemek demek!
Lisede evliliğin psikolojik analizini yapan Prof. Dr. Orhan Doğan, “Lisede evlilik kadını ve toplumu dinamitlemek demek” dedi.

Lisede evliliğin psikolojik analizini yapan Prof. Dr. Orhan Doğan, “Lisede evlilik kadını ve toplumu dinamitlemek demek” dedi.


RUHSAL GELİŞİME SINIR KOYMAK DOĞRU OLMAZ!
“İnsan biyopsikososyal (bedensel-ruhsal-toplumsal) bir varlıktır. İnsanın bu özellikleri belli sürelerde gelişir. Bedensel yönden gelişmesi 21 yaşına kadar uzayabilmektedir. Ruhsal yönden gelişmesinin tamamlanması için bir sınır koymak doğru olmazsa da, genel olarak gençlik çağının sonu olarak kabul edilir. Bu dönemde kişilik özellikleri yerleşmeye başlar, süreklilik ve tutarlılık kazanır. Bu dönemin özellikle öğrenci gençlikte 25 yaşına kadar uzayabildiği ve "uzamış gençlik" kavramının olduğu da unutulmamalıdır. Toplumumuzda bir gencin erişkin olarak görülmesi erkekler için askerliğini yapması veya öğretimini tamamlayıp işe girmesi; kızlar için evlenmesi veya öğretimini tamamlaması ile gerçekleşir. Toplumsal statü için bunlar gereklidir.KİMSE ERİŞKİN OLDUN DEMEKLE ERİŞKİN OLMAZ!
Medeni Kanun'da evlenme yaşının alt sınır 18 olarak belirtilmiştir. Ne yazık ki, aynı kanunda "15 yaşını dolduran küçüğün kendi isteği, velisinin onayı ve mahkeme kararıyla ergin kılınabileceği ve evlendirilebileceği" hükmü de yer almaktadır. Bu durum "ben yaptım oldu" mantığıdır ve yanlıştır. Hiç kimse "sen erişkin oldun" demekle erişkin olamaz. Gencin yaşam sürecini tamamlaması çeşitli etkenlerle birlikte, zamana bağlıdır. Bunun tersini savunmak gerçeklerle ve bilimsel verilerle bağdaşmaz. Şu andaki durum eski yıllarda yaşanmış bir olaya çok benziyor: "Kentin ortasından fay hattı geçiyor." diyenlere, ne olacak canım imar planı haritasında fay hattını 5 cm. şehrin dışına taşırız." diyen görevlinin bilgisizliği ve açıkgözlüğünde (!) olduğu gibi.KÜÇÜK YAŞTA EVLİLİK KADIN VE TOPLUM DİNAMİTLEMEK DEMEK
Evlilik yalnız ve yalnız cinsel ihtiyaçların karşılandığı bir kurum değildir ve bunun çok ötesinde özellikler gerektirir. Bunu görmek istemeyenler evlilik kurumunu, kadının değerini ve önemini, çocuk yetiştirmede annenin rolünü, toplum yapısını bilmeyenlerdir. Böyle bir karar alınıp yürürlüğe girerse, şimdi 460 bin olduğu belirtilen gelinlerin sayısı tahmin edemeyeceğimiz kadar artar. Bu da, kadını ve toplumu dinamitlemek demektir.18 YAŞINDAN KÜÇÜKLERE HİÇBİR ŞEKİLDE İZİN VERİLMEMELİ
Yapılması gerekenler arasında Medeni Kanun'un yukarıda belirtilen hükmünün değiştirilerek hiçbir biçimde 18 yaşından küçüklerin evlenmesine izin verilmemesi, buna aykırı davrananlara ertelenemez ağır cezaların verilmesi, okuryazarlık ve okullaşma oranı açıklananlardan çok daha yüksek olan kızların mutlaka 12 yıl öğretim görmesinin sağlanması, bu konuda toplumun ve toplum önderlerinin (öğretmen, hekim, din insanları, hukukçular) eğitilmesi sayılabilir. Şaban Özdemir (NPGRUP)
Bu yazı 3968 kez okundu
Yayınlanma Tarihi : 02 Mayıs 2012 Çarşamba, 15:40