BUNAMA ÇOK SİNSİ BİR HASTALIK

DHA

Çanakkale nsekiz Mart Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi ve Çanakkale Tabip Odası işbirliği ile düzenlenen bilgilendirme toplantılarının bu haftaki konuğu olan, Nöroloji Anabilim Dalı Uzmanı Doç.Dr. Handan Işın Özışık Karaman, demansın (bunama) sinsi ilerleyen bir hastalık olduğunu söyledi.

ÇOMÜ Araştırma ve Uygulama Hastanesi Nöroloji Anabilim Dalı Uzmanı Doç.Dr. Handan Işın Özışık Karaman, Truva Toplum Merkezi’nde yaptığı sunumunda demansı (bunama), belleğin, zekanın, düşünme yeteneğinin, kişiliğin, davranışın ve duygulanım durumunun geri dönülmez şekilde bozulması olarak tanımladı. Alzheimerın en bilinen bunama çeşidi olduğunu söyleyen Karaman, gelişmiş ülkelerde en sık rastlanan ölüm nedenleri içinde dördüncü olarak yerini alan Alzheimer hastalığının risk faktörleri ile ilgili şunları söyledi:

"Hastalık genellikle 40 yaş üstünde başlar ve yaş ilerledikçe artar. Alzheimer Hastalığı kadınlarda daha fazla görülmektedir. Erkeklerde damarsal bunamalar (alkol ve sigara tüketimi kadınlara oranla fazla olduğundan) daha sık rastlanan çeşittir. Eğitim düzeyinin düşüklüğü riski arttırır. Zihni meşgul eden uğraşılar örneğin bulmaca çözmek, satranç oynamak veya kitap okumak, hastalığın görülme riskini azaltıyor. Birinci derece yakınlarında Alzheimer hastalığı olanlarda risk 2-4 kat oranında fazlalaşmaktadır. Östrojen alan kadınlarda risk, almayanlara göre yarı yarıya az. Buradan yola çıkarak özellikle menapoza giren kadınların mutlaka doktor kontrolünde östrojen almaları gerekmektedir. Bazı ilaçlar (romatizmal ilaçlar gibi) riski azaltır."

Demans hastalığının başlangıcının sinsi olduğunu hatırlatan Doç. Dr. Handan Işın Özışık Karaman, hastanın hastalığının etkisi ile davranışlarının farkında olmadığını belirterek, "Bir kişi, yaşadığı bir ameliyat, geçirdiği bir enfeksiyon veya çok yakın birisini kaybetmekten dolayı demans hastalığına yakalanabilirler. Hastalık küçük unutkanlıklar ile başlar. Bu nedenle özellikle ileri yaşlarda yaşadığımız unutkanlıklar mutlaka değerlendirmelidir. Örneğin yemeği ocakta unuturuz, ütüyü fişte unuturuz. Bu durumlar sıkça başımıza geliyor ise, daha önce dediğimiz gibi riskler taşıyorsak mutlaka bir Nöroloji uzmanına gözükmeliyiz. Hastalığın seyrinde hasta, daha çok yakın zamanda edindiği bilgileri hatırlamaz, depresif gözükür, kuşkucudur, kişilik özellikleri değişmiştir, kişisel bakımı kötüleşir, içine kapanmaya başlar. Hasta yakınları 30-40 yıl önceki olayları çok net olarak hatırlayan hastalarının 5 dakika önce sorduğu soruyu tekrar tekrar sormalarına şaşırmaktadır. Bu durum ilk edinilen, öğrenilen bilgilerin en son unutulmasından kaynaklıdır. Oysa ki artık hastamız yeni bilgileri kaydedemediğinden sürekli aynı soruları tekrarlar hale gelir" diye konuştu.

Gençlerde görülen unutkanlığın altından ise sıklıkla modern yaşam tarzının getirdiği ruhsal sıkıntılar ve hastalıklar (depresyon, anksiyete, uyum bozukluğu gibi) çıktığını ifade eden Karaman, "Bazı vitamin eksiklikleri (B12 ve folat) ve guatr bezi bozuklukları da gençlerde unutkanlığa neden olabilir ve araştırılması gerekli olabilir. Günümüzde özellikle çalışan kişilerde unutkanlık şikayetine sık rastlanmaktadır. Her unutkanlık demans başlangıcı değildir. Ama tedbir amaçlı zihinsel uğraşılar edinmek faydalı olacaktır" dedi.


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:19 Şubat 2009

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.