Picasso tablosundaki hayalet ortaya çıktı

Tablodaki adamın kimliği hakkında herkes farklı fikirde ama Picasso tablosundaki hayalet ortaya çıktı.

Tablodaki adamın kimliği hakkında herkes farklı fikirde ama Picasso tablosundaki hayalet ortaya çıktı.

"Ütü Yapan Kadın" tablosunu yaptığı düşünülen 1904'de, Picasso sadece 22 yaşındaydı. Fazla parası yoktu. Bir tabloya başlar, bırakır ve aynı tuvali kullanarak bir diğerine başlardı. Sanat eseri koruyucuları ve sanat tarihçileri yıllar boyunca Picasso'nun Mavi Dönemi adı verilen dönemin bir örneği olarak görülen "Ütü Yapan Kadın" tablosunun yüzeyinin altında başka bir tablonun baş aşağı durmuş hayaletinin (ilk olarak 1989'da kızılötesi bir fotoğraf makinesiyle çekilmiş resimlerde görülen, bıyıklı bir adamın dörtte üç uzunluktaki portresi) olduğunu biliyordu. Ama bir soru (adamın kim olduğu) cevapsız kaldı. Bazı uzmanlar başlarda resmin para sıkıntısı çektiği yıllarda ona yardımcı olan, Picasso'nun arkadaşı, Barselonalı terzi Benet Soler'in portresi olabileceğini düşündü. "Ütü Yapan Kadın" Alman sanat taciri ve koleksiyoncu Justin K. Thannhauser tarafından 1978 yılında New York'taki Guggenheim Müzesi'ne bağışlandı. "Ütü Yapan Kadın" portresinin altındaki figürle ilgili daha net bir tablo elde edebilmek için, Guggenheim uzmanları kısa süre önce Washington'daki Ulusal Sanat Galerisi'nin kıdemli görüntü uzmanı John K. Delaney'i iş başına çağırdı. Delaney iki çeşit kızılötesi kamera kullanarak, daha önce görülenden çok daha detaylı görüntüler ortaya çıkarmayı başardı. Adamın gözlerinin şekli ve bıyığının kıvrımıyla saçlarının bir kısmı ve boynundaki k ırmızı k ravat i lk d efa göründü. Delaney, "Kollarının kıvrılmayıp düğmelenmiş olması gibi detayları görebiliyorsunuz" diyor. Bu yeni teknoloji aynı zamanda Picasso'nun adamın gözler inden bi r ini yerleştirmekte zorlandığını, iki farklı pozisyonda eskizini yaptığını da ortaya çıkardı. Solomon R. Guggenheim Vakfı'nın Müdür Yardımcısı Carol Stringari, "Bir resim şövalesi ya da bir heykel kaidesi gibi görünen bir şeyin önünde duruyor ama bence bunun şövale olma ihtimali daha yüksek" diyor. Adamın vücudunun açısı ve güçlü bakışları bazı insanların resmin bir oto-portrenin başlangıcı olabileceğini düşünmesine neden oldu. Ama Picasso'nun o dönemde bıyığı olmadığı ve adam ona benzemediği için bu teori çürütülmüş oldu. Bu yüzden Stringari, aralarında Picasso'nun biyografisini yazan ve resimde olabilecek kişilerin tümünün çizimlerini, resimlerini ve fotoğraflarını inceleyen John Richardson'ın da bulunduğu çok sayıda akademisyene danıştı. Richardson tüm ihtimalleri eledi; bir kişi hariç: Picasso'nun 1903 yılında portesini yaptığı bir centilmen olan Ángel Fernández de Soto'nun heykel kardeşi Mateu Fernández de Soto. İki kardeş de Picasso'nun arkadaşıydı. Richardson, Picasso'nun Paris'e gittiği 1900'lerde benimsediği renkli tarzı kastederek, "Portrenin tarzı ve kullanılan renkler, portrenin 1904-1905 yılından önce, büyük ihtimalle 1901'de yapıldığını gösteriyor. "Portrede, şefkat ve samimiyet duyguları seziliyor. Bu adamın bir sanatçı ve Picasso'yu çok yakından tanıyan biri olduğunu hissedebiliyorsunuz" diyor. Ama Stringari ve müzenin kıdemli koruma uzmanı Julie Barten aynı fikirde değil. Stringari, "Bizce başka bir ressam olan Ricard Canals'a daha çok benziyor" diyor. Richardson adamın Canals'a benziyor olmasına rağmen, Picasso'nun 1901 yılında onun tablosunu yapmayacağını öne sürüyor. Richardson'a göre bunun nedenlerinden biri, Canals'ın sanat dünyasında yer edinmeye çalışıyor olması . Richardson, "Kendini Picasso'nun rakibi olarak görüyordu" diyor. Richardson'a, resimdeki adamın Canals olmadığını düşündüren detaylardan biri de şu: Canals'ın çizimleri, fotoğrafları ve resimlerinde, saçı farklı yöne yatırılmıştı. Stringari, "Picasso'nun kendi saçları bile sürekli değişiyordu" diyor. Stingari, "Bunun de Soto olması mümkün değil demiyorum ama ben resme baktığımda onu görmüyorum. Ne kadar araştırma yaparsak, o kadar fazla soruyla karşılaşıyoruz ve bu sorular asla cevaplanmayabilir" diyor. THE NEW YORK TIMES