Çocuğunuzu sağlıklı yetiştirmek için...

Üsküdar Üniversitesi’nin Köln’de açtığı Üsküdar University Europe, Almanya’daki Türklere eğitim desteği vermeye devam ediyor. Uzman Psikolog Çiğdem Demirsoy sağlıklı anne çocuk ilişkisini anlattı...

SAĞLIKLI ANNE-ÇOCUK İLİŞKİSİ NASIL OLMALI?

Annelik çok kutsaldır ve çocuğun hayatındaki en önemli unsurdur. Baba koruyucudur, sınır çizen otorite olarak varken anne sevgi objesi, çocuğun olumlu davranışlarını geliştirir. Bir yetişkinin bakımına çocuk muhtaçtır.

BÜYÜK GÖREV ANNENİN

Çocuğun yetiştirilmesinde anne çok önemli. Annenin olmadığı durumlarda birinci derece bakım veren kişi ile sağlıklı iletişim çok önemli. Henüz kesin kanıtlanmasa da çocuk ve anne bağı henüz hamilelikte başlıyor. Çocuğun planlı, isteyerek dünyaya gelmesi çok önemli. Anne çocuk ilişkisinin sağlıklı olması için ilgi ve korumayı sürekli ve tutarlı vermesi önemli.

BU ÇOCUKLAR HAYATTA DAHA SAĞLAM OLUYOR

Bu şekilde bakılan çocuklar hayatta daha sağlam oluyor. Ne çok fazla ne çok az koruma oluyorsa, çocuğun ihtiyaçlarına anne duyarlılıkta ve yeteri kadar ilgi vermesi psikolojik sağlamlıkta çok önemli.

Annenin hamilelik zamanında kendine özen göstermesi bebeğine karşı duyarlılık göstergesidir. Çocuk her ağladığında kucağa alınıyorsa çocuğa ağlamayı bile öğretiyor olabilirsiniz. Ilgi kesintisiz olmalı ama koruma aşırı olmamalı. Annenin görevi ilgi, sevgi ve hayata hazırlamak

ÇOCUK SORUMLULUK ALMALI

Ancak her sorumluluğu anne üzerine alır ve çocuğun yerine yaparsa çocuk sorumluluk almadan büyür. Anne aşırı korumacıysa çocuğun sorun çözme becerisi gelişmez. Bu sağlıklı olmaz ve bağımlılık olur. Çocuk sağlıklı sınırlarla büyütülmeli aşırılıktan kaçınılmalı. Belki küçük yaşlarda bir takım tehlikelerden koruma olabilir ama ergenlik döneminde önceden kurulan bağ bir miktar zayıflayabilir. Bu normaldir. Çatışmalar başlayabilir çünkü çocuk daha bağımsız olmak ister. Buna hazırlıklı olmak ve izin vermek gerekir ki çatışma olmasın. İnsanın gelişim evrelerini bilip buna göre iletişim kurmalıyız.

ÇEVREYLE İLETİŞİMİ OLUŞUR

Bizim çocuğumuzla iletişim tarzımız çocuğumuzun da çevresiyle iletişimin temellerini oluşturur. Bireyselleşmeye daha az fırsat tanıyan bir kültürümüz var. Onların ihtiyaçlarını biz düşünüyoruz, onlar yerine biz karar veriyoruz. Onlar bizim uzantımız olmamalı.

SORUN ÇÖZME ALIŞKANLIĞI KAZANMALI

Onun sorun çözme alışkanlığı kazanmasını sağlamalıyız. 0-2 yaş arasında sağlıklı bir bağ oluştuysa sonraki süreçler daha kolay geçiliyor. İhtiyaçların karşılandığı, aşırı korunmadığı ortamlarda çocuk güvende ve rahat hissetmeli. Düşmesine izin vermezseniz kalkmayı öğrenmeli. Düşmemeyi öğrenmek için de çocuğun düşmesi lazım. Güvenli bir bağ varsa çocuk kopmaz, sıkıntılarını paylaşır. Eğer bağımsızlığına izin vermezsek çocuk sürekli uzaklaşmak ister. O zaman çatışma olur.

DİL ÇOK ÖNEMLİ

İlişki kurarken dil çok önemli. Hiçbir anne çocuğuna zarar vermek istemez ancak bazen iletişim engelleri olabilir.

En çok dikkat edilmesi gereken şey konuşmaktan çok çocuğu dinlemektir. Çocuğun her ağlaması bile aynı değildir. Çocuğuna duyarlı anneler ağlamaları dinleyerek bu farklılığı farkeder. Çocuğun söylediklerini işitmek, sorundan çok çözüme odaklanmak çok önemli.

POZİİTİFE ODAKLANIN!

İletişim sırasında pozitife odaklanmak önemli. Genelde hep 'yapma, etme' deriz, onların nasıl davranması gerektiğini söylüyoruz. Ergenlikte bu uslup karşı gelmekle karşılanıyor. Çocuklar bizim istediğimiz gibi davranmak durumunda değil. Yanlış tavırlarımızla farkında olmadan olumsuzu pekiştiriyoruz. Mesela zıplamasını istemiyorsak oturmasını sağlayacak aktiviteleri arttırmamız Lazım.


Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:10 Mayıs 2020Yayınlanma Tarihi:12 Aralık 2016

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.