MUTLULUK GECİKTİRİYOR

Medical Tribune Dergisi

Mutluluk çoğu şeyin ilacı! Beyninizi eğlenceyle besleyerek ve aktif tutarak demansı geciktirmemiz mümkün.

 


New York, Bronx-Albert Einstein Tıp Okulu'ndan Dr. Charles B. Hall ve ekibi, bir hafta boyunca her gün altı zihin uyarıcı etkinlikten biriyle meşgul olan kişilerde, demans başlangıcının yaklaşık iki ay geciktiğini saptadılar.

Hall ve ekibi daha önce de daha az eğitimlilere oranla uzun yıllar eğitim almış kişilerde daha geç demans geliştiğini göstermişlerdi. Şimdiki çalışmada ise Hall, eğitimin değil bilişsel etkinliğin önemli olduğunu söylüyor.

Neurology dergisinde yayınlanan son çalışmada ise, Hall ve ekibi demans geliştirmiş olan 101 kişiyi incelediler. Bu kişilerin tümü 1980'lerin başından beri izlenmekte olan 488 kişilik Bronx Yaşlanma Çalışması'na katılmışlardı.

BİLİŞSEL TEST


Yaşları 75 ile 85 arasında olan tüm katılımcılar, resmi eğitime kaç yıl harcadıkları bilgisinin yanı sıra, çalışmayı yürütenlere, her hafta, ne sıklıkta okuduklarını, yazdıklarını, çapraz bulmaca yaptıklarını, masa veya iskambil oyunu oynadıklarını, grup tartışmalarına katıldıklarını ya da müzik yaptıklarını bildirdiler. Her bir bireye, bir gün içinde yaptığı her bir etkinlik için 1 puan verildi. Çalışmanın baş langıcında demansı olmayan katılımcılara, her 12 - 18 ayda bir bilişsel test uygulandı.

İLGİNÇ SONUÇLAR


Kişinin etkinlik yelpazesindeki puanı ne kadar yüksek ise hızlanmış zihinsel gerilemenin o kadar geç başladığı saptandı. Örneğin etkinlik yelpazesi bazında üst yüzde 25'te olan, haftada 11 "etkinlik günü" aktif olan bir bireyde hızlanmış zihinsel gerileme, haftada dört etkinlik günü olan alt yüzde 25'teki bireyden ortalama 1.29 yıl daha geç başladı. Ancak gerileme başladıktan sonra, etkinlik puanı daha yüksek olanlarda hızın da daha yüksek olduğu görüldü.

Bu bulgular, eğitim ve beyin egzersizlerinin beