Deli Dana Hastalığı Hakkında Her Şey: Türkiye’de İller Düzeyinde Durum, Belirtiler, Bulaşma, Korunma

Halk arasında “deli dana hastalığı” olarak bilinen hastalık, aslında hem hayvanların hem de insanların sinir sistemini etkileyen çok ciddi bir sağlık sorunudur. Sığırlar arasında görülen Bovine Spongiform Encephalopathy (BSE) olarak adlandırılan bu rahatsızlık, insanlarda da nadiren karşılaşılan Creutzfeldt‑Jakob Hastalığı (CJD) ya da yeni varyant formu (vCJD) gibi prion kaynaklı sinir sistemi hastalıklarına zemin hazırlayabilir. Türkiye’de vaka sayısı çok düşük olsa da yeni gelişmeler ışığında iller düzeyinde izleme ihtiyacı artmaktadır. Bu içerikte deli dana hastalığını ne olduğu, nasıl bulaştığı, belirtileri, teşhisi, tedavisi ve korunma yolları açısından detaylı şekilde ele alacağız; ayrıca Türkiye’ye özel “hangi illerde durum nedir” bölümünü de güncel verilerle sunacağız.

Deli Dana Hastalığı Nedir?

Hayvanlarda BSE: Tanım

“Deli Dana Hastalığı” olarak bilinen BSE ve onun insanlardaki karşılığı olan CJD, nadir görülse de etkileri açısından ciddi bir halk sağlığı tehdididir. Uzun kuluçka dönemi, hızlı ilerleyen seyri ve tedavisinin olmaması nedeniyle önleme stratejileri büyük önem taşımaktadır. Türkiye’de şu an için vaka sayısı çok düşük olsa da, hayvancılık-gıda zinciri, veteriner denetimleri ve tüketici bilinçlenmesi açısından tedbirlerin devam etmesi gerekmektedir.

Bilgi sahibi olmak, doğru ve güvenli kaynaklardan et tüketmek, hayvancılık ve gıda üretim süreçlerine dikkat etmek bu hastalığa karşı en güçlü savunmalardır. Eğer siz ya da yakınınızda bu hastalıkla ilgili bir şüphe oluşursa, özellikle nörolojik belirtiler ortaya çıkarsa  vakit kaybetmeden uzman bir hekime başvurmak hayati önemdedir.

Deli dana hastalığı, sığırlarda ortaya çıkan ve beyin dokusunda “süngerimsi” boşlukların oluşmasına yol açan bir sinir sistemi hastalığıdır. Tıbbi adıyla Bovine Spongiform Encephalopathy (BSE) olarak adlandırılır. Etkeni virüs ya da bakteri değil; “prion” adı verilen anormal katlanmış bir proteindir.  Sığırların merkezi sinir sisteminde ilerleyen bu dejeneratif süreç, et ve süt üretimi açısından ciddi risk oluşturur.

İnsanlarda Karşılığı: CJD

İnsanlarda görülen ve sığırdaki BSE ile ilişkilendirilebilen form ise Creutzfeldt-Jakob Hastalığı (CJD) olarak bilinir. Bazı sayılarda “yeni varyant CJD (vCJD)” olarak da geçer.  CJD, prion kaynaklı nörodejeneratif bir hastalık olup, beyin dokusundaki normal prion proteininin (PrP^C) anormal formuna (PrP^Sc) dönüşmesiyle başlar.  Hastalığın insandan insana normal yollarla bulaştığına dair güçlü kanıt olmasa da, bulaşma riski içeren yollar tespit edilmiştir. 

-Sığırlarda: BSE → yani deli dana hastalığı.

-İnsanlarda: CJD ve varyantları.

-Etken: prion adı verilen anormal protein.

-Özellik: Uzun kuluçka süresi, ardından hızlı ilerleme, tedavisinin olmaması.

Deli Dana Hastalığı Tarihçesi ve Küresel Görünümü

İlk Tanımlar ve Salgınlar
Hastalığın ilk önemli tanımlamalarından biri 1980’li yıllarda İngiltere’de sığırlarda ortaya çıkan vakalardır. 1990’ların başında BSE vakalarında artış, halk sağlığı açısından büyük endişe yaratmış ve gıda güvenliği önlemleri sıkılaştırılmıştır.

