Bağışıklık Sistemi Nasıl Güçlenir?

Bağışıklık sistemi, patojenlere ve diğer zararlı mikroorganizmalara karşı ilk savunma hattıdır. Bağışıklık gerektiği gibi çalıştığında sizi sağlıklı tutmak için dengeli bir sistemdir. Çok fazla bağışıklık tepkisi, örneğin alerjik reaksiyon, egzama veya alerjik rinit gibi durumlarda zararlı olabilir.

Bağışıklık sisteminizi güçlendirme fikri anlaşılır bir şekilde çekici bir kavramdır. Sizi sağlıklı tutmak için her şeyin ötesine geçen süper şarjlı bir bağışıklık sistemini kim istemez ki?  Öte yandan, bazı yaşam tarzı faktörleri, zayıf bir diyet, yerleşik yaşam tarzı veya aşırı alkol tüketiminin bir sonucu olarak bağışıklık sisteminin sağlam, verimli kalmasına ve olması gerektiği kadar hızlı yanıt vermesine engel olabilir. Bu, günlük yaşamın stresleriyle başa çıkmanıza yardımcı olmak için bağışıklık sisteminiz için yeterli desteğin önemli olduğu yerdir.

Bağışıklık sistemi iki ana bileşenden oluşur. Doğuştan gelen ve uyarlanabilir bağışıklık sistemleri. Doğuştan gelen bağışıklık sistemi, patojenlere ve diğer zararlı mikroorganizmalara karşı ilk savunma hattıdır. Patojenlerin vücuda ("konakçı") girmesini önlemek için hareket eden deri ve mukoza zarları gibi fiziksel engelleri içerir. Bu hücreler, patojenleri içine alarak veya sindirerek veya bir inflamatuar yanıtı uyararak yabancı cisimlere karşı hızlı etkili bir yanıtı koordine eder. Doğuştan gelen bağışıklık sistemi tüm patojenlere aynı şekilde yanıt verdiği için genellikle "spesifik olmayan" bağışıklık sistemi olarak adlandırılır.

Hızlı etkili doğuştan gelen bağışıklık sisteminin aksine, adaptif bağışıklık sistemi yanıt vermekte daha yavaştır. Bununla birlikte, yanıtı oldukça spesifiktir. Adaptif bağışıklık sistemi, bir patojenin yüzeyinde antijen adı verilen spesifik proteinleri tanıyan ve onlara karşı antikor oluşturan B ve T hücrelerinden oluşur.

Bağışıklık sistemimi nasıl destekleyebilirim?

Bağışıklık sisteminizi desteklemek her zaman kolay değildir, ancak oldukça basittir. Stres seviyelerini yönetmeye odaklanın, düzenli egzersiz yapın, sağlıklı bir kiloyu koruyun, sigara içmeyin, alkol alımınıza dikkat edin, doğru miktarda uyuyun ve besleyici bir diyet yapın.

Ek olarak, mikro besinler önemlidir: Askorbik asit olarak da bilinen C vitamini, demir emilimi, kemik sağlığı ve bağışıklık fonksiyonu için çok önemli bir antioksidandır. Bağışıklık hücrelerinin normal gelişimini ve işlevini, inflamatuar yanıtı destekler, kollajen sentezini destekler ve hücre zarlarını serbest radikallerin neden olduğu hasarlardan korur. Çinko, vücudun bağışıklık fonksiyonu ve inflamatuar yanıtı ve doğuştan gelen ve adaptif bağışıklık sistemlerinde bağışıklık hücrelerinin gelişimi ve farklılaşması için kritik öneme sahiptir.

Çinko ayrıca oksidatif stresin kontrolünde ve inflamatuar sitokinlerin düzenlenmesinde önemlidir ve homeostazisi, uygun bağışıklık fonksiyonunu sürdürmek için kritik öneme sahiptir. Selenyum, bağışıklık sağlığında önemli bir rol oynayan güçlü bir antioksidandır. Vücudunuzdaki iltihaplanmayı hedefleyen ve hem doğuştan gelen hem de uyarlanabilir bağışıklık sistemleri için optimum bağışıklık tepkisini destekleyen oksidatif stresi azaltmaya yardımcı olur.

Mürverin bağışıklık sistemi için faydaları

Mürver (Sambucus nigra), antioksidan, antienflamatuar ve bağışıklık destekleyici özelliklere sahip bitki bazlı pigmentler olan antosiyaninleri içerir. Mürver ayrıca A ve C vitaminleri, potasyum, folat, kalsiyum ve demir içerir. Yani, buradaki en önemli paket, bağışıklık sisteminizi güçlendiremeseniz de, onu desteklemek için kesinlikle proaktif olabilirsiniz!

