‘Deizm görüşü, akla uygunluk testlerinden geçemez!’

Üsküdar Üniversitesi Mütevelli Heyet Üyesi Prof. Dr. Yunus Çengel: “Deizm görüşü, akla uygunluk testlerinden geçemez!”

İslam âlimi ve düşünürü Bediüzzaman Said Nursî, vefatının 59’uncu yıl dönümünde Üsküdar Üniversitesinde düzenlenen programda anıldı. Türkiye Ermenileri Patrikhanesi Ruhani Kurul Başkanı Sahak Maşalyan ve İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz’ın da katıldığı programda “Deizm, Teizm, Ateizm Üçgeninde Varoluş” konulu bir panel düzenlendi. Üsküdar Üniversitesi Mütevelli Heyet Üyesi Prof. Dr. Yunus Çengel, Deizm görüşünün akla uygunluk, mantıklılık ve gözlemlerle uyumluluk testlerinden geçemeyeceğini söyledi.

Üsküdar Üniversitesi Altunizade Yerleşkesi Nermin Tarhan Konferans Salonunda 6’ncısı düzenlenen “Bedîüzzaman Said Nursî’yi Anma ve Anlama” programında, İslam âlimi ve düşünürü Bediüzzaman Said Nursî, vefatının 59’uncu yılında anıldı. Programda Türkiye Ermenileri Patrikhanesi Ruhani Kurul Başkanı Sahak Maşalyan ve İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz da konuşmacı olarak yer aldı.

Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan’ın açılış konuşmasını yaptığı programda

“Deizm, Teizm, Ateizm Üçgeninde Varoluş” başlıklı panel gerçekleştirildi. Gazeteci Yazar Av. Mehmet Said Kılıç’ın moderatörlüğünde gerçekleştirilen panelde, Üsküdar Üniversitesi Mütevelli Heyet Üyesi Prof. Dr. Yunus Çengel, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ruhi Yavuz ve Balıkesir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatih Satıl konuşmalarıyla yer aldı.

Doğa kanunlarının ilahlık vasfı yoktur

Üsküdar Üniversitesi Mütevelli Heyet Üyesi Prof. Dr. Yunus Çengel, “Fizik (Doğa) Kanunları: Nedir, Ne Değildir?” başlıklı sunumunda Deizm görüşüne göre, ezeli olan Allah’ın, bir saat ustasının saati yapıp kurduğu gibi, evreni yaratıp ilk hareketi vermiş ve sonra evreni kendi haline bıraktığını oysa Bediüzzaman’ın belirttiği gibi doğa kanunlarnda ilahlık vasıflarının olmadığını söyledi.

Deizm görüşü, akla uygunluk testlerinden geçemez

“Deizm görüşüne göre evren, başta Newton’un kanunları olmak üzere tüm doğa kanunlarının öngördüğü şekilde, kurulu bir saat gibi, işlemeye devam etmektedir” diyen Prof. Dr. Yunuz Çengel, şunları söyledi:

“Hayatı var edip insana akıl ve muhakeme gücü veren Allah, yaratılış alemine ve insanların eylemlerine direkt olarak müdahale etmemektedir. Yani Allah evrenin yönetimini doğa kanunlarına bırakmış, kendisi de adeta emekliye ayrılmıştır. Ancak Bediüzzaman’ın ısrarla ifade ettiği gibi, prensipler ve kanunlar kümesi olan doğa kanunlarında ilahlık vasıfları yoktur. Ayrıca, fizik aleminde her şey bir amaçla faydalılık gözeterek ilim, irade ve güç ile yapılmaktadır. Doğa kanunları ise amaç gözetme, faydalılığı esas alma, ilim ve irade sahibi olma ve güç yetirme gibi vasıflardan uzaktır. O yüzden deizm görüşü akla uygunluk, mantıklılık ve gözlemlerle uyumluluk testlerinden geçemez.”

Doğa, Deizmi tekzip ediyor

Mozaik taşları ile yapılmış bir kuş resmi gören bir kişinin zihninin hemen onu yapan insana intikal ederken, gökte uçan canlı bir kuş gören kişinin onu bir yapıcıyla ilişkilendirmek yerine tesadüfler zincirine verebildiğini kaydeden Prof. Dr. Yunus Çengel, “Dünyadaki tüm arkeologların önerisi ve tüm insanların onayıyla sabittir ki, doğa kanunlarının etkisi altında bir mermer sütun veya bir dikiş iğnesi bile meydana gelemez. O yüzden, bakterilerden çiçeklere, balıklara, kelebeklere ve insanlara, her saniye meydana gelen sanat, bilim ve teknoloji harikası trilyonlarca canlı organizma, hal dilleriyle, her saniye, deizmi trilyonlarca kez tekzip etmekte, akıl ve mantık dışı ilan etmektedir” dedi.

