

Sosyal medya gençliği için fenomen haline gelen Kızılay (Ankara) tabelası önündeki sıra ve poz verme akımı, 16‐17 Kasım 2025 akşamı yine kontrolden çıktı. Fotoğraf için bekleyen iki grup arasında çıkan tartışma sonucunda iki genç bıçaklanarak hastaneye kaldırıldı. Bölge esnafı ve güvenlik yetkilileri tabloyu “tehlike sinyali” olarak görüyor. Ankara’nın Kızılay tabelası önündeki bu olay, sadece bir kavga değil, gençlik kültürü, sosyal medya etkisi, şehir mekânı kullanımı ve kamu güvenliği üzerine bir uyarı işareti olarak dikkate alınmalı. Fotoğraf çekilmek için sıraya girme psikolojisi, sıra bekleme stresi, poz verme baskısı ve arkada duran güvenlik zafiyeti bir araya geldiğinde, eğlenceli başlayan bir akım hızla krize dönüşebiliyor.
Belediye, güvenlik ekipleri ve gençlik uzmanları bu tür akımları yönlendirmek, mekân kullanımını güvenli biçimde düzenlemek ve sosyal medya odaklı davranışların risklerini azaltmak adına birlikte çalışmalı. “Ankara romantizmi” adı verilen bu yeni şehir kültürü, eğlenceyle birlikte denetim, sürdürülebilirlik ve kamu güvenliği odaklı bir dönüşüm gerektiriyor.
Ankara’nın Çankaya ilçesinde yer alan Kennedy Caddesi üzerindeki “Kızılay” yön tabelası, sosyal medya kullanıcılarının “En Ankara Fotoğrafım” etiketiyle paylaştığı karelerin merkezi hâline geldi. Gençler sıraya girip tabelaya tutunarak, kollarını sallayarak, kimi zaman parada gibi poz vererek, akıma katılıyorlardı. Tabela öylesine popüler oldu ki birkaç kez çalındı veya vandalize edildi; şehir belediyesi tabela üç kez yeniledi.
Bu duruma gençler arasında “Ankara romantizmi” adı verildi, klasik bir aşk teması yerine, sosyal medya odaklı, mekânla poz verme, şehrin sembolüyle ilişki kurma biçimi. Ancak bu eğlenceli akım, bir yandan yoğun kalabalık, sıra sistemi, kamu malına zarar verme gibi sorunları beraberinde getirdi.
17 Kasım 2025 akşamı saatlerinde tabela önünde yine uzun fotoğraf kuyrukları oluştu. Sıra bekleyen gençler arasında U.B.Ö., E.D. ve D.C.K. isimli üç kişi arasında tartışma çıktı. Tartışma, fotoğraf önü poz alma sırası ve “öncelik” iddialarına dayandığı belirtildi. Alkollü olduğu ileri sürülen U.B.Ö., cebinden çıkardığı bıçakla iki kişiyi yaraladı. Olay yerine gelen sağlık ve polis ekipleri yaralılara müdahale ederken, şüpheli gözaltına alındı. Mahkemeye çıkarılan U.B.Ö., tutuklandı. Görüntülerde, yerde yaralıların bulunduğu alanın çevresinde bazı gençlerin hâlâ tabela önünde poz verdiği, hatta mehter kıyafetli bir kişinin fotoğraf çekildiği gözlendi. Bu görüntüler sosyal medya ve haber sitelerinde geniş yer buldu.

Sosyal medya etkisi: Tabela, gençler arasında viral oldu; “#EnAnkaraFotoğrafım” akımı benzeri paylaşımlar hızla yayıldı. Bu durum büyük ilgi ve yoğun trafiğe yol açtı.
Mekân sembolü olması: Ankara’nın merkezi sayılan Kızılay bölgesi, gençler için buluşma noktası, fotoğraf alanı haline geldi. Tabelanın “asimetrik” ve eğlenceli poz fırsatı vermesi rağbet gördü.
Kontrolsüz büyüme: Başlangıçta güvenli ve eğlenceli olan bu akım, tabela çalma, vandalizm, aşırı yoğunluk gibi sorunları beraberinde getirdi. Tabela birkaç kez çalındı ya da yerinden söküldü.
Akım nedeniyle alan her saat yoğun, kalabalık ve düzensiz hâle geldi. Bu durum güvenlik risklerini artırdı. Tabela önünde yaşanan bıçaklama olayı sonrasında belediye tabela çevresine dikenli teller yerleştirdi.
