Köpekler ve insanlar arasındaki bağ...

Bu projeyle insanlar ile köpekler arasındaki sevginin gücünün ölçülmesi ve bu alandaki bilimsel araştırmalara ışık tutulması hedefleniyor.

Bu projeyle insanlar ile köpekler arasındaki sevginin gücünün ölçülmesi ve bu alandaki bilimsel araştırmalara ışık tutulması hedefleniyor. Uludağ Üniversitesi (UÜ) Veteriner Fakültesi öğretim üyelerince başlatılan proje kapsamında fakültede oluşturulan "insan hayvan etkileşimi laboratuvarı"nda, Türkiye'de ilk defa kullanılacağı belirtilen "telemetri" sistemi de uygulanarak, insanlar ile köpekler arasındaki sevginin gücünün ölçülmesi ve bu alandaki bilimsel araştırmalara ışık tutulması hedefleniyor.

UÜ Veteriner Fakültesi öğretim üyesi ve projenin yürütücüsü Doç. Dr. Türel Özkul, insan hayvan etkileşimi konusunun çok araştırmalara vesile olduğunu ancak bu konuda Türkiye'de çok fazla araştırma gerçekleştirilmediğini söyledi. kopeklerveinsanlarÖzkul, kurucuları arasında yer aldığı ve başkanı olduğu İnsan Hayvan Etkileşimi Derneği vasıtasıyla evcil hayvanlarla yaşlılara ve engellilere yönelik rehabilitasyon çalışmaları yaptıklarını belirtti. Türkiye'de ilk defa bilimsel platformda bu çalışmaları yürütmeye başladıklarını aktaran Özkul, "UÜ Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi tarafından desteklenen Prof. Dr. Cenk Aydın ve araştırma görevlisi Nilay Seyidoğlu ile yürüttüğümüz 'İnsan Hayvan Bağının Yavru Köpeklerin Fizyolojik ve Davranışsal Parametrelerine Etkilerinin İncelenmesi' projesiyle günümüzde çok ihtiyaç olduğunu düşündüğümüz sevginin gücünü ölçmeyi hedefliyoruz" dedi. Projenin üç aşamadan oluştuğunu aktaran Özkul, "Birinci ve ikinci aşamada yavru köpeklerle sahipleri arasındaki bağı ölçmeyi hedefliyoruz. Bu da Türkiye'de ilk defa uygulanan Pet Bağlılık Ölçeği ve Yabancı Durum Testi ile mümkün olacak" diye konuştu. Pet Bağlılık Ölçeğinin hayvan sahiplerine yönelik 6 bölümden oluşan bir anket olduğu bilgisini veren Özkul, şöyle devam etti: "Hayvan sahibinin köpeğiyle ilgili düşüncelerini ortaya koymayı hedeflediğimiz anket çalışmasının sonuçlarını istatiksel veriler halinde bilgisayara aktarıyoruz. İkinci aşama olan Yabancı Durum Testi için insan hayvan etkileşimi laboratuvarında bulunan iki kamera hayvanı ile sahibi bir aradayken sürekli kayıt yapıyor. Bir yabancının bulunduğu ortamda, yabancı ile sahibinin beraber bulunduğu ortamda veya ikisinin de bulunmadığı ortamlarda anlık kesitlerle ikişer dakikalık sürelerle bu kayıtları alacağız. Daha sonra bağımsız gözlemciler tarafından istatiksel olarak değerlendirilmek üzere veri tabanına aktaracağız."

"TELEMETRİ SİSTEMİ TÜRKİYE'DE İLK KEZ UÜ'DE UYGULANACAK" Üçüncü aşamada da "Telemetri" adı verilen veri kayıt sistemini kullanarak ve kayıt için gereken özel bir ceketi köpeğe giydirerek Yabancı Durum Testi sırasında elde edilen fizyolojik verileri bilgisayar ortamına aktaracaklarını anlatan Doç. Dr. Özkul, "En son davranışsal ve fizyolojik verileri karşılaştırmalı olarak analiz ederek hayvan sahibi ile köpeği arasındaki bağın köpekte nasıl yansımaları olduğunu ortaya koyacağız. Türkiye'de ilk defa UÜ'de uygulanacak telemetri sistemi ile uluslararası bilim camiasına da veri sağlanacaktır" ifadesini kullandı.

Özkul, elde edilecek verilerin insan hayvan etkileşimine ait mekanizmaların anlaşılmasında, köpeklerin klinik davranış problemlerinde, asistan köpekleri, terapi köpekleri ve arama kurtarma köpeklerinin eğitim ve seçimine yönelik faaliyetlerde değerlendirileceğini söyledi. HAYVANA AİT FİZYOLOJİK VERİLER YAŞAM ORTAMLARINDA KAYDEDİLECEK UÜ Veteriner Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cenk Aydın da telemetri sisteminin fizyolojik verilerin kaydedilmesinde son derece güvenilir ve dünyada da yaygın şekilde kullanılmaya başlayan bir sistem olduğunu bildirdi. Aydın, sistem sayesinde bir insanın hayvana temas etmesine gerek kalmadan hayvana ait fizyolojik verilerin kendi yaşam ortamlarında kaydedilebildiğini ifade ederek, "Telemetri sistemiyle vücut ısısı, kan basıncı, kalp atım sayısı, solunum sıklığı, solunum hacmi, lokomotor aktitivite ve EKG gibi parametrelere bakabiliyoruz. Telemetri sistemi hayvana zarar vermeyen bir yöntemle uygulanıyor. Hayvanın derisinde çok küçük bir alanda tıraş yapıyoruz ve deriyi açığa çıkardıktan sonra elektrotları buraya yapıştırıyoruz. Buradan gelen bilgiler telemetri cihazına oradan da bilgisayara aktarılıyor" açıklamasında bulundu. Hayvanların iletişime geçmek için bedenlerini dil olarak kullandıklarını, bu beden diline de davranış denildiğini vurgulayan Prof. Dr. Aydın, şunları kaydetti: "Fizyolojik parametrelerin alt ve üst sınırı var. Stres denilen durum ise hayvana ait değerlerin altına düşmesi veya üstüne çıkması olarak tanımlanabilir. Hayvanlarda stres, hem davranış hem de fizyolojik parametreler ile çok net ölçülebiliyor. Bu projede insanlar ve hayvanlar arasındaki etkileşimi ölçme ve değerlendirmeye tabi tutuyoruz. Etkileşim sırasında gerek davranış gerekse de fizyolojik parametreleri kaydediyoruz. Testler esnasında ortaya çıkan parametre değişiklikler ile davranışsal parametre sonuçlarını bir araya getiriyoruz. Sonra da ikisi arasındaki bağlantıyı istatistiksel olarak değerlendiriyoruz. Sonuç olarak hayvan davranışları, fizyolojisi ve insan hayvan bağı arasında bilimsel veriler üretmeyi planlıyoruz. Telemetri sistemi Türkiye'de ilk defa UÜ'de uygulanmakta olup, dünya da bu sistem ile insan hayvan bağı arasındaki etkileşim ile ilgili çok fazla çalışma yapılmamıştır.” A.A

Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:01 Nisan 2015Yayınlanma Tarihi:03 Nisan 2015

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.