Türkiye’de Durum – Kısaca

Türkiye’de bugüne kadar insanlarda yeni varyant CJD ya da kesin şekilde deli dana vakası bildirilmemiştir. Ancak recent (yakın tarihli) bir medyada Türkiye’de iller düzeyinde “görülmüş” olduğuna dair haberler yer almaktadır. 

Küresel Yayılım ve Önlemler
Avrupa ve İngiltere merkezli vakalar bildirilmiştir. Gıda ve yem sektörü, hayvansal yan ürünlerin yemlerde kullanılmasını yasaklamış, et ve süt üretim zincirleri izlenmeye başlanmıştır.  Uluslararası düzeyde “prion hastalıkları” kapsamında dikkat edilen bir konu haline gelmiştir.

Deli Dana Hastalığında Belirtileri ve Klinik Seyri

Sığırlarda Belirtiler
Sığır hayvanlarda BSE’nin belirtileri şu şekildedir:

-Aşırı sinirlilik, baş ve boyun kısmına dokunmaya aşırı tepki. 
-Yüksek adımlarla yürüme, arka ayaklarda koordinasyon bozukluğu. 
-Kilo ve süt veriminde düşüş, davranışsal değişiklikler, baş aşağı tutma. 
-İleri aşamalarda ayakta durma ya da yürümekte ciddi zorlanma.

Bu belirtiler diğer nörolojik veya metabolik hastalıklarla karışabileceğinden teşhisi canlı hayvanda zor olabilmektedir. 

Deli Dana Hastalığında İnsanlarda Belirtiler

İnsanlarda CJD ya da varyant formun belirtileri şöyle sıralanabilir:

-Hafıza kaybı, kişilik değişiklikleri, düşünme bozuklukları. 
-Uyku düzensizlikleri, görme bulanıklığı ya da körlük, koordinasyon bozukluğu. 
-Konuşma güçlüğü, yürüme ve denge problemleri, istemsiz kas seğirmeleri (miyoklonus). 
-Hızlı ilerleme: Belirti gösterdikten sonra birkaç ay içinde fonksiyon kayıpları ve ölüm görülebilir. 

Deli Dana Hastalığında Kuluçka Süresi ve İlerleme

Kuluçka süresi yıllara hatta on yıllara ulaşabilir (örneğin 35-40 yıl gibi).  Ancak semptomlar başladıktan sonra hastalık genellikle çok hızlı ilerler.  Ortalama hayatta kalma süresi belirtilerden sonra 6-12 ay gibi kısa olabilmektedir. 

Deli Dana Hastalığında Bulaşma Yolları ve Risk Faktörleri

Prion Nedir ve Neden Önemlidir?
“Prion”, normalde vücutta bulunan bir protein olan PrP^C’nin katlanma biçiminin değişmesiyle oluşan anormal bir şekildir. Bu değişim, çevredeki normal prion proteinlerini de bozarak zincirleme bir reaksiyon başlatır.  Prionlar virüs ya da bakteri gibi geleneksel organizmalar değildir; DNA/RNA taşımazlar. Bu da onları standart yöntemlerle yok edilmeyi zorlaştırır. 
Acıbadem

Hayvandan İnsana Bulaşma
En yaygın risk: Enfekte sığırların beyin, omurilik ya da sinir dokularının gıdaya karışması ya da besin zincirine dahil olması.  Etin veya et ürünlerinin prion içerip içermediği ısıtma ile etkisiz hale gelmeyebilir. Prion proteini pişirme veya sterilizasyon ile her zaman yok olmaz.  Hayvan yemlerinde hayvansal kaynaklı proteinlerin kullanılması, enfekte hayvanların yem zincirine dahil olması riski artırmıştır.

