Helikopter anneler savunmasız bırakıyor
Helikopter anneler, savunmasız bırakıyor! İşte aşırı koruyucu ailelerin çocuklar üzerindeki etkileri.

Helikopter anneler, savunmasız bırakıyor! İşte aşırı koruyucu ailelerin çocuklar üzerindeki etkileri.

ÇOCUĞUNUZLA DOĞRU İLETİŞİM KURUN
ONU KORUMAZSAM HATA YAPABİLİR!
Eğer onu koruyup kollamazsam “hata yapabilir”, “istediğim gibi bir çocuk olmayabilir”, “hastalanabilir”, “kaza geçirebilir”, “başına kötü birşey gelebilir”, ve nihayetinde “onu kaybedebilirim”. Sonuç olarak “onu hep koruyup kollamalıyım”. İşte endişelerin bu şekilde dallanıp budaklandığı anneler bu işin dozunu fazlasıyla kaçırır ve ortaya kapana kısılmış çocuklar ve çevrelerinde gezinen helikopter anneler çıkar. Üstelik bu helikopterin yakıtı asla bitmez yani çocuk büyüdükçe koruyuculuk azalmaz. Çocuk yetişkinliğe eriştiğinde, iş güç sahibi olduğunda hatta evlenip yeni bir aile kurduğunda da devam eder. Çocuğunu koruyup kollamak adına üniversite hocalarının kapısını arşınlayanlardan, iş görüşmelerine refakatçilik edenlere kadar çok çeşitli örnekler sunmak mümkün bu noktada.ÇOCUK GELİŞİMİ HAKKINDA HER ŞEY
Oysa çocuğunu tehlikelerden koruduğunu sanan anne, bu şekilde davranarak çocuğuna kalıcı zararlar verir. Her şeyin fazlası zarar genellemesinin bu noktada oldukça özetleyici ve açıklayıcı olduğunu, bazılarına klişe gelen bu sözde derin bir hikmet olduğunu düşünüyorum. Evet; sevginin, ilginin, mutluluğun bile fazlası zarar. Çocukların korunmaya ve ilgiye ihtiyaçları vardır ama çok fazla verirseniz onların da kişilikleri ölür. Pasif, ürkek ve bağımlı bireylere dönüşürler.ÇOCUKLARI SAVUNMASIZ BIRAKMAYIN!
Gelişimsel açıdan hazır olduğu halde aman düşmesin diye elini bırakmazsanız, korkmasın diye yalnız uyutmazsanız, düşük not alır diye ödevlerini siz yaparsanız, temiz olmaz diye yıkanmasına izin vermezseniz ve kötü muamele gördüğü arkadaşlarını siz cezalandırırsanız onu korumuş olmazsınız. Aksine onu hayat karşısında savunmasız bırakırsınız. Karşılaştığı problemleri başkasının desteği olmadan çözemez hale gelir. Hep korunmaya alıştığından kendini savunmayı bilmez. Kendi gücünden bihaberdir aşırı korunan çocuk. Hatta kendi bedeninden bile bihaberdir. Kendi fizyolojik duyumlarına bile güvenemez. Acaba gerçekten üşümüş müdür, hırkasını giymeli midir yoksa bu çok uygunsuz bir hareket mi olur. Bu tip, küçük, günlük seçim ve eylemlerinde bile kararsız ve çekingen olurlar. Anneler ise korumakla, bağımsız bırakmak arasında gidip gelirler sürekli olarak. Bu durum anneliğin beraberinde getirdiği en ikircikli durumlardan biridir. Çünkü çocuğunuz vücudunuzdan kopan bir parçadır. İçinizde taşıdığınız, canınızdan can olan bir parça. Çocuğunuzu tehlikelerden koruma içgüdüsünü her daim taşıyabilirsiniz. Ancak annelik fiziksel yakınlığın doruk noktasından ayrılığa doğru ilerleyen uzun bir yolculuktur. Çocuk büyüdükçe anneden kopacak, ayrılacak ve bireyselleşecektir. İşte bu gerçekliği en başından kabul etmek, atmanız gereken ilk adımdır. Unutmayın, çocuğunuz ancak sizden koptukça ayağa kalkacak, ancak ayağa kalktıkça yürüyüp ilerleyebilecek ve ilerledikçe insan olacak ve kendine özgü varoluşuyla sizi büyülemeye devam edecektir. Üstelik bu yolculuğun olumlu yönlerine odaklanıp onun tadını çıkarmak, bu ayrılma sürecini en güzel, en anlamlı şekilde geçirmek sizin elinizde. HÜRRİYET AİLE
Bu yazı 3129 kez okundu
Yayınlanma Tarihi : 28 Eylül 2012 Cuma, 05:00
Güncelleme Tarihi : 22 Eylül 2012 Cumartesi, 11:52