Dijital çağda okuma alışkanlıkları

Şimdiye dek pek çok kişi elektronik kitapların hayatımıza girmesine karşı görüşlerini dile getirdi. İşte dijital çağda okuma alışkanlıkları.

Şimdiye dek pek çok kişi elektronik kitapların hayatımıza girmesine karşı görüşlerini dile getirdi. İşte dijital çağda okuma alışkanlıkları.

Buna karşın şimdiye kadar elektronik kitapları destekleyen yazılar arasında okuduğum en iyi yazı, geçenlerde The New York Review of Books'un internet sitesinde yer aldı. Roman yazarı Tim Parks, e-kitapların kelimelerle "daha sert ve daha doğrudan bir ilişki" içine girmemizi sağladığını öne sürüyordu. En ikna edici cümlesiyse şuydu: "Bu, yetişkinlere yönelik bir araç." Akıllı telefonlardan e-kitaplara, tabletlerden dizüstü bilgisayarlara, çeşitli platformlarda okumalar yaparak bir yetişkin gibi davranmaya çalışıyorum. Bu yüzden okumak için en iyi cihazların hangisi olduğuna kafa yormanın vakti geldi. Bazı metinler, bir platforma diğerinden daha mı uygun? Philip Larkin iPad'de, Lorrie Moore Kindle'da rahat edebiliyor mu? Kay Ryan'ın bir şiirini telefon melodim yapabilir miyim? Ayn Rand'ın "The Fountainhead" (Hayatın Kaynağı) kitabını severek okumamı sağlayacak bir cihaz var mı?

Akıllı telefonlar

Hiç şüphe yok ki akıllı telefonlar son yıllarda teknolojinin edebiyata en büyük armağanı oldu. Bunlardan birine sahip olmak, insanoğlunun en büyük korkusunu yok ediyor: Okuyacak hiçbir şeyin olmadığı bir yerde sıkışıp kalmak. Cep telefonumdan çoğunlukla haberleri takip ediyorum. Başka şehirlerde yayımlanan gazetelere ve Twitter ve Facebook'ta gördüğüm linklere göz atıyorum. Ben Franklin avuç içi büyüklüğündeki bu cihazları eminim çok severdi. "Çok okuyun ama fazla kitap okumayın" sözü ona aittir. Franklin'in otobiyografisi, cep telefonunuzda mutlaka olması gereken bir şey. Kamu malı olduğu için ücretsiz bir Kindle uygulaması bulunuyor. Tuhaf gelebilecek bir diğer seçenek de 20'nci yüzyılın en göz ardı edilmiş edebi eserlerinden biri olan John Cheever'ın "Journals" (Günceler) eseri. Cheever'ın cümleleri kısacık ama derin. Acımasız olmasa da insanın can acıtıyor. iPhone'unuzda bir iki tane de sesli kitap bulundurun. Köpeğimizi düzenli olarak uzun yürüyüşlere çıkarıyorum ve bu yürüyüşlerde iPhone'um küçük hoparlörü yukarı bakacak şekilde gömleğimin cebinde oluyor. Bu şekilde Saul Bellow'un "Herzog"unu dinledim. iPhone'u gömleğin cebinden dinlemek, doğayla bağınızı kesen kulaklıklarla dinlemekten daha iyi.

e-kitap okuyucular

Amazon'un Kindle'ı bana göre bu cihazların en kişiseli, dolayısıyla da en çekicisi. Metni aydınlatmalı ekranda okuyorsanız kısa süre sonra gözleriniz zorlanıyor ve eninde sonunda cihazı kapatıyorsunuz. İnternette gezinmek veya e-posta okumak gibi dikkatinizi dağıtacak şeylere daha az yöneliyorsunuz. Tıpkı aşk gibi, okumak da sadakat ister. Bu cihazlarda kitap kapakları yok. Bu yüzden gençler bazı ebeveynlerin tasvip etmediği kitapları daha kolay okuyabiliyorlar. Çünkü artık anne babaları onların Angry Birds oynadıklarını düşünebiliyor. Ben, elektronik kitapları sevmediğini her fırsatta dile getiren yetenekli roman yazarı Jonathan Franzen'in hayranıyım. Ama Franzen'in hayranı değilseniz, onun romanlarını nefret ettiği bir cihaz olan Kindle'da okumak, tuhaf bir zevk verebilir.

iPad

iPad benim için hızlıca göz gezdireceğim kalın kitapları yükleyebileceğim bir araç. Walter Isaacson'ın Steve Jobs biyografisi ya da kültür-sanat eleştirmeni John Leonard'ın "Reading for My Life: Writings, 1958-2008" isimli kitabı buna örnek olabilir. Bu kitapların bazılarının sizi doğrudan bir kaynağa götüren elektronik dipnotları olması hoşuma gidiyor. Bunlar bazen elinizde tuttuğunuz kitaptan bile daha iyi olabiliyor. Örneğin Jack Kerouac'ın "On the Road" kitabının iPad uygulamasında, yazılı metnin yanı sıra haritalar, zaman çizelgeleri ve başka öğeler de var. Çoğu ücretsiz olan sanat kitapları da, iPad'in sunduğu güzelliklerden biri. Netlik o kadar yüksek ki, sanki gözünüzdeki bütün perdeler bir anda kalkmış gibi hissediyorsunuz. Bu platformların her birinde şiiri de denedim: Larkin, Dickinson, Philip Levine, Amy Clampitt. Sizi bilmem ama ben sevmedim. Ne yeteri kadar beyaz alan var ne de sükûnet. Her şeye rağmen, e-kitapları küvette okuyamazsınız. Mark Twain'in yaptığı gibi, kediye fırlatamazsınız veya odanızın dekorasyonunda kullanamazsınız. Anna Quindlen 1991'te New York Times'ta yazdığı makalede, "Çocuklarım büyüyünce dekorasyonun yeteri kadar kitap rafı kurmaktan ibaret olduğunu sanan kişilere dönüşürse, çok mutlu olurum" diye yazmıştı. Buna ben de katılıyorum. Ama önemli olan aklı dekore etmektir. THE NEW YORK TIMES

Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:09 Nisan 2012

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.