İyatrojenik ve Diğer Bulaşma Yolları
Tıbbi cihazlarla (örneğin beyin cerrahisi aletleri), kornea nakli, deri nakli gibi işlemler sırasında kontamine materyalle temas edilebilir. Kan veya doku nakliyle bulaşma riski çok düşük ancak literatürde örnekler vardır. İnsandan insana respiratuvar, cinsel ya da sosyal temas yoluyla bulaşma olduğuna dair güçlü kanıt bulunmamaktadır.

Türkiye ve Hayvancılık Açısından Değerlendirme

Türkiye’de sığır popülasyonunda ve et-süt üretim zincirinde BSE riskine karşı çeşitli denetimler yapılmaktadır. Ancak topluma yönelik farkındalık ve eğitim açısından ek çaba gereklidir. Gıda işleme süreçlerinde riskli dokuların (sinir sistemi dokuları gibi) ayrılması ve işlenmesi büyük önem taşımaktadır.

Türkiye’de İller Düzeyinde Durum

Resmî Açıklamalar
T.C. Sağlık Bakanlığı bir açıklamasında, Manisa'nın Alaşehir ilçesinde 75 yaşındaki bir vatandaşın halk arasında “deli dana” olarak ifade edilen CJD hastalığından yaşamını yitirdiği iddia edildiği, ancak uzman doktorunun vakayı BSE/“deli dana” ile ilişkili olarak görmediğini bildirdiği belirtilmiştir. Ülkemizde hastalığın bildirimi zorunludur ancak bugüne kadar herhangi bir resmi BSE vaka bildirimi yapılmamıştır.

Güncel Haberler ve Yeni İddialar
Yakın bir haber kaynağına göre, Türkiye’de iller düzeyinde Ankara ve Bolu gibi illerde “9 soruda deli dana hastalığı” başlıklı bir medyada yer alan yazıya göre vakaların izlendiği öne sürülmüştür. Ancak bu durumda kesin tanı ya da resmi vaka bildirimi olmadığını ayrıca belirtmektedir.

Ne Önemli?

İllere özgü vaka ya da şüpheli vakaların varlığı kamuoyu açısından dikkat çekicidir.  Ancak şunu unutmamak gerekir: Henüz resmî olarak doğrulanmış BSE veya vCJD vakası Türkiye’de bildirilmemiştir.  Bu da “görüldü / kesinleşti” yerine “izleniyor / şüpheli” düzeyinde bir durum olduğunu göstermektedir. Hayvancılık ve gıda güvenliği açısından iller düzeyinde risk yönetimi, izleme ve denetim kritik hale gelmiştir.

 İl Bazlı Öneriler

Ankara, Bolu gibi nüfus yoğunluğu ve hayvancılık-üretim potansiyeli olan illerde özellikle et ve süt ürünleri tedarik zinciri, hayvan yemleri, veteriner kontrolleri daha sık izlenmelidir. İl tarım ve orman müdürlükleri ile sağlık teşkilatlarının ortak çalışma yapması, risk analizi açısından fayda sağlar. Tüketiciler ise yerel üretim ve sertifikalı ürünleri tercih ederek korunabilir.

Teşhis ve Laboratuvar Yöntemleri

Sığır Hayvanlarda Teşhis
Canlı hayvanda güvenilir bir test bulunması zordur. Klinik belirtiler, şüpheli hayvanların izole edilmesi için önemlidir.  Ölüm sonrası beyin dokusu üzerinde immünohistokimya veya Western blot gibi yöntemlerle prion birikimi gösterilebilmektedir.

İnsanlarda Teşhis
-Klinik değerlendirme: Psikolojik ve nörolojik belirtiler gözlenir. 
-Görüntüleme: Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR/MRI) ile beyin dokusunda değişiklikler izlenebilir. 
-Elektroensefalografi (EEG): Tipik olarak periyodik keskin dalga paterni görülebilir. 
-Beyin omurilik sıvısı (BOS) analizi: Prion hastalığına özgü bazı biyobelirteçler incelenebilir. 
-Kesin tanı: Çoğu durumda ölüm sonrası beyin biyopsisi ile ancak kesinleşir.

