Eşimden boşanmalı mıyım?

Evlilik dedikleri de bu muymuş? Nerede o coşkulu ilk günler? Olması gereken bu mu yoksa siz mi bir yerde yanlış yaptınız ve en önemlisi gerçekten boşanmalı mısınız?

Şu anda bu ilişkiyi daha fazla sürdüremeyeceğinizi düşünüyor olabilirsiniz. Bütün yollar denenmiş, artık pes etmenin vakti gelmiş gibi görünebilir. “Artık herkes boşanıyor, ben de atlatırım” diye kendinizi avutuyor da olabilirsiniz. Peki gerçekten istediğiniz bu mu? Birazdan okuyacağınız yazı, bazı soruları tekrar gözden geçirmenize yardım edecek. “Koskoca evliliğimi bir yazı mı değiştirecek?” diye düşünmeyin… En önemli ilhamların en küçük ayrıntılardan doğduğunu hatırlayın, bakış açınızı esnetmekten kaçınmayın.

KENDİNİZE SORMANIZ GEREKEN SORULAR

Ona hala bir şeyler hissediyor muyum? Hisleriniz yok mu oldu yoksa evliliğinizde bazı konular çözümsüz kaldığı için duygularınızla bağınız mı koptu? Eğer ona karşı hala olumlu duygular hissediyor, etkileniyorsanız şimdi durun ve düşünün; boşandıktan sonra duygularınızla baş başa kaldığınızda ne olacak? Onu hala seviyor ancak sorunların içinden çıkamayacağınızı düşünüyorsanız boşanma avukatından önce çift terapistinin kapısını çalmalısınız.

GERÇEKTEN EVLİ MİYDİNİZ?

Bazen bitip bitmemesi düşünülen evlilikler aslında hiç başlamamış oluyor. Bir kadın ve erkeğin aynı evde yaşamasını 'evlilik' olarak tanımlamak yeterli olmuyor. Evlilik, aynı evde yaşasın ya da yaşamasın (iş koşulları nedeniyle) iki kişinin ilişkilerine emek vermesiyle gerçek bir evliliğe dönüşüyor. Ortada evlilik olmayınca sadece kendi çıkarları için emek veren bir kadın ve erkekten başka, geriye bir şey kalmıyor. Sizinki hangisi? Gerçekten en başından beri evlilik bağı kuramadıysanız belki de en doğrusu, yol yakınken birbirinizi özgür bırakmaktır. Peki gerçekten istediğiniz boşanmak mı yoksa boşanma tehdidi ile onu yola getirmek mi? Birçok kişi boşanmayı ağızlarına sakız edip her kavgadan sonra bunu dillendirebiliyor. Oysa karşı tarafın dikkatini çekmek için kullanılacak yöntem hiçbir zaman boşanma tehdidi olmamalı… Ne derler bilirsiniz; bir şeyi 40 kere söylerseniz gerçekleşir. Gerçekten istediğiniz nedir, iyi düşünün.

SİZ Mİ KONUŞUYORSUNUZ DUYGULARINIZ MI?

Öfkeyle kalkan zararla oturur mu diyelim, keskin sirke küpüne zarar mı? Atalarımız bu konuya uygun nice sözler söylemiş. Boşanma kararı alırken öfke, değersizlik, kıskançlık gibi hislerinizin kurbanı olup parladınız mı yoksa kişisel farkındalığınız yüksek bir şekilde mi karar verdiniz? Bunu anlamanın en iyi yolu boşanma konuşulmaya başladıktan sonraki tavırlarınızda saklı. Eğer süreci sağlıklı yürütebileceğinizi, sorun çıkarmadan, karşınızdakinin de saygıyı hak eden biri olduğunu göz önüne alarak sakin hareket edebiliyorsanız farkındalığınız yüksek demektir. Ancak her konuşmada gözyaşları içinde kıyamet koparmaya devam ediyor, intikam hissiyle yanıp tutuşuyorsanız karar almak için uygun koşullarda olmamanız mümkün. Boşanma kararı alırken düşülen yanlışlardan biri de “Boşanırsak aklı başına gelir, istediğim gibi biri olur” inancı… Aklınızda bu fikir varsa uzaklaştırın çünkü büyük yanılgı içindesiniz. Boşanmak ilişkiyi düzeltmez, aksine evliliğinizi bitirir, ailenizi dağıtır, anlaşmazlıkları artırır. Boşandığınızı düşünün, eşiniz duygusal bağlarından kurtulmuş ve yeni ilişkiler için özgür olacak. Bu sizi nasıl hissettiriyor? İyi düşünün… Tek istediğiniz ilişkinizdeki dinamikleri değiştirmekse bunun yolu boşanmaktan değil, uzman desteğinden geçiyor.

DİĞER SORULAR

1- Eşinizin olmadığı bir hayatın hayalini kurmaya başladınız mı?
Bu durum kendinizi çözümsüz bir sorunun ortasında hissettiğinizi gösteriyor. Bunu onunla konuşmalı, ne düşündüğünü de öğrenmelisiniz. Eşiniz olarak bu duygulardan onun da haberdar olmaya hakkı var.

