KRİZ YORGUN DÜŞÜRDÜ!

Zeynep Güçlücan

'Her tarafım ağrıyor', 'sabahları uyanamıyorum', 'sürekli yorgunum' diyenlerin sayısı ekonomik krizden sonra arttı.

Özellikle kariyer kadınının muzdarip olduğu ve 'orta yaş' hastalığı olarak bilinen fibromiyaljiklerin arasına 'gençler' de katıldı.

Medical Park Bahçelievler Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Aynur Özenir Başol; çağın hastalığı haline gelen ve ekonomik krizle birlikte artış gösteren kronik ağrı sendromu fibromiyalji hakkında şu bilgileri verdi:

Fibromiyalji nedir?

Yaşam kalitesini ciddi derecede bozan fibromiyalji; tükenmişlik sendromu, kronik ağrı sendromu veya kronik yorgunluk sendromu olarak tanımlanabilir. Yaygın kas ağrıları, baş ağrısı, yorgunluk, bitkinlik, halsizlik, uyku düzensizlikleri ve bazen de spastik kolit dediğimiz tuvalete çıkma problemlerinin eşlik ettiği kronik bir hastalıktır.

KALPLE YARIŞIYOR!

Günlük hayatı nasıl etkiler?


Kişilerde iş kalitesini düşürür, dikkat ve algılamayı azaltır. Yaşam keyfinizi etkilediği için motivasyonu ve verimliliği düşürür. Amerika'da yapılan istatistiklerde; iş gücü kaybına yol açtığı için, maliyeti en yüksek hastalıklar sıralamasında, kalp hastalıklarının ardından ikinci sırada yer aldığı belirlenmiştir. Yani ekonomiyi, iş hayatını ve gündelik yaşamı olumsuz etkileyen fibromiyalji için 'çağın hastalığı' diyebiliriz.

En çok kimlerde görülür?

Kadınlarda ve genç erişkin grupta çok sık görülür. Özellikle menopoz döneminde artış kaydediyor.

MÜKEMMELİYETÇİLER VE İŞKOLİKLER DİKKAT!

Neden daha çok kadınlarda görülüyor?


Kadınlarda değişen hormonal sistemlerin (adet dönemleri, menopoz) ortaya çıkardığı stres ve kaygı, baş edilmesi güç durumlara neden oluyor. Bu durum, hastalığın tekrarlamasında ve yerleşmesinde uygun zemin hazırlıyor. Kadınlarda menopoz ve stresin hastalık üzerindeki etkinliğini vurgulayan kortzol hormon çalışmaları da bunu desteklemektedir.

Kadınların adet dönemleri, menopoz ve hormonal dengelerdeki değişiklikler gibi fizyolojik etkenlere ek olarak; spor alışkanlığının olmayışı, evde vücutlarına fazla yüklenmeleri, aşırı temizlik yapmaları ya da sık sık ev eşyalarının yerlerini değiştirmeleri gibi etkenler fibromiyaljiye zemin hazırlıyor. Ayrıca soğuk-sıcak farkına maruz kalmak gibi çevresel etkenler de fibromiyaljinin nedenleri arasında sayılabiliyor.

GENÇLER DE FİBROMİYALJİK OLDU

Son dönemde bir artış var mı?

Fibromiyaljide son dönemde bir artış gözleniyor. Çünkü ekonomik krizle birlikte hayat standardımızı korumak için çalışma tempomuzu artırdık; artık neredeyse iki katı çalışıyoruz ve yoruluyoruz. Alışılan iş ortamını, hayat şartlarını kaybetmek de hastalığı tetikliyor. Günümüz koşullarında; kriz ortamında, her evden bir kişinin işini kaybettiği, yarı maaşla günlük yaşamı devam ettirebilme gibi kaygılara sahip olduğumuz bugünlerde, yorgunluk ve stresle birlikte bu hastalığın artış göstereceği de aşikardır.

Öte yandan son dönemde hastalık yaşı daha genç gruba da kaydı. Bunda; genç erişkin dediğimiz meslek okulu ya da üniversite bitirmiş, iş beklentisindeki gençlerin bu beklentilerinin gerçekleşmemesi ve gelecek kaygısı da etkili oluyor.

KENDİNİZE UYGUN HOBİ VE SPORU KEŞFEDİN

Fibromiyaljik olmamak için ne gibi önlemler alabiliriz?
"Hava koşullarına uygun giyinme
"Havasız ortamlardan kaçınma
"Hava akımları arasında kalmama
"Sigaralı ortamlarda bulunmama
"Stresten kaçınma, stresle mücadele yollarını öğrenme
"Kendisiyle barışık yaşayabilmesi için gerekirse psikolog desteği almak
"Sağlıklı beslenme
"İş-dinlenme saatlerini uygun ayarlama
"Çalışma ortamını düzenlemek: Ergonomik koltuk, uygun yükseklikte masa, göz hizasında bilgisayar monitörü, dirseğin-kolun düşmesini engelleyen klavye gibi.
"Kendine uygun, gerçekten severek yapacakları ve relaks olabilecekleri hobiler edinmek
"Kendine uygun sporu yapma
"Yoga, yüzme, thai-chi ve tai-bo gibi ruh ve vücut bütünlüğü getiren aktiviteler yapmak


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:08 Mart 2009

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.