Tanının Zorlukları
-Kuluçka süresi çok uzundur, bu da erken tanıyı güçleştirir.
-Belirtiler Alzheimer, demans, Parkinson gibi diğer nörolojik hastalıklarla karışabilir. 
- Prionların yapısı ve laboratuvar testlerinin karmaşıklığı tanıyı zorlaştırır.

Tedavi ve Bakım Yaklaşımı

Tedavi Seçenekleri
-Ne yazık ki, deli dana hastalığı ya da CJD için kesin ve etkin bir tedavi yöntemi bulunmamaktadır.  Tedavi esas olarak destekleyici ve palyatif bakım şeklindedir:
-Ağrı, kas kasılmaları, uyku bozuklukları için semptomatik tedaviler uygulanır. 
-Hastanın konforunun artırılması, enfeksiyon riskinin minimize edilmesi, hareket kabiliyetinin korunması gibi bakım hedefleri vardır.

Araştırma ve Gelecek Perspektifleri
Prion hastalıkları üzerine araştırmalar sürmektedir; ancak prionların doğası nedeniyle aşı veya ilaç geliştirmek oldukça zordur. Gıda güvenliği, hayvancılık uygulamaları ve erken teşhis üzerine stratejiler daha önceliklidir.

Hayvanlarda Korunma ve Yönetim
Enfekte hayvanların hızla tespit edilmesi ve hayvancılık zincirinden uzaklaştırılması. Hayvan yemlerinde hayvansal kaynaklı ürünlerin kullanımının sınırlandırılması. 
Et işleme ve süt üretiminde sinir sistemi dokularının gıda zincirine girmesinin önlenmesi.

Korunma Yöntemleri ve Gıda Güvenliği
Hayvancılık Kuralları
Sığırların yemlerinde kontamine hayvansal materyallerin kullanılmaması. Şüpheli hayvanların izolasyonu ve uygun şekilde bertaraf edilmesi. Et ve süt üretimi sırasında yüksek hijyen standartlarının uygulanması.

Gıda Zinciri ve Et Tüketimi
Sinir sistemi doku içeren et ürünlerinin insan tüketimine sokulmaması. Etin iyi pişirilmesi her zaman prion riskini ortadan kaldırmaz; bu yüzden tedarik kaynağı ve üretim süreci çok daha önemlidir. Tüketicilerin güvenilir, sertifikalı gıda ürünlerini tercih etmesi bilinçli bir önlemdir.

Sağlık çalışanları ve Tıbbi Korunma
Cerrahi aletlerin prion bulaşmasına karşı sterilizasyonunun özel koşullara göre yapılması. Koruyucu ekipman kullanımı, kontamine materyal ile temastan kaçınma gibi önlemler.Etkin izleme ve bildirim sistemleri ile riskli vakaların takibi.

Türkiye’de Ne Durumda?

Türkiye’de bildirimi zorunlu hastalıklar arasında yer almasına rağmen bugüne kadar “deli dana hastalığı” ya da vCJD vakası resmî olarak bildirilmemiştir. Ancak izlemeye dair haberler ve iller düzeyinde şüpheli durumlar gündeme gelmiştir (Ankara, Bolu gibi). Bu, resmi vaka değil izleme düzeyindedir. Türkiye’de sağlık ve Tarım & Orman Bakanlıkları tarafından ithalat, hayvancılık ve gıda güvenliği kontrolü yapılmaktadır. Türkiye’de risk düşük olsa da, küresel hareketlilik ve gıda ithalatı nedeniyle dikkat gereklidir.

Hayvancılık sektöründe yem ve üretim süreçlerinin takip edilmesi, veteriner denetimlerin sürdürülmesi önem taşımaktadır.

Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

Deli Dana Hastalığı İnsanlara Bulaşır mı?
Evet, çok nadir de olsa sığırlardaki BSE’nin insanların yediği kontamine et ürünleri aracılığıyla varyant CJD’ye yol açabileceği bilinmektedir. Ancak günlük sosyal temasla öksürük, hapşırma, dokunma, bulaştığına dair bir kanıt yoktur.