2- Evliliğinizin eksileri, artılarının önüne mi geçti?
Kimse evliliğin dikensiz gül bahçesine benzediğini iddia edemez. Zaman zaman anlaşmazlıklar olması doğal. Ancak olumlu-olumsuz dengesinin olumsuzdan yana ağır basmasını beklemeden önlem almalısınız. Böylece boşanmak yerine tekrar sağlıklı ilişki kurmanın yollarını konuşma şansınız da kalır.

3- Her şeyi içinize atmaya mı başladınız?
Sağlıklı ilişkinin ve rahatlamanın en güzel yolu konuşmak… Hayatla ya da evliliğinizle ilgili konuları konuşamaz olduğunuzu ve her şeyi içinize attığınızı fark ediyor musunuz? Eğer eşinizle iletişim kurmak iyi hissettirmiyorsa ona güveninizi kaybetmekte olduğunuzu düşünmek mümkün. Temelinde güven olmayan bir evliliğin ne kadar sağlıklı olacağını ise konuşmaya bile gerek yok.

4- Savunma mekanizmalarınız fazla mı devrede?
Eğer tartışmalarda iki taraftan biri aşırı defansa geçiyor, saygısızlık ediyor ve karşı tarafın düşüncelerini ve duygularını küçümsüyorsa boşanma riskiniz yüksek. Bir sorunla baş etmeye çalışırken negatif defans mekanizması devredeyse sağlıklı çözüme izin vermiyorsunuz demektir ve bu da evliliğe kurşun sıkmak için birebirdir.

5- Çözüm bulmaya çalışanın sadece siz olduğunu mu düşünüyorsunuz?
Evliliğiniz ile ilgili sorunları konuşup çözme yönündeki her adımınızda eşinizin sizden biraz daha uzaklaştığını mı hissediyorsunuz? Belki ona artık evliliği sürdürmek istemediğinizi söyleyen sizsiniz ama o duymak istemiyor. Ya da tam tersi; o size yaklaşıyor ama siz her şeyin yolunda olduğu hayalinde yaşıyorsunuz. Kaçan kim olursa olsun, konuşulmadığı sürece evlilik bağının inceldiği yerden kopacağına şüphe yok.

6- Seks hayatınızdan geriye bir şey kalmadı mı?
Biriniz istiyor biriniz istemiyor mu? Yoksa iki taraf da artık seks kelimesini duymak, o özel yakınlığı yaşamaktan kaçıyor mu? Sebep ne olursa olsun cinsel hayatın yokluğu bir evliliğin ya sonunu getiriyor ya da sadece çocukların hatırı veya değişiklikten korktuğunuz için kağıt üstünde süren bir kuruma dönüştürüyor.

SUÇLULUK HİSSETMEYİN

Boşanmayı isteyen taraf sizseniz ve kendinizden emin olduğunuzu düşünüyorsanız yine de durup düşünmeniz gereken bir konu var. Eğer anneyseniz boşanmadan sonra çocuklarınızın acısıyla baş etmesi gereken de yine siz olacaksınız. Bu aşamada sadece suçluluk duymamak için boşanmaktan vazgeçmeyin. Kararlıysanız sevdiklerinize destek olmak konusunda da kararlı olun, gerekiyorsa siz de destek alın. Ortak çocuklar söz konusuysa iş boşanmakla bitmiyor. Çocukların hatırına ve psikolojik sağlığı için medeni bir ilişki sürdürmek gerekiyor. Boşandıktan sonra intikam ve kızgınlık hislerinizi bir kenara bırakabileceğinizden emin misiniz? Bu konudaki tavrınız sadece boşanma aşamasının değil, sonraki hayatınızın da kalitesini belirleyecek.

8 SORUDA BOŞANMA TESTİ

ABD’li evlilik danışmanı Dr. Oren Hernandez’in hazırladığı 8 soruluk test size yol gösterici olabilir.

1. İlişkimizde para her zaman bir numaralı tartışma konusudur.

a. Asla b. Bazen c. Her zaman

2. Tartışmanın sağlıklı olduğunu düşünüyor musunuz?

a. Bazen b. Her zaman c. Asla

3. İletişim kurma sorununuz var mı?

a. Asla b. Bazen c. Her zaman

4. Cinsel hayatınızdan tatmin oluyor musunuz?

a. Her zaman b. Bazen c. Asla

5. Eşinize tamamen güveniyor musunuz?

a. Her zaman b. Bazen c. Asla

6. Evlilikte kendinize zaman ayırmak sizin için önemli mi?

a. Her zaman b. Bazen c. Asla

7. Eşinizin aldatmaya yatkın olmasından endişeli misiniz?

a. Asla b. Bazen c. Her zaman

8. İlişkinizde maneviyat önemli mi?

a. Her zaman b. Bazen c. Asla

DEĞERLENDİRME: Eğer tüm yanıtlarınız A ise sonuç mükemmel. A’larınız 6-8 arası ise evliliğiniz iyi gidiyor demektir. A’larınız 4-6 arası ise göz atmanız gereken konular olabilir. A’larınız 4’ten az ise bir şey ters gidiyor, bu ilişkiden kuşku duyabilirsiniz.

FORMSANTE


Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:08 Aralık 2019Yayınlanma Tarihi:09 Aralık 2015

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.