Başbakan Erdoğan depresyona girebilir

Başbakan Erdoğan’ın annesi Tenzile Erdoğan tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın annesi Tenzile Erdoğan tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. 258888 yaşında hayata gözlerini yuman anne Erdoğan yarın toprağa verilecek. Şimdi gözler Başbakan Erdoğan’da. Anne ölümünün kayıplar arasında en zor tolere edileninin olduğuna vurgu yapan Yrd. Doç. Dr. Alper Evrensel, Başbakanın duygusal bir döneme gireceğine dikkat çekiyor ve bu durumlarda olan kişilerin depresyona girme riskinin de bulunduğunu belirtiyor. Erdoğan'ın annesi Tenzile Erdoğan 30 Eylül'de karın ağrısı ve yüksek ateş şikâyetleriyle hastaneye kaldırılmış, yapılan klinik radyolojik ve laboratuar tetkikler sonucunda Erdoğan'a akut kolesistit tanısı konmuştu. Bunun üzerine Tenzile Erdoğan'a Prof. Dr. Hasan Taşçı başkanlığındaki ekip tarafından kolesistektomi (safra kesesinin alınması) ameliyatı yapıldı. Ameliyat sonrası tedavisi yoğun bakımda devam eden Tenzile Erdoğan bugün sabah 09.15'de yaşamını yitirdi. Hastanede bulunduğu süre içerisinde annesini sık sık ziyaret eden ve durumu hakkında bilgi alan Başbakan Erdoğan da acı haberi alır almaz hastaneye gitti. Erdoğan'ın yarın ki Bursa programını da iptal ettiği bildirildi. Anne Erdoğan yarın kılınacak cenaze namazının ardından İstanbul’da toprağa verilecek. Gözler ise şimdi başbakan Erdoğan’da. Başbakan Erdoğan’ın annesine düşkünlüğü herkesçe biliniyor. Annesini kaybeden Erdoğan’da nasıl bir psikoloji önümüzdeki günlerde hakim olacak. Anne ölümlerini ve psikolojisini Memory Center Nöropsikiyatri Merkezi’nden Yrd. Doç. Dr. Alper Evrensel değerlendirdi. Anne ölümünün kayıplar arasında en zor tolere edileni olduğunu ifade eden psikiyatrist Alper Evrensel duygusal bağın en güçlü olduğu iki canlının anne ve evlat olduğunu söyledi. Evladını kaybeden bir annenin yası hiç bitmeyeceğine dikkat çeken Evrensel, annesini kaybeden evladın yasının da bitmesinin güç olacağını hatta durumun komplike hâle gelmesinin olası olduğunu kaydetti. Evrensel; DEPRESYONA DÖNÜŞEBİLİR “Durum depresyona dönüşebilir. Annesini kaybeden kişi yas tutmaya başlar. Yasın ilk faslı şoktur. İlk tepki çok duygusal olmayabilir. Donakalma hali görülebilir. Ölümün Allah'tan geldiğine ve kadere inanmayan kişide isyan gözlenebilir. Daha çok öfke hakim olur. Gözyaşı dökülemeyebilir. Bir hafta sonra acı artar ve katlanılması çok zor bir düzeye ulaşır. TAZİYELER ACIYI HAFİFLETİR Kaybedilen kişinin yokluğu belirginleştikçe acı çoğalır.  Ağlamalar belirginleşir. Özlem çok artar. Pişmanlıklar yaşanır. "Keşke" kelimesi çok sık kullanılır. Bu süreçte sosyal desteğe ihtiyaç duyulur. Cenaze evine taziye ziyaretleri yapmak ve annesini kaybeden kişinin yanında bulunmak büyük fayda sağlar. Ama üçüncü haftadan sonra acı hafiflemeye başlar. Çünkü kabullenme faslına girilir. Kırk mevlidinin okunduğu günlerde ise artık önemli ölçüde yas duygusallığı azalmış olacaktır. Normal hayata dönüş böylelikle devam edilecektir. Annesini kaybeden kişi devlet yönetiyor ise yansımaları farklı olmaz. Bütün insanlar bu duygusal geçişe tabi olacaktır. Vefatın ardından geçen 1.5 aylık dönem duygusal olmak normaldir. Ama sonrasında çökkünlük var ise depresyon varlığından şüphelenmelidir. Kaybedilen kişi yaşlı ve hasta ise ölüm ihtimalini bir nebze hatırına getiren evladın yası daha ılımlı geçebilir. Uyum daha hızlı yaşanabilir. Bütün bunlara rağmen anne özlemi bir ömür boyu sürecektir.” Şaban Özdemir (NPGRUP)

Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:11 Ekim 2011Yayınlanma Tarihi:07 Ekim 2011

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.