Uygun Şekilde Pişirilmiş Et Yine de Risk Taşır mı?
Maalesef evet , prion proteinleri ısıya ve geleneksel sterilizasyon yöntemlerine karşı oldukça dirençlidir. Bu yüzden “iyi pişirme” tek başına yeterli bir koruma sağlamaz; kontaminasyon kaynağının güvenliği çok daha önemlidir.

Deli Dana Hastalığının Bir Aşısı Var mı?
Şu anda bu hastalık için onaylanmış bir aşı ya da kesin bir tedavi bulunmamaktadır. Araştırmalar sürmektedir. 

 Türkiye’de Bu Hastalık Görülüyor mu?
Türkiye’de bugüne kadar resmi olarak bildirilen deli dana ya da vCJD vakası yoktur. Ancak iller düzeyinde “izleniyor” şeklinde haberler yer almıştır (örneğin Ankara, Bolu). 
euronews

Bu Hastalıktan Tam Olarak Nasıl Korunabilirim?
Güvenilir kaynaklardan et tüketin, özellikle sinir sistemi dokularının yer almadığından emin olun.Hayvansal yemlere dikkat edin, çiftlik/hayvancılık sistemi içinde denetim isteyen üretim tercih edin.Cerrahi işlemler ya da tıbbi cihaz kullanılan ortamların sterilizasyonu konusunda sağlık çalışanlarının önlemlerine dikkat edin.

Bilinçli tüketici olun, gıda güvenliği sertifikalarını kontrol edin.

Türkiye’de İller Düzeyinde Son Durum: Ne Biliyoruz, Ne Bilmiyoruz?

T.C. Sağlık Bakanlığı’nın geçmiş açıklamalarında, “hastalığın bildirimi zorunlu olmakla birlikte bugüne kadar ülkemizde resmî BSE/vCJD vakası bildirilmediği” vurgulanmıştır. Bu açıklamalarda CJD ile “deli dana”nın birebir aynı şey olmadığı da özellikle belirtilmiştir.

2025 sonbaharı: Ankara ve Bolu iddiaları
Ekim sonu–Kasım başında medyada Ankara ve Bolu için “deli dana (CJD) görüldü” iddiaları gündeme geldi. Euronews Türkiye bu iki ilde vakaların teşhis edildiğini öne süren bir içerik yayımladı; ancak bu haber, resmî makamlarca doğrulanmış bir “BSE/vCJD” vaka listesi anlamına gelmiyor. 
 

Ayrıca Ankara Bilkent Şehir Hastanesi, CJD şüphesiyle izlenen hastaya ilişkin “tanı henüz kesinleşmemiştir” ifadesiyle kamuoyunu bilgilendirdi. Bu, iller bazında “kesin vaka haritası” paylaşmak için erken olduğuna işaret ediyor.  Şu an için “Ankara ve Bolu’da görüldü” başlıkları resmî teyitli bir BSE/vCJD vaka kaydı anlamına gelmiyor; durum “şüpheli/izlem” düzeyinde. Sağlık otoritelerinden ve ilgili hastanelerden gelecek netleştirilmiş açıklamalar beklenmeli.

İllere Göre Hayvancılık Göstergeleri (2024–2025)
Bu bölüm, risk iletişimi ve gıda güvenliği açısından illerin hayvancılık büyüklüğünü fotoğraflamak için eklenmiştir; doğrudan vaka sayısı değil, hayvan varlığı ölçeğidir.Türkiye genelinde büyükbaş varlığı 2024’te artış trendinde: TÜİK’e göre büyükbaş (sığır+manda) 16,99 milyon başa yükseldi; sığır 16,82–16,99 milyon aralığında raporlandı. 

Tarım ve Orman Bakanlığı (2025/Şubat özet): Sığır sayısı %2,5 artışla 16.824.208 baş, manda 162.051 baş. 

Konya örneği: Konya, uzun süredir büyükbaşta öne çıkan illerden; il müdürlüğünün yayımladığı istatistik kitapçığı, hayvan varlığındaki yükseliş trendini gösteriyor. (İlçeler bazında 2023 teknik rapor) 
konya.tarimorman.gov.tr

Kars örneği: Kars, besicilik ve kurbanlık tedarikinde kritik bir merkez. İl raporu, ilin ülke genelindeki arz zincirindeki rolünü vurguluyor. 

