Kış Melankolisinin Sırrı

Kış Melankolisinin Sırrı Yaz tatilinin bittiği, günlerin kısalacağı, havaların giderek soğuyacağı düşüncesi bile insanları depresif kılmaya yetiyor. Üstelik artık moralsiz olmak için haklı bir gerekçemiz de var.

Archives of General Psychiatry’de yayınlanan bir çalışmaya göre, 88 erişkinin beyin taramasında, duygu durum yükseltici serotonin kimyasalını olumsuz yönde etkileyen bir proteinin güz ve kış mevsiminde fazlalaştığı saptandı. Günler kısaldıkça serotonin düzeylerinin düştüğü zaten ispatlanmıştı.   

American Academy of Family Physicians’a göre, A.B.D.’de neredeyse yarım milyona yakın kişi kış gelince depresifleşiyor. Daha fazla sayıda insansa duygu durumlarında hafif düzeyli değişiklikler yaşıyor. Dahası vücut karanlıkta beyinden serotonini gideren, serotonin transporter isimli bir proteini daha fazla üretiyor. Güncel çalışmada saptanan bulgular bu yönde.  

Toronto, Centre for Addiction and Mental Health’den, öncü yazarlar Nicole Praschak ve Matthaeus Willeit’e göre “Bu bulgular sağlıklı kişilerde mevsimsel duygu durum değişikliklerini, mevsimsel afektif bozukluğa yatkınlığı ve ışığa maruziyetin mizaçla olan ilişkisini kavramada önemli açılımlar sağlıyor. Dalgalanmalar karanlık mevsimde yaşanan enerji eksikliği, bitkinlik, aşırı yeme ve artmış uyku süresini açıklayabilir.”

Serotonin uyku, enerji, duygu durumu, iştah ve çiftleşmeyi regüle eden sinir hücrelerinden gelen sinyalleri iletir. Düşük serotonin düzeyleri depresyon veya anksiyeteye yol açabilir ve eski pek çok antidepresan drog bu kimyasalı arttırıcı bir etkiye sahiptir.

Araştırmacılar beyin aktivitesini analiz ettiler ve 1999-2003 tarihli meteorolojik verilerle bunu eşleştirdiler. Çalışma katılımcıları serotonin transporter protein miktarını belirlemek amacıyla beyin taramasından geçirildi.

Yazarların belirttiğine göre, güz ve kış mevsiminde test edilen tüm deneklerde, bahar ve yaz döneminde test edilenlere göre “anlamlı olarak daha yüksek” protein düzeyleri saptandı.  

Yazarlar serotonin transporter yoğunluğu ile intihar riski arasındaki ilişkiyi açıklamak için ileri araştırmaya ihtiyaç olduğunu belirtiyorlar.

Çeviri: Ayda Çayır


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:12 Eylül 2008

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.