Günümüzün problemi Deizm meselesi değil, inanç ve ahlak sorunudur

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ruhi Yavuz ise Deizm’in felsefik açıdan tanrıcı anlamına gelen bir terim olduğunu, Allah (CC)’nin sıfatları ve Esması ile ilgili problemleri olduğunu belirterek Ateizm’in ise mutlak küfür, uluhiyet- i inkar anlamına geldiğini söyledi. Günümüzde Deizm’i belki dinden kopmak istemeyen gençlerin ”Deistim” diyerek tanımladıklarını ifade eden Prof. Dr. Ruhi Yavuz, şunları söyledi:

“Bunların çoğu bizzat tasdik ederek, araştırarak ‘deistim’ demiyor. Aşırı bir lakaytlık ya da ‘gaflet’ içerisinde bulunuyorlar. Deizmin sebeplerine inildiğinde, mesele entellektüellik mi, bilimsellik mi, bilişsellik mi, psikolojik mi ya da ahlaki bir problem mi diye düşünülebilir.  Deizm adı altında psikolojik bir başkaldırış da olabilir.  Problem, entellektüel ve bilişsel bir sorun değil, aslında günümüzün problemi deizm meselesi de değil, inanç ve ahlak sorunudur.  Bütün mesele tevhid anlayışında odaklanmaktadır. Problemi çözmek gerekmektedir. Özeleştiri yapılmalıdır. Tevhid hakikatı  Allah ı tanımak, sıfatları isimleriyle bilmek ve bilmenin iman hakikatlarının zihinlere kalplere yerleştirmenin yol ve metodlarımı bulup göstermek gerekmektedir.”

Bediüzzaman, Tabiat Risalesi ile Deizmi ve Ateizmi çürütmüştür

Balıkesir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatih Satıl da Okunmayı Bekleyen Kitap: Kainat Kitabı” başlıklı sunumunda Bediüzzaman Said Nursi’nin 1920’lerde, dinsizlik ve inkâr fikrinin yaygınlaşmaya başladığını hissettiğini belirterek buna karşı Tabiat Risalesi’ni telif ettiğini söyledi. Prof. Dr. Fatih Satıl, “Tabiat Risalesi, her şeyi materyalist felsefe ile açıklamaya çalışan ve dinsizliği tabiata bağlayarak, Kur’ân’a hücum eden ideolojiye karşı yazılan bir eserdir” dedi. Bediüzzaman’a göre, “Rabbimizi Bize Tarif Eden 3 Büyük Tarif Edici” olduğunu belirten Prof. Dr. Fatih Satıl, bunların “Kur’an-ı Kerim, Hz. Muhammed (SAV) ve Kainat Kitabı olduğunu ifade ederek “Risâle-i Nur’un muhtelif yerlerinde kâinat, boş madde yığını olarak değil; “kitab-ı kebir-i kâinat” olarak vasfediliyor. Yani büyük kâinat kitabı olarak adlandırılır” dedi.

Bediüzzaman: “Her şeyi maddede arayanın aklı gözüne inmiştir. Göz ise maneviyata kördür”

Aklı aydınlatanın bilim, vicdanı yani kalbi aydınlatanın ise din olduğunu belirten Prof. Dr. Fatih Satıl, “Bunların ikisi bir arada olduğu zaman kâmil insan ortaya çıkar. Ayrıldıkları zaman, birincisinde taassup, ikincisinde hile ve şüphe doğar. Gazali’ye göre; akıl temel, vahiy bu temel üzerine inşa edilen bina gibidir. Akıl göz ise vahiy ışıktır. Allah, vahyi insanın aklı için bir pusula mahiyetinde göndermiştir. Bediüzzaman doğru dinin akıl ile çelişemeyeceğini, eğer bir çelişki var gibi görülüyorsa aklın esas alınacağını ifade eder. Çünkü akıl, tüm insanlar için geçerli ve birleştirici bir referanstır. İslam aklı devre dışı bırakmaz ve dinî bir mesele genel aklın kabul edemeyeceği bir şekilde yorumlanamaz. Kesin delillere dayalı doğru bilim dinde yanlış yorumlamalara engel olabileceği gibi doğru din de bilime doğru yönde ilerlemesi için ışık tutacaktır” dedi.

Üsküdar Haber Ajansı (ÜHA)


Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:13 Nisan 2019Yayınlanma Tarihi:12 Nisan 2019

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.