GAP illeri örnekleri: Adıyaman/Batman gibi illerde 2020–2024 dönemine ait büyükbaş toplamları, bakanlığa bağlı araştırma merkezinin 2025 derlemesinde tablo halinde yer alıyor. (İl kırılımları) 

Not: İllerin hayvan varlığının yüksekliği, vaka olduğu anlamına gelmez; ancak denetim, yem zinciri kontrolü ve SRM (spesifik risk materyali) yönetimi açısından önceliklendirilecek izleme sahalarını işaret edebilir. (Bu yaklaşım, Türkiye’nin Hayvan Sağlığı Sektör Politika Belgesi ile uyumludur

İthalat, Denetim ve Tedarik Zinciri: Türkiye Ne Yapıyor?

Et ve canlı hayvan ithalatındaki çerçeve
Bakanlık izin listeleri: Besilik/damızlık sığır ithalatı, dönemsel izin listeleri ve sağlık sertifikaları ile yürür; listeler kamuya açık şekilde duyurulur.  2023–2024 hareketliliği: Tarım Bakanlığı TEPGE’nin 2024 Temmuz raporuna göre, 2023’te dana eti ithalatı bir önceki yıla göre 18 kat arttı; ihracat ise azaldı. Bu, iç tedarik-talep dengesine bağlı dalgalanmayı yansıtıyor.  Sektör ve borsa bültenleri: Gıda sanayii verileri, 2023’te 1,16 milyar $ sığır ithalatı yapıldığını, 2024 başında da ithalattaki artışın sürdüğünü not ediyor. 

Birleşik Krallık örneği: 4 Haziran 2025’te GB (İngiltere, İskoçya, Galler) WOAH nezdinde “Negligible (ihmal edilebilir) risk” statüsüne geçti; yine de AB’ye ihracatta belirli SRM kuralları sürdürülür. Bu örnek, statü → ticaret koşulları ilişkisinin nasıl çalıştığını gösterir.

Türkiye’de “riskli ülkeler” nasıl okunmalı? WOAH (OIE) statüsü nedir?

WOAH her yıl ülkeleri Negligible (ihmal edilebilir), Controlled (kontrollü) veya Undetermined (belirsiz) BSE risk statüsüne göre listeler. Güncel liste, Mayıs 2025’teki 92. Genel Oturum kararlarıyla güncellenmiştir.  Bir ülkenin WOAH statüsü, o ülkeden gelen canlı/et ve yan ürünlerinin sertifikasyon ve SRM uygulamalarını belirlemede ana referanstır (ör. Kanada, Avustralya listeleri ve AB kararları bunu aynen izler).

Şu an Türkiye’de hangi illerde ‘deli dana’ var?

Resmî olarak hiçbir ilde doğrulanmış BSE/vCJD vakası ilan edilmiş değil. Son günlerde Ankara ve Bolu için “görüldü” başlıklı haberler yer alsa da, Bilkent Şehir Hastanesi “tanı kesinleşmedi” duyurusu yaptı. Bu yüzden iller bazında “kesin vaka” haritası yok; durum şüpheli/izlem aşamasında. Resmî açıklamalar takip edilmelidir.

Et ithalatı riski artırır mı?
Risk yönetimi ithalatı tamamen durdurmak değil, WOAH statüsü, SRM çıkarımı, sertifikasyon ve sınır kontrolleri ile riskin kabul edilebilir seviyede tutulmasıdır. Türkiye’de izin-sertifika mekanizması ve AB uyumlu uygulamalar bu amaçla yürürlüktedir.

Hangi iller öncelikli izlem alanı olmalı?

Konya, Kars gibi hayvancılık ölçeği yüksek iller lojistik ve tedarik zinciri düğümü oldukları için izleme ve eğitim faaliyetlerinin yoğunlaştırılması faydalı olur; bu bir “vaka var” anlamına gelmez, önceliklendirme demektir. 


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:04 Kasım 2025

© 2025e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.