Alzheimer Hastalığının Tedavisi Mümkün mü?

İnsanda bunama yapan hastalıkların başında Alzheimer Hastalığı geliyor.Bütün dünyada artık ciddi bir sağlık problemi olarak algılanan bu hastalığın her iki cinsten yaşlanmakta olan bireyleri ayrımsız ilgilendirmekte oluşu bu problemi aynı zamanda popüler hale getiriyor.

Yakın bir gelecekte yaşlanmakta olan bireylerin ve ailelerinin bu konuyla ilgili daha fazla soru sormaları ve tıp üzerinde pozitif bir baskı unsuru olarak belirmeleri kaçınılmaz. Bu nedenle bu konuyla ilgili uzmanların sadece hastalığı tanımaları ve tedavi etmeye çalışmaları dışında toplumun bilgi isteğiyle ilgilenmeleri ve bilgilerini mümkün olduğunca açık biçimde aktarmaları gerekiyor.

Alzheimer Hastalığıyla ilgili olarak merak edilenlerin içinde tedavi imkanlarıyla ilgili sorular başta gelenler arasında.

- Uygun ilaçlar var mı?

- Bu ilaçlar ne zaman ve nasıl başlanmalı?

- Ne tür etki ve yan etkileri var?

- İlaçların etkisi hemen mi yoksa belirli bir süreden sonra mı başlıyor?

- İlaç dışı tedavi yaklaşımları var mı?

Bütün bu sorular sıkça soruluyor. Şimdi bu sorularla ilgili düşüncelerimizi sırasıyla aktaralım.

Alzheimer Hastalığının tedavisinde özelleşmiş ilaçlar var mı? Evet. Hastalığın belleğe ve davranışlara yönelik bulguları için özel amaçlı ilaçlar kullanılıyor. Özel amaçlı olmalarının nedeni bellek ve davranış bozukluklarına neden olan beyindeki özel kimyasal eksikliklere yönelik olmaları. Bu ilaçların başarısı, her şeyden önce hastalığın erken dönemlerinde başlanmasına bağlı. Hastalığın evrelerini ölçen çeşitli ölçekler var. Bunlardan bir tanesi olan Global Kötüleşme Ölçeğinde belirlenmiş hafiften ağıra doğru 7 evre var. Bu evrelerden 1.si normal durumu belirliyor. İkinci evreden sonra kişide problem olarak ortaya çıkan bellek yakınmaları başlıyor. Bu evrelerde davranışları ve gündelik yaşam aktivitelerini (GYA) etkileyen başka bozukluklar yok. Bu evrelere erken evre gözüyle bakılıyor. Daha sonraki evrelerde davranış ve GYA bozuklukları başlıyor. Yedinci evre ise kişinin her türlü iletişiminin koptuğu evre. Tedavinin başarısı erken evrelerde başlamasına sıkı sıkıya bağlı.

Son 5 yıl içinde Memory Center’da yaptığımız takipler erken evre tedavilerinin yüz güldürücü olduğunu gösteriyor. Bu hastalarda zaman içinde hastalık ilerleyebiliyor ama en azından hızı kesilebiliyor. Geç evrelerde ise tedavinin başarısı bir hayli sınırlı. İlaçların içlerinde taşıdıkları maddelerin sistemik ve nörolojik yan etkileri olabiliyor. Unutkanlıkla ilgili kolinesteraz inhibitörleri denilen ilaçlar kişiye göre değişmekle birlikte kalp, tansiyon ve sindirim sistemi üzerinde olumsuz etkileri olabiliyor. Ancak tedavi beklentilerinin fazla olduğu hastalarda ilacın kesilmesi için acele etmemek gerekiyor. Unutkanlıkla ilgili tedavinin yanı sıra yan etkileri denetim altına alınmış ya da sınırlanmış antidepresanların ve antipsikotiklerin de yararlı etkileri olabiliyor.

Son yıllarda ilaç dışı yaklaşımlar da gösteriliyor. Bu yaklaşımlar içinde Transkranyal Manyetik Stimülasyonun(TMS) etkileri araştırılıyor.

Sonuç olarak, geçmişten beri hakkında çok olumsuz önyargıların bulunduğu ve geri dönülmez bir süreç olarak kabul edilen demansların, özellikle de Alzheimer Hastalığın tedavisindeki başarıda erken tanı ve düzenli izlem öne çıkıyor.


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:19 Nisan 2006

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.