Gençlik psikolojisi ve sosyal baskı
Bu tür akımlar, gençlerin “takip edilme”, “ön plana çıkma”, “viral olma” isteğini tetikliyor. Fotoğraf için uzun sıra beklemek, riskli pozlara kalkışmak, diğer gruplarla yarışmak gibi davranışlar sonuçları öngörülmeden gerçekleşebilir. Özellikle sosyal medyada onay alma ihtiyacı (“beğeni”, “yorum”, “paylaşım”) gençlerde sıra yarışına, yoğunlaşmaya ve hatta tartışmaya yol açabiliyor.
Kamu alanlarında güvenlik ve kontrol kaybı
Kalabalık oluşumu, düzensiz sıra yönetimi ve kamu malına zarar verme halkın güvenliğini zayıflatıyor. “Fotoğraf çekileceği için sıraya girme” bahane gibi görünürken hızla kontrolsüz kalabalığa dönüşebiliyor. Bu bağlamda, meydana gelen bıçaklama olayı, gençlik akımının kontrolden çıktığına dair açık bir işaret olarak değerlendiriliyor.
Bu ifade, gençlerin şehirle, sembollerle ve eğlenceyle kurduğu yeni ilişki biçimini tanımlıyor: klasik romantizm değil, kent mekânı ile birlikte fotoğraflanma, sosyal medya üzerinden görünür olma isteği hâkim. Ancak bu yeni romantizm, bazı değerler açısından sorgulanabilir hâle gelmiş durumda — sıra bekleme stresine girme, rekabet, risk alma gibi unsurlar öne çıkıyor.
Bölgedeki esnaf tepkili: Uzun kuyruklar, kalabalık, kavga çıkma riski müşterileri uzaklaştırıyor. Esnaf Gizem Külen şöyle diyor:
“Daha önce bir kişi düşüp yaralandı… Sürekli kavga çıkıyor, polis geliyor. Müşteriler kalabalıktan korkup oturmak istemiyor. Bugün iki kişi bıçaklandı. Burada mutlaka biri ölecek.” Yerel halk ve işletmeler, bu akımın şehir imajına zarar verdiğini, kamu düzenini zayıflattığını ifade ediyor.
Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) tabela dayanıklılığını artırmak için üç kez yenilediği tabelaya barfiks demiri ekledi. Olay sonrası tabela çevresine dikenli teller yerleştirildi ve güvenlik kamerası denetimlerinin artırılması kararı alındı. Polis ve zabıta tarafından gençler arasındaki sıra sistemi ve kalabalık yönetimi konusunda denetimlerin sıklaştırılması gündemde. Ancak uzmanlar, tek tabelanın tedbirlerle kontrol edilemeyecek kadar büyük bir sosyal medya akımına dönüşmeden önce daha planlı önlemler alınması gerektiğini vurguluyor.
Soru 1: Olay tam olarak ne zaman ve nerede gerçekleşti?
Cevap: 16–17 Kasım 2025 gecesi, Ankara’nın Çankaya ilçesindeki Kennedy Caddesi üzerindeki “Kızılay” tabelası önünde fotoğraf çekilmek için bekleyen genç gruplar arasında çıkan tartışma sonucu gerçekleşti.
Soru 2: Kaç kişi yaralandı, saldırgan tutuklandı mı?
Cevap: İki kişi bıçakla yaralandı ve şüpheli U.B.Ö. tutuklandı.
Soru 3: Neden bu tabela bu kadar popüler oldu?
Cevap: Sosyal medya üzerinden hızla yayılan “En Ankara Fotoğrafım” akımı, gençleri bu mekâna yönlendirdi. Tabelaya asılarak poz verme, sıra bekleme gibi unsurlar bir kült hâline geldi. Ayrıca Ankara’nın merkezi konumu ve sembolik değeri de etkili oldu.
Soru 4: Bu akımın olumsuz yönleri nelerdir?
Cevap: Kalabalık yoğunluğu, sıra kavgası, kamu malına zarar verme, güvenlik riski (örneğin bıçaklama) gibi önemli olumsuzluklar bulunuyor. Esnaf şikâyetçi ve yetkililer ek önlemler alıyor.
Soru 5: Psikolojik etkileri ne olabilir?
Cevap: Gençlerde sosyal medya onayı odaklı davranışlar, “önce ben poz vereyim” stresi, grup rekabeti gibi psikolojik yükler ortaya çıkabilir. Ayrıca kamu alanlarının eğlence sahnesi hâline gelmesi güven duygusunu zayıflatabilir.
Paylaş