Davranışlar karakter oluşumunu nasıl etkiliyor?

Çocukların karakter oluşu sürecinde ailenin önemli bir etken olduğunu belirten uzmanlar, ebeveynlere tavsiyeler niteliğinde bilgiler verdi.

Çocuklar kendilerine has kişilik özellikleriyle dünyaya gelirler. Her çocuk farklı özellikler taşır. Aynı ailede büyüyen kardeşler arasında bile kişilik özellikleri açısından çok büyük farklar olabilmektedir. Hatta tek yumurta ikizi olan kardeşler bile birbirlerinden farklı özellikler göstermektedirler.

Karakterin bir kişilik yapısıdır ve bu yapı genel hatlarıyla daha doğmadan belirlenmiş haldedir. Sahip olunan pek çok özellik gibi kişilik özellikleri de genler yoluyla belirlenir. Bunun üzerine ilk çocukluk aşamalarında başka bazı özellikler eklenir ve bireyin karakterinin önemli bir bölümü erken çocukluk dönemi olan 6-7 yaşları civarında tamamlanmış olur. Son yıllarda özellikle eğitim anlamında çok kullanılan “7 çok geç” sloganı bu açıdan çok önemlidir ve çok doğru bir anlamda kullanılmaktadır. Gerçekten de bireyin hem kişilik hem de bilişsel özelliklerinin % 80’i 7 yaşından önce tamamlanmış olmaktadır. Dolayısıyla bir çocuğa kazandırılacak ne varsa erken çocukluk olarak tanımlanan 0-6 yaşlar arasında değerlendirilmelidir.

KARAKTER OLUŞUMUNDA ETKENLER

Genlerimiz yoluyla belirlenmiş olan karakterlerimiz en geç 6-7 yaşına kadar büyük bir oranda şekillendikten sonra geri kalan ne varsa ailemiz ve çevremizden gördüklerimizle, öğrendiklerimizle oluşuyor. Özellikle okul öncesi dönemde en etkili faktör önce aile, sonra okul olarak öne çıkıyor. Bu dönemler çocuklarda taklit eğiliminin dikkat çektiği dönemlerdir. Çocuk ilerde kendisiyle özdeşleştireceği pek çok davranış içimini bu yaşlarda, başkalarını taklit ederek öğreniyor. Çocuk kendi davranışlarını ve bu davranışlara karşılık gelen tepkileri değerlendirerek, kişilik oluşumunda önemli adımlar atmaya başlıyor. Toplum içinde kim olduğunu, ondan kim olmasının beklendiğini, hangi davranışlarının kabul görüp hangilerinin reddedildiğini belirlemeye çalışıyor. Bu aşamalar sırasında kendi toplumsal kabul değerleri ve beğenileri oluşuyor. Bütün bu aşamalar aslında zincirleme olarak birbirini hem etkiliyor, hem de tetikliyor. Bir davranış bir diğerini getiriyor. Burada ailenin ve çocuğun içinde yaşadığı toplumun etkisi çok büyük. Çocuğun kişiliğinde doğrudan önemli bir pay sahibi oluyorlar. Dolayısıyla sağlam karakterli bir çocuk istiyorsak sağlam temelleri olan toplumlar ve aileler olmak zorundayız.

KARAKTER OLUŞUMUNDA AİLENİN ÖNEMİ

Çocuğun her türlü gelişimde en temel faktör ailedir. Özellikle aileleri gözlemlediğimizde tipik bazı ortak tutumlar görüyoruz:

AŞIRI KORUYUCU AİLE TİPİ: Anne babanın aşırı koruyucu ve kollayıcı olduğu bir aile içinde başkalarına bağımlı ve kendine güvensiz çocuklar yetişmektedir.

AŞIRI HOŞGÖRÜ VE ÖZEN GÖSTERME: Her tür doğru ya da yanlış davranışında kayıtsız şartsız hoş görüyle cevap alan bir çocuk bencil olacak ve herkesin her ortamda dikkatini çekmeye, bütün ilgiyi üzerinde toplamaya çalışacaktır.

• REDDETME: Bazen bir çocuk ailesi tarafından bir takım sebeplerle reddedilir. Fiziksel ve psikolojik olarak ihtiyaçları ya karşılanmaz ve görmezden gelinir ya da düşmanca davranışlarla. Gelecekte kendisi de her şeye ve herkese karşı düşmanca davranacak çocuklar bu tip ailelerde yetişmektedir.

• BASKI ALTINA ALMA: Çocuğun her yaptığı, her söylediği sürekli eleştirilerek çocuk uyarılır ve dışlanır. Böyle bir ailenin çocuğu isyankar bir yapıda ve aşağılık kompleksine sahip olarak yetişecektir.

• ÇOCUĞUN HER DEDİĞİNİ KABUL ETME: Çocuğun mutlak egemenliğinin olduğu böyle bir aile yapısında yetişen çocuklar zamanla çevrelerindeki diğer insanlar üzerinde de üstünlük kurmaya çalışırlar.

• ÇOCUKLAR ARASINDA KIYAS YA DA AYRIM YAPMA: Maalesef bazı aileler çocuklar arasında tercih yapmakta ya da birbirleriyle kıyaslamaktadırlar. Bu tip bir davranış çocukta yetersizlik ve aşağılık duygularına yol açmaktadır.

• HOŞGÖRÜ VE KABUL ETME: Her şeyde olduğu gibi burada da abartıya kaçmayan bir hoş görü ve çocuğu kabul etme, onu bütün özellikleriyle kabul etmek anlamına gelir. Yanlışlar elbette yine olabilir ama ailenin tutarlı ve anlayışlı tavırlar içinde olması doğru yönü belirlemede çok önemlidir. Kendine güvenen, yapıcı, olumlu, sosyal ilişkileri sorunsuz çocuklar bu tip ailelerde yetişirler. Bu açılardan bakıldığında çocukların karakterlerinin oluşumunda temel belirleyicinin aile olduğu daha ney olarak görülmektedir.

KARAKTER OLUŞUMUNDA OKULUN ÖNEMİ

Okul aileden sonra en önemli eğitim yuvasıdır ve bir çocuk için sosyal çevreye açılan ilk kapıdır. Dolayısıyla da çocuğun kişiliğini biçimlendiren önemli bir sosyal kurumdur. Burada da çocuk işbirliğini, kuralları ve kurallara uymayı, paylaşmayı, üretmeyi, hem bir birey olmayı, hem de bir birey olarak topluma ait olmayı öğrenerek, bütün bunları kişiliğinde harmanlama becerisi geliştirecek ve kendi olmaya çalışacaktır.

 


Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:28 Şubat 2013Yayınlanma Tarihi:05 Mart 2013

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.