Lösemide psikolojik destek çok önemli

Lösemide psikolojik destek, tedaviye olumlu katkılar sağlıyor.

Lösemi tedavisinde iyileşmeye dair umudun tedavinin olumlu sonuçlanmasına önemli katkılar sağladığını belirten uzmanlar, bu süreçte çocuğun ve ailenin aldığı psikolojik desteğin de önemine dikkat çekiyor.

ÜSKÜDAR ÜNİVERSİTESİ NPİSTANBUL HASTANESİ UZMAN KLİNİK PSİKOLOG NAZENDE CEREN ÖKSÜZ

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi uzman klinik psikolog Nazende Ceren Öksüz, dünya genelinde her yıl binlerce çocuğun kanserle tanıştığını belirterek “Unutulmamalıdır ki lösemi tedavisinde iyileşmeye dair umut, tedavinin olumlu sonuçlanmasında büyük önem taşımaktadır.” dedi.

YÜZLEŞMEK ZOR AMA BİLİNÇLENMEK ŞART

Lösemi tanısı alan çocuğun her ne kadar bu durumla yüzleşmesinin zor olsa da hastalığına ilişkin her konuda bilinçlendirmenin hastalıkla mücadele etmesi açısından önemli olduğunu belirten Öksüz, şunları söyledi:
“Bununla birlikte günlük aktivitelere tedavinin uygun gördüğü sınırlar çerçevesinde devam edilmesi gerekir. Bu, çocuğa yaşamın devam ettiği mesajını verir. Birtakım sosyal aktivitelerle de umudun devamlı yüksek tutulması gerekir.

Lösemi tanısı almış çocuğun ailesi doğal bir kaygı ve üzüntü yaşar. Bu duygusal tepkiler son derece doğal olmakla birlikte,  bazı durumlarda çocuğun anne babasının da psikolojik yardım alması gerekmektedir.  Böyle bir stres faktörünün aile yaşantısına yansıması kaçınılmazdır. Dolayısıyla çocuk bir şeylerin yolunda gitmediğini, aile gizlese bile fark edecektir. Bu sebeple durumu ona uygun kelimelerle açıklamalıyız.

Böyle bir hastalık tanısı, çocuk açısından travmatik bir olgudur. Ancak çocuğun hastalığı hakkında bilgilendirilmesi, löseminin tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu bilmesi, psikolojik direncinin artması, aile desteği gibi faktörler tedavi sürecine olumlu katkı sağlamaktadır. Çocuğun hastalığıyla ilgili bilgisi arttıkça ve aile uygun tutumlar sergiledikçe çocuğun stres düzeyi minimumda kalacaktır. Bu bilgilendirmeyi yaparken bir uzman yardımı almak uygun olacaktır.

ANNE BABA SAKİN VE SOĞUKKANLI OLMALI

Öncelikle anne baba hastalık ve tedavi süreciyle ilgili yeterli düzeyde bilgilenmelidir. Anne babanın tedavisi olan bir hastalık olduğunu bilmesi ve çocuğuyla konuşurken sakin, soğukkanlı olabilmesi oldukça önemlidir. Olabildiğince sıcak bir dil kullanılmalı ve kötü tablolardan uzak durulmalıdır. Hastalığın büyük oranla  tedavisinin olduğu çocuğun anlayacağı bir dille ifade edilmeli, olumlu örnekler paylaşılmalıdır.

ÇOCUK BİLGİLENDİRİLMELİ

Çocuğa hastalığı anlatılırken hastalığın ne olduğu, tedavisinin nasıl olduğu, toplumda ne sıklıkla görüldüğü bilgisi verilmeli, mümkün olduğunca gerçekçi ancak umut dolu açıklamalar yapılmalıdır. Çocuk tedavi aşamalarını bilmelidir. Yetişkinlerde olduğu gibi çocuklar da belirsizliklerle endişe duyarlar. Dolayısıyla tedavi aşamaları basit ve yalın ifadelerle çocuğa aktarılmalıdır. Bu aktarım sırasında çocuğun doktorundan da yardım almak gerekir. Tedavide yaşayabileceği zorluklar ve uyması gereken kurallar konusunda açıklama yapılmalıdır.

SOSYAL YAŞANTI İHMAL EDİLMEMELİ

Lösemi tedavisinin bazı aşamalarında çocuğun sosyal ortamından uzaklaşması, okula gidiyorsa okuluna ara vermesi gibi durumlar söz konusudur. Bu sebeple çocuğun sosyal ortamının canlı tutulması için doktorunun yönlendirmesiyle yapılabilecek her türlü aktiviteye yer verilmelidir.  Yaşıtlarıyla görüşmesi için uygun ortamlar yaratılmalıdır. Çeşitli sanatsal aktivitelere teşvik edilmelidir. Resim, müzik, seramik, ahşap boyama gibi uğraşlar öğretilmelidir. Ayrıca çocuğa kısa vadeli ve uzun vadeli hedefler belirlemek, onun umutlarını destekleyeceği için ve tedavi motivasyonunu olumlu etkileyeceği için son derece önemlidir.

Çocuğun tedavi sürecine uygun olduğu takdirde hastane dışı geziler planlanabilir. Uzun süreli yatışlarda çocuğun belli aralıklarla evine izinli olarak gönderilmesi çocuğun tedavi motivasyonu ve psikolojisi açısından olumludur. Çocuk tedavi sürecinde maskeyi neden taktığını bilir ve kendi kabullenmesi gerçekleşirse bunu sorun yapmayacaktır. Bu bilgi verilmediği sürece çocuğu belirsizliğe sürüklemiş oluruz. Belirsizlik karşısında kötü senaryolar yazarak umudunu kırabilir. Eğer arkadaşlarıyla zaman geçiriyorsa, arkadaşlarını da bu konuda bilgilendirmek  bir çözüm olabilir. Ayrıca çocuğun yakın çevresine lösemi hastalığının bulaşıcı olmadığı bilgisinin verilmesi de olası kaçınma davranışlarını engelleyebilir.”  


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:08 Kasım 2015

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.