BAHAR YORGUNLUĞUNA ÇÖZÜM

ZAMAN

Bahar geldi diye sevinsek de yorgunluğu beraberinde getiriyor. Doktorların tavsiyesi belli: Bol su için, yürüyüş yapın.

 


Peki ya kıyafetler? Uzmanlar, bahar yorgunluğunu kıyafetlerin de etkilediğini söylüyor.Bugünlerde sürekli "Yorgunum, hiçbir şey yapmak istemiyorum." diyenlerdenseniz teşhis belli: Bahar yorgunluğu.

O zaman gardırobunuza doğru yol alın ve en sade kıyafeti çıkarın. Rengine de dikkat! Seçtiğiniz kıyafet kırmızıysa cıs! Tekrar askıya asın. Yerine, turuncu ve sarı gibi canlı renkler varsa onu alabilirsiniz. Ya da tercihiniz doğanın renklerinden yana olabilir.

Bahar çiçeklerini takip edebilirsiniz mesela; turuncular, kremler, tozpembeler... "Bahar yorgunluğunun kıyafetle ne ilgisi var şimdi?" demeyin. Kırmızı en uyarıcı renk olduğundan, fazla uyarı beyninizin daha da yorulmasına neden olabilir. Turuncu ve sarı gibi canlı renklere yönelmek ise uyanıklığınızı artırıp enerjinizin yükselmesini sağlar. Ayrıca tek tonlu giyinmek yerine renk kombinasyonlarıyla denge sağlamanızda yarar var. Aslında tüm bu tavsiyeleri biz değil, psikiyatri uzmanı Dr. Barış Önen Ünsalver veriyor. Renklere yönelik söyledikleri bu kadarla sınırlı değil. Mavi, eflatun gibi soğuk renklerin rahatlatıcı; siyah, gri, kahverengi gibi koyu renklerin ise genellikle olumsuz duygularla ilişkili olduğunu belirtiyor.

DESENLER DE ÖNEMLİ


Kıyafetlerin uyarıcı ve canlandırıcı renkleri gibi desenleri de kişiyi etkileyebiliyor. Yani baharda giydiğiniz kıyafetlerin renkleri kadar desenleri de önemli. Ünsalver, "Beynimiz, en az yorucu seçeneklere yönelir. Bu nedenle fazla detayı olmayan düz tasarımlar daha çok alıcı bulur." diyor. Desen ve renk karmaşası beynimizi yorarak gerginliğimizi artırabiliyor. Bu nedenle karışık desenlerden kaçmakta yarar var.

Ünsalver bir de desenlerin bireysel geçmişle de ilişkisi olabileceğine değiniyor. Yani, bazı desenler şimdi hatırlayamadığımız ama geçmişte yaşadığımız olumlu ya da olumsuz anılarla ilişkili olabilir. Bu durumda bu desen sebebini bilemediğimiz bir huzur ya da huzursuzluk kaynağı olabilir.

Çiçek tonları, gök mavisi ve bej kullanabilirsiniz

"Bahar yorgunluğunu etkilese de moda renklerden vazgeçmem" diyenlerdenseniz bu sezon gönlünüz rahat edebilir. Genç tasarımcı Önder Özkan, bu yıl doğanın renklerinin modaya yansıdığını söylüyor ve şöyle anlatıyor: "2011 ilkbahar yazında pastelden uçuk renklere geçişin yaşandığını ve bazı canlı renklerin aniden patladığını görüyorum. Burada moda dünyası deneysel yaklaşım içinde.

Çiçek tonları, retro kırmızılar, gök mavisi, açık sarının pastel hali, somon tonları, krema ve bej yine kullanılan tonlar. Bahçeden çıkmış gibi canlı yeşiller veya kuru çiçek paleti... Mavinin mora kaçan tonları dahil denebilir. Yani ne fuşya ne çivit mavisi diyelim. Bir de meyvelere bakarsak ne kadar canlı, iç açıcı olduklarını görüyoruz. Kısaca doğaya baktığınızda renk cümbüşü bu sene modaya yansıyor."


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:19 Nisan 2011

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.