ÇOĞU ŞİDDET GÖRÜYOR

DHA

Uluslararası Hukukçu Kadınlar Federasyonu Başkan Yardımcısı, dünyada her 4 kadından birinin şiddete maruz kaldığını söyledi.

Türk Hukukçu Kadınlar Derneği tarafından Eskişehir’de ‘Hukuki ve Sosyal Boyutu İle Aile İçi Şiddet’ konulu panel düzenlendi. Taşbaşı Kültür Merkezi Salonu’nda düzenlenen panelin oturum başkanlığınu Türk Hukukçu Kadınlar Derneği Başkanı Avukat Ayla Babila yaptı. Panele konuşmacı olarak Uluslararası Hukukçu Kadınlar Federasyonu Başkan Yardımcısı Avukat Ayşe Önen, Türk Hukukçu Kadınlar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Ayla Atasoy, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.Dr. Gülten Seber ile Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanı Jale Nur Süllü katıldı.

Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı DSP'li Yılmaz Büyükerşen ile birlikte çok sayıda kişinin izlediği panelin açılış konuşmasını yapan Türk Hukukçu Kadınlar Derneği Başkanı Avukat Ayla Babila, kadına yönelik şiddetin önlenmesinde herkese görev düştüğünü ifade etti. Babila şunları söyledi:

"Şiddeti duyan, bilen, gören herkesin kolluk kuvvetlerine ihbar etmesi lazım. Şiddete uğrayan kişiye hizmet hususu çok önemlidir. Bunun için de sığınma evlerine gerek vardır. Nüfusu 50 binin üzerinde olan belediyelerin sığınma evi açma zorunluluğu vardır. Ancak belediyeler çeşitli nedenlerle bunu yapmamaktadır. Şiddete uğrayan bir kadın kocasını şikayet ediyor. Kocaya tazminat cezası yazılıyor. Ancak kadın gidecek yeri olmadığı için yine şiddet gördüğü kocasının evine dönüyor ve cezayı da kendisi ödüyor. Bu nedenle sığınma evleri çok önemlidir."

ŞİDDET KADINLARI MUTSUZ YAPIYOR

Uluslararası Hukukçu Kadınlar Federasyonu Başkan Yardımcısı Avukat Ayşe Önen de dünyadaki her 4 kadından birinin şiddet gördüğünü söyledi. Şiddetin sadece fiziksel olmadığını ifade eden Önen şunları kaydetti:

"Şiddetin anlamı kötü bir davranış şeklidir. Bu kötü davranış aile fertleri arasında olursa buna 'aile içi şiddet' denir. Şiddet deyince aklımıza kocasından dayak yiyen kadınlar veya çocuğunu döven anneler geliyor. Şiddet sadece fiziksel olmadığı gibi kimi zaman sözel şiddet, ekonomik şiddet, psikolojik şiddet, cinsel şiddet de var. Şiddet yüzyıllardır olan bir durum. Ama şimdiye kadar devamlı olarak mahrem denmiş, evin içinde kalsın, dışarıya ifşa edilmesin denmiş. Çünkü utanma duygusundan. Halen yapılan incelemelerde utanma duygusu görülmektedir. Kadınlar başkasının yanında dayak yerse bundan daha fazla üzüntü duymaktadırlar. Kadının ekonomik kaygıları ve nereye gideceğini bilmemesi şiddet konusunu sürekli kapalı bırakmıştır. Şiddet sorunu bir global sorun. Dünyada 4 kadından birisi muhakkak şiddet görüyor. Kadın, hayatının bir döneminde muhakkak şiddet görmüştür. Bütün dünyayı kapsayan bir sorun. Kadınları hasta yapan, mutsuz yapan bir sorun."

Avukat Ayşe Önen, aile içi şiddete maruz kalan kadınların polise ve jandarmaya başvurabileceklerini veya 183 nolu ‘Şiddet Hattı’nı arayabileceklerini söyledi. Önen, "Eskiden karakolda, ‘Kocandır döver de, sever de. Haydi güle güle’ denilirdi. Ancak artık yardımcı bir tutum izlemeye mecburlar. Mahkeme tarafından kadını en geç 6 ay korumak için kocaya eve yaklaşmama cezası veriyor. Ayrıca eşyaya zarar vermeme, alkol-uyuşturucu almış olarak eve gitmeyeceksin, silahı varsa teslim etme, tedbir cezası ile koruma kararı veriyor. Tekrar şikayetin olması durumunda ise 3 aydan 6 aya kadar hapis cezası veriliyor. Dünyanın birçok yerinde özellikle yaşlı erkekler de aile içi şiddete maruz kalabiliyor. Amerika’da dövülen erkek sayısı dövülen kadın ile eşit. Ama bizde kadın daha fazla" diye konuştu.

Türk Hukukçu Kadınlar Derneği Başkanı Avukat Ayla Babila, panelin düzenlenmesinde katkıda bulunan Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'e plaket verdi.