Şiddete uğrayan kadınlar haberlerde de mağdur ediliyor

Şiddete uğrayan kadınlara ilişkin haberlerde, şiddeti mazur gösterecek bazı klişelerin kullanıldığı açıklandı.

Şiddete uğrayan kadınlara ilişkin haberlerde, şiddeti mazur gösterecek bazı klişelerin  kullanıldığı açıklandı.

Uluslararası Çocuk Merkezi  (ICC) Çocuk, Kadın ve Üreme Sağlığı Program Koordinatörü Dr. Arzu Köseli, şiddete  uğrayan kadınlara ilişkin haberlerde, şiddeti mazur gösterecek bazı klişelerin  kullanıldığını söyledi. ICC Kadın Sağlığı ve Hakları Birimi çalışanları, akademisyenler ve  öğrenciler, “Kadına Karşı Şiddet ve Medya: Ulusal Basında Kadına Yönelik Şiddet  Haberleri” başlıklı araştırmayla, kadına yönelik şiddet haberlerinin basın ve  medyada yer alış biçimi inceledi.

ŞİDDET NASIL ÖNLENİR

27 Aralık-15 Mart 2012 tarihleri arasında, günlük tirajı 100 binin  üzerinde olan 9 ulusal gazetenin incelendiği araştırmada, kadına yönelik şiddete  ilişkin haberler değerlendirildi. Çocuk, Kadın  ve Üreme Sağlığı Program Koordinatörü Dr. Arzu Köseli, çalışmalarında 18 yaş ve  üstü kadınlara yönelik şiddet haberlerinin değerlendirmeye alındığı anlatarak, 12  hafta boyunca toplam 175 vakaya ait 249 haber toplandığını ve değerlendirildiğini  belirtti. Kadına şiddet haberlerinin yüzde 60'ının gazetelerin 3'üncü, yüzde  19'unun 4 ve 5'inci, yüzde 15'inin de 22. sayfada yer aldığını ifade eden Köseli,  haberlerde yer alan mağdurların yüzde 24.6'sının 20-29, yüzde 19'unun 30-39 yaş  aralığında olduğunu, yüzde 13'ünün ise yaşının haberlerde belirtilmediğini  söyledi. Vakaların 3'te 1'inde kadının hayatını kaybettiği, yüzde 11'inde  darbedildiği, yüzde 9'unda ise hastane bakımına ihtiyaç duyulan “fiziki  yaralanma” meydana geldiğini anlatan Köseli, haberlerde ilk olarak fiziksel  şiddetin 2. olarak psikolojik şiddettin, 3. olarak ise cinsel şiddet  vurgulandığını kaydetti. Olayların yüzde 64'ünde şiddeti uygulayanın mağdurun tanıdığı bir kişi  olduğuna dikkati çeken Köseli, zanlıların olay sonrası hemen ya da kısa bir süre  içinde yakalandığını veya güvenlik güçlerine teslim edildiğini anlattı.

HABERLERDE MAĞDURLARIN EV ADRESLERİ VERİLİYOR

Haberlerde, mağdurun ve şiddeti uygulayanın isimlerinin sadece baş  harflerle verildiğine değinen Köseli, çoğunda şiddetin uygulandığı yer  tanımlanırken, mağdurun ev adresinin verildiğini söyledi. Köseli, “Haberlerde, genel olarak hem mağdurun hem de şiddeti  uygulayanın fotoğrafları kullanılıyor. Bu fotoğraflarda kişilerin yüzü tamamen  açık ve tanınabilir durumda. Hatta bazılarında düğün ve nikah fotoğrafları  kullanılıyor. Bunun yanında şiddeti uygulayanın kelepçeli ve polis veya jandarma  arasında gösteren, yüzü tamamen açık fotoğraflarını da haberlerde yer veriliyor”  dedi.

ŞİDDETİ MAZUR GÖSTERECEK İFADELERE YER VERİLİYOR

Haberlerde özellikle ölümle sonuçlanan yararlama ve infaz türü saldırılar  konusunda verilen bilgilerde, şiddeti mazur gösterecek bazı klişelerin  kullanıldığını belirten Köseli, şunları kaydetti: “Aldatılan eş, eşin evi terk etmesi, eşin boşanma davası açmış olması,  eşin koca hakkında koruma başvurusunda bulunmuş olması gibi doğruluğu  araştırılmadan habere eklenen bazı varsayımlar, şiddete, özellikle de ölümle  sonuçlanan şiddete hafifletici bir sebep olarak öne çıkmaktadır. Bu gibi  sebeplerin haberin başlığında da yer aldığı sıkça görülmektedir. Bu tür sebepler,  haberlerde şiddetin kabul edilemez, mazur gösterilemez bir davranış olduğu  fikrini öne çıkarmak yerine, kadını kırılgan, kendi hayatı konusunda kararlar  verme ve uygulama konusunda yetersiz, yoldan çıkabilen, ve toplum tarafından  kabul görmeyen bazı davranışlar sergilediğinde kendisine yönelik şiddet mazur  gösterilebilen, namusu temsil eden bir obje konumuna sokmaktadır. Haberlerin pek  azında kadına yönelik şiddetin insan hakları ihlali olduğu ve hiçbir koşulda  mazur gösterilemeyeceği belirtilmektedir.” A.A

Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:29 Haziran 2012Yayınlanma Tarihi:10 Temmuz 2012

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.