Aşırı sıcaklara dikkat!

Yaz geldi, sıcaklar iyiden iyiye kendini hissettirmeye başladı. Sıcak hava herkesin ama özellikle de kronik hastalığı olan bireylerin kabusu...

Yaz geldi, sıcaklar iyiden iyiye kendini hissettirmeye başladı. Sıcak hava herkesin ama özellikle de kronik hastalığı olan bireylerin kabusu...

asirisicakHavadaki nemle birlikte şiddeti artan ve hastalıklara zemin hazırlayan sıcak havalar, tansiyon ve diyabet hastaları için büyük risk oluşturuyor. Eczacıbaşı sağlık Hizmetleri Sağlık Takipçim Medikal Çağrı Merkezi ile 7/24 hastalarını takip eden Dr. Şaziye Süzen Özel; kavurucu sıcaklara karşı alınması gereken önlemleri sıraladı. Termometrelerin aşırı sıcakları gösterdiği yaz dönemi, gerekli önlemler alınmazsa hastalıklara davetiye çıkarıyor. Sıcakla birlikte artan nem de, kan basıncını olumsuz etkileyerek, kişinin yaşamını tehdit edebiliyor. Artan terleme ile birlikte su ve mineral kaybı sonucu, bayılma hissi, bulantı, baş dönmesi gibi sağlık problemleri baş gösteriyor. Zaten kronik bir rahatsızlığı olan bireylerin ise sağlıklarına ekstra özen göstermesi gerekiyor. Eczacıbaşı Sağlık Hizmetleri Sağlık Takipçim Medikal Çağrı Merkezi ile kronik rahatsızlığı olan hastaları 7 / 24 kontrol altında tutan Dr. Şaziye Süzen Özel alınacak önlemlerle, kan şekeri ile tansiyon değerlerinin ve buna bağlı rahatsızlıkların kontrol altına alınabileceğini hatırlatıyor. Dr. Şaziye Süzen Özel, sıcaklığın bazı bölgelerde gölgede 40 dereceleri aştığı Temmuz – Ağustos aylarında yapılması ve yapılmaması gerekenleri sıralıyor; - Hava sıcaklığı ve nemin en yüksek olduğu 11:00 ile 15:00 saatleri arasında kapalı ve serin mekanlarda kalmaya özen gösterilmesi gerekiyor. Diyabet ve hipertansiyon hastalarının Sabah erken saatlerde ya da akşamüstü güneş ışınlarının eğik geldiği zamanlarda güneşlenmeleri ve bunu 20-30 dakika gibi kısa sürelerle sınırlamaları gerekmektedir. - Özellikle hipertansiyon hastaları gün içinde mutlaka şapka ile başlarını korumalı ve tercihen güneşlenirken bile ince bir giysi giymelidir. Şiddetli baş ağrısı hissedilmesi durumunda dikkatli olunmalı, tansiyon ölçümleri yapılmalıdır. - Vücudun sıvı dengesinin korunabilmesi için aşırı terlemeyle kaybedilen sıvının tekrar kazanılması çok önemlidir. Bu nedenle günde 2 - 2,5 litre su tüketilmesi gerekmektedir. Su dışında sıvı alımının karşılanmasında kahve, çay ve gazlı içecekler yerine süt, ayran ve meyve suyu gibi içecekler tercih edilmelidir.

BESLENMEYE EKSTRA DİKKAT

- Kahvaltıda az yağlı peynirler, zeytin ve taze sebzeler bulunmalı, kafein içeren içecekler yerine de süt, meyve suyu, ıhlamur ve kuşburnu gibi bitki çayları tercih edilmelidir. - Yağlı besinlerin ve kızartmaların tüketiminden kaçınılmalı; yemeklerde bitkisel sıvı yağlar kullanılmalı, pişirimde ise kızartma ve kavurma yerine haşlama, ızgara, kendi suyunda veya az suda pişirme gibi sağlıklı pişirme yöntemleri uygulanmalıdır. - Vücut direncini artırmak ve vücudun yeterli miktarda vitamin ve mineral almasını sağlamak için sebze ve meyve çeşitlerinden yararlanılması önemlidir. Günde en az 5 porsiyon sebze ve meyve tüketilmelidir. - Diyabet hastaları ise; kalorisi ve şeker düzeyi yüksek olan; üzüm, incir, kavun gibi meyveleri doktor tavsiyesine göre tüketmeli. Bunun yerine elma, kiraz, vişne, şeftali gibi meyveler tercih edilmeli. - Hipertansiyonu olan hastalar, kışın daha çok yenilen baklagillere yazın da yer vermelidir. Örneğin piyaz, salata ve mercimek köftesi gibi soğuk mezeler tüketilebilir. Bu gıdalar bitkisel protein içerdiklerinden az tüketilen etin protein değerini de tamamlarlar. Ayrıca kolesterolün vücuttan atılmasına da yardımcı olurlar. Turşu ve salamura gibi gıdalar ise tüketilmemelidir. -  Enerjisi yüksek hamur tatlıları yerine sütlü tatlılar, meyve tatlıları, dondurma gibi tatlılar tercih edilmelidir. Ancak yaz aylarının en lezzetli yiyeceği dondurma da maalesef kan şekeri ayarını bozan yiyeceklerden birisidir. Bu yüzden diyabet/hipoglisemi hastaları için tehlikeli olabilir. Şekersiz üretilmiş Diyet dondurmaların doktor kontrolünde ve diyet değişim listesi ile kalorisi hesaplanarak kullanımı mümkün olabilir. - Yazın çorapsız ayakkabı ve terlik giyme alışkanlığı, diyabet hastalığına bağlı olarak duyu azalması ve damarlarda daralmalar oluşturabileceğinden ayaklarda yara açılmasına neden olabilir. O yüzden yazın da rahat kesimli, ortopedik tabanlı, iç astarlı ayakkabı ve yumuşak sıkmayan çorap giyilip, ayaklar her gün yıkanıp, herhangi bir yara ya da renk değişikliği var mı diye kontrol edilmelidir. - Tatilde, dışarıda, yani evde olmasanız da mutlaka şeker/tansiyon takibinizi yapın, ölçümlerinizi atlamayın. Tansiyon, şeker ve kalp hastalarının mutlaka doktor kontrolünde olmaları, gerekli tetkik ve takiplerini yaptırmaları gerekir. MİLLİYET

Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:13 Temmuz 2014Yayınlanma Tarihi:17 Temmuz 2014

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.