UYKUYA DA SEKSE DE FAYDALI

Prof. Dr. Osman Müftüoğlu

Hoş bir sofrada iyi ve güzel dostlarla birlikte olmak benim de keyif aldığım bir şey.

Ne var ki bu keyfi son yıllarda eskisi kadar tekrarlayabildiğimi söyleyemem. Çünkü beni yemek yerken gören herkes doğal olarak, ne yiyip içtiğimi merak ediyor. Meraklılar lezzetli ve çoğu zaman da yasak saydığımız şeyleri seçtiğimi görünce şaşırıp kalıyor. Dost davetlerinde de durum değişmiyor. Konuklar önce şöyle bir çekiniyor, tabağımı süzüyor ancak seçimlerimi görünce rahat bir nefes alıyorlar.

Bu hafta katıldığım bir yaz akşamı davetinde yine aynı durumla karşılaştım ve yine kırmızı ışıkta geçtim! Ev sahibimiz Zeynel Erdem Bey'in hazırlattığı mükemmel Mardin sofrasında yok yoktu. Ben tercihimi çiğ köfte, Mardin metfunesi ve zeytinyağlılardan yana kullandım. Mardin metfunesini size de tavsiye ederim. Bu bir güveç yemeği ve tam bir likopen deposu! Ben bu kadar lezzetli bir "güveç" yemedim. Ev sahibi Emine Erdem Hanım'ın ellerine sağlık.

Misafirlerden biri Pelit Pastanelerinin sahibi Selahattin Bey olunca ilerleyen saatlerde konu pasta, börek, çörek derken, çikolataya kadar uzandı. Pelit'in bitter çikolataları gerçekten harikaydı. İçinizden bazılarının "hocam o saatte de çikolata yenir mi?" diye soracağını biliyorum. Bence masadaki bir konuğun sorduğu şu soru aklınızdan geçen sorudan daha da önemliydi: "Madem ki yatmadan önce aldığımız kaloriler zararlı neden beş yıldızlı otellerde başucumuza küçük bir çikolata paketini ısrarla koyarlar?" Sorunun cevabını merak ediyorsanız yazının çikolata-sağlık bölümünü dikkatle okumanızda fayda var.

ÇİKOLATA-SAĞLIK

Çikolata da mı aklanıyor?

Çikolatanın sakinleştirdiği ve iyi bir uykuya destek olduğu biliniyor ama yeni araştırmalar otel yöneticilerinin müşterilerine farkına varmadıkları başka bir konuda da yardım oldukları anlaşılıyor: Güvenilir birçok çalışma çikolatanın nitrik oksit üretimini ciddi miktarlarda arttırdığını gösteriyor. Kanınızda fazla miktarda nitrik oksit dolaşması demek, daha çok cinsel güç anlamına da gelebiliyor.

Nitrik oksit son zamanlarda önemi gittikçe belirginleşen bir molekül. Tam bir damar dostu. Damar iç yüzeyini koruyor, damar içi basıncı düşürüyor. Bu nedenle damar bütünlüğünü güvence altında tutuyor. Aynı molekül mükemmel bir damar genişletici görev de üstleniyor. Bu etkisi özellikle cinsel organları besleyen damarlarda daha belirgin. Viagra ve benzerlerinin (Cialis, Levitra) sertleşme sağlayıcı güçlerini damar duvarındaki nitrik oksit miktarını arttırmaktan aldıkları hatırlanırsa "çikolata-nitrik oksit-cinsel güç" bağlantısı daha kolay anlaşılıyor. Hatta bazılarına göre "bitter çikolata=Viagra" gibi bir durum bile söz konusu olabilir.

Çikolatadaki nitrik oksidin yalnız damar bütünlüğünü değil, kan basıncını dengelemede ve kanserden korunmada da önemli yararları var. Özellikle %80'in üzerinde saf olan çikolatalar (bitter, yani siyah çikolatalar) çok güçlü birer flavanoid-polifenol deposu. Bu polifenoller bedenin antioksidan gücünü arttırıyor.

Yalnız küçük bir sorun var. Çikolatanın kalorisi yüksek. Hele bir de içine tam yağlı süt, bitkisel yağlar, fındık, fıstık, ceviz ve benzeri kalori arttırıcılar eklendiğinde sorun daha da önemli hale gelebiliyor.

Kısacası çikolata cephesinde de önemli gelişmeler var. Yakın bir tarihte yumurta ve çay gibi çikolatanın da aklandığını görürseniz sakın şaşırmayın.

ZARARLI BESİNLER

En tehlikeli beş besin hangisi?

Böyle bir sıralama herkese göre değişebilir ama benim ilk beşlik listeme girenler şunlar: Rafine şeker, işlenmiş karbonhidratlar (özellikle un ve nişasta içerenler), fast food besinler, trans yağdan zengin yiyecekler ve tuz. Eğer bedeninizi yaşlanma sürecinden ve hastalıklardan daha iyi korumak istiyorsanız sadece ne yiyeceğinize değil, neleri yemeyeceğinize ya da az yiyeceğinize de dikkat etmek zorundasınız. Rafine şekerin kırışıklıktan kalp damar hastalığına, kilo probleminden stres ve depresyona kadar pek çok sorunun tetikleyicisi olduğu biliniyor. Un ve nişasta zengini işlenmiş karbonhidratların, beyaz pirinç, pasta, çörek, kurabiye, börek ve benzeri yiyeceklerin, bisküvi, kraker, grissini, cips, browni, kek gibi besinlerin de şeker hastalığından kalp hastalığına pek çok sağlık sorunu için birer kırmızı mumlu davetiye haline gelebildiği artık çok iyi biliniyor. Fast food besinlerin ne gibi zararları olabileceğinin hala farkında değilseniz Super Size Me filmini tekrardan izlemenizi tavsiye ederim. Tuz abartıldığında en az şeker kadar tehlikeli olabilen bir yiyecek. Trans yağ asitlerinin ise kanser ve damar sertliği gibi pek çok problemi tetiklediğini sağır sultan bile duydu.


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:20 Temmuz 2009

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.