İnatçı hıçkırık hastalık habercisi olabilir

Dikkat! 8 saati aşan ve geçmeyen hıçkırıkların altında, akciğer ve beyin tümörü ile ilgili hastalıklar olabilir.

Dikkat! 8 saati aşan ve geçmeyen hıçkırıkların altında, akciğer ve beyin tümörü ile ilgili hastalıklar olabilir.

Acıbadem Kozyatağı  Hastanesi gastroenteroloji uzmanı Doç. Dr. Eser Vardareli, 48 saati aşan ve geçmeyen hıçkırıkların altında, akciğer ve beyin tümörü ile kalp zarında  enfeksiyon oluşması, beyin damarlarında tıkanma gibi ciddi hastalıkların yer  alabildiğini ifade ederek, bu nedenle inatçı hıçkırıkların nedeninin  araştırılması gerektiğini bildirdi. Doç. Dr. Vardareli,  göğüs boşluğu ile  karın boşluğu arasında bulunan ve diyafram adı verilen kasın bir yarısının istem  dışı kasılmasıyla hıçkırık ortaya çıktığını dile getirerek, bu kasılma sırasında  ses tellerinin ani ve sert kapanmasıyla gırtlakta özel bir sesin oluşmasına yol  açtığını anlattı. Bazen kesik kesik, bazen peş peşe duyulabilen hıçkırık krizlerinin, uzun  sürüp geçmemesinin stres yaratabildiğini ve hıçkırığı geçirmek için yapılanların  işe yaramayabildiğini vurgulayan Vardareli, 48 saati aşan ve geçmeyen  hıçkırıkların altından başlıca 5 hastalık grubunun çıkabildiğini söyledi. “Sindirim sistemi, metabolik hastalıklar, akciğer hastalıkları, kalp  hastalıkları ve merkezi sinir sistemi hastalıkları, geçmeyen hıçkırıkların  altında yatan nedenler arasında yer alabiliyor” diyen Vardareli, sözlerini şöyle  sürdürdü: “48 saati aşan ve geçmeyen hıçkırıkların altında, akciğer ve beyin  tümörü ile kalp zarında enfeksiyon oluşması, beyin damarlarında tıkanma gibi  ciddi hastalıklar yer alabiliyor. Bazen reflü hastalığı gibi bir neden, bazen de  nadir olarak diyafram hareketlerinin nöral kontrolünü sağlayan sinir sistemi  bölümünü etkileyen tümör gelişimi hıçkırığa yol açabiliyor. Bu nedenle inatçı  hıçkırıkların nedeni araştırılmalıdır.”

HIÇKIRIĞIN NEDENLERİ

Vardareli, geçmeyen hıçkırıkların hangi hastalıklarla ilgili  olabileceğini de, şöyle sıraladı: “Gastrointestinal sistem hastalıkları; reflü, gastrit, ülser, apandisit,  bağırsak tıkanıklığı, inflamatuar bağırsak hastalığı, safra kesesi iltihabı,  karaciğer apseleri. Metabolik hastalıklar; şeker hastalığı, gut, serum tuz ve  potasyum düzeyinde değişiklikler. Akciğer hastalıkları; akciğer enfeksiyonları,  akciğer tümörü, astım, sarkoidoz hastalığı. Kalp hastalıkları; kalp krizi, kalp  zarında enfeksiyon oluşması. Merkezi sinir sistemi hastalıkları; beyin  damarlarında tıkanma, beyin travması, beyin tümörleri, enfeksiyonları.” Tüm bu hastalıkların dışında kullanılan bazı ilaçların ve psikolojik  nedenlerin de hıçkırığa neden olabileceğine dikkati çeken Doç. Dr. Eser  Vardareli, çok fazla miktarda ve hızlı yemek yemek, asitli ve baharatlı  yiyecekler, yiyeceklerin çok soğuk veya çok sıcak yenmesi ve alkol tüketimiyle de  kısa süreli hıçkırık gelişebileceğini belirtti.

HIÇKIRIĞA KARŞI 6 YÖNTEM İŞE YARAYABİLİYOR

Hıçkırıkların genellikle kısa süreli olduğunu ve bazen kendiliğinden  geçtiğini ifade eden Vardareli, ancak bazı yöntemlerin de hıçkırığın geçmesini  sağlayabildiğini kaydederek, hıçkırığı geçirmeye yarayan başlıca 6 yöntemi de  şöyle sıraladı: “Derin nefes alıp vermek. Nefesi tutmak. Bir kağıt torba içine nefes  alıp vermek. Boğazda uyarıya neden olabilecek bir küçük kaşık toz şeker yutmak.  Limon suyu veya sirke yutmak. Buzlu su içmek.” Uzun süren hıçkırıklarda hastanın mutlaka bir doktora başvurmasının  gerekli olduğuna değinen Vardareli, “Ayrıntılı öykü ve fiziki inceleme, bize  genellikle hıçkırığın sebebi ile ilişkili önemli ip uçları veriyor. Buna göre de  hastaya öncelikli olarak birtakım tetkikler yapılıyor. Tetkik sonuçları ile  hastanın iç hastalıkları-gastroenteroloji, nöroloji veya ilgili hekimlerce  tedavisi düzenlenerek takip ediliyor” şeklinde konuştu. A.A

Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:03 Mart 2012Yayınlanma Tarihi:09 Mart 2012

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.