İki Tip Bağışıklık Sisteminiz Olduğunu Biliyor muydunuz?

Bağışıklık sistemi iki ana bileşenden oluşur. Doğuştan gelen ve uyarlanabilir bağışıklık sistemleri. Doğuştan gelen bağışıklık sistemini ilk savunma hattı olarak düşünün; spesifik değildir ve tüm patojenlere aynı şekilde yanıt verir. Hızlı etkili doğuştan gelen bağışıklık sisteminin aksine, adaptif bağışıklık sistemi daha uzun sürer (günler ila haftalar) ve yüksek oranda hedeflenir.

Bağışıklık Sistemi Nelerden Oluşur?

Doğuştan gelen bağışıklık sistemini ilk savunma hattı olarak düşünün; spesifik değildir ve tüm patojenlere aynı şekilde yanıt verir. Deri ve mukoza zarları gibi fiziksel engellerin yanı sıra farklı türde özel hücreler içerir. Bu spesifik olmayan mekanizma dakikalar veya saatler içinde harekete geçer. Hızlı etkili doğuştan gelen bağışıklık sisteminin aksine, adaptif bağışıklık sistemi daha uzun sürer (günler ila haftalar) ve yüksek oranda hedeflenir. Antijen adı verilen bir patojenin yüzeyindeki proteinlere karşı antikorlar oluşturur ve aynı patojenle tekrar karşılaşıldığında daha hızlı yanıt veren bir immünolojik bellek oluşturur.

Bağışıklık Sistemi Anlayışımızın Kısa Tarihi

Bağışıklık sistemleri. Doğuştan gelen bağışıklık sistemini ilk savunma hattı olarak düşünün; spesifik değildir ve tüm patojenlere aynı şekilde yanıt verir. Hızlı etkili doğuştan gelen bağışıklık sisteminin aksine, adaptif bağışıklık sistemi daha uzun sürer (günler ila haftalar) ve yüksek oranda hedeflenir.

Bilim, 19. yüzyılın ortalarında, bulaşıcı hastalıkların keşfedildiği aynı zamanda, bağışıklık sistemimiz hakkında teoriler formüle etmeye başladı. İki rakip pozisyon ortaya çıktı: Rus embriyolog Elie Metchnikoff, fagosit adı verilen hücrelerin patojenleri yutup yok ettiğini varsayıyordu. Bu, şimdi doğuştan gelen bağışıklık sistemi olarak bildiğimiz şeyin temeliydi - vücudun bir istilacıya ani ve spesifik olmayan tepkisinin bir parçası olarak bir enfeksiyon bölgesine koşan hücreler ve moleküller. Aynı zamanda, bir Alman biyolog Paul Ehrlich, kandaki antikor fikrini benimsedi - bu, belirli bir patojeni hedef alan hücreleri içeren ve istilacıların "hafızasını" koruyan adaptif bağışıklık sistemi olarak bilinir hale geldi.

 “İyi” veya “Kötü” Bir Bağışıklık Sistemiyle Doğdum mu?

"İyi" veya "kötü" bir bağışıklık sistemiyle doğmazsınız - bağışıklık plastiktir ve bağışıklık sisteminiz farklı şekillerde desteklenebilir. Her şeyden önce, elbette, sağlıklı bir yaşam tarzıdır - stresi yönetmek, uygun egzersiz yapmak ve iyi bir diyet, sağlıklı bir bağışıklık tepkisi için kritik öneme sahiptir.

Ek olarak, mikro besinler, bağışıklık tepkisinin her aşamasında kilit rol oynar. Örneğin vücudumuzda en bol bulunan protein ve doğuştan gelen bağışıklık sisteminin ilk savunma hattı olan cildimizi bir arada tutan “tutkal” olan kolajen, C vitamini olmadan sentezlenemez. Kollajen biyosentezi düzgün çalışmıyorsa, vücut cildi onarmakta ve patojenlere karşı korumakta daha zorlanır. C vitamini ayrıca doğuştan gelen bağışıklık hücrelerinin oluşumunda ve normal işleyişinde rol oynar. Çinko ve selenyum da çok önemlidir: her biri, patojenlere karşı bağışıklık tepkisi sırasında üretilen serbest radikallerin etkilerine karşı koymak için antioksidan aktiviteleri uyarır. Yeterli mikro besin aldığınızdan emin olmak, işleyen bir bağışıklık sistemi için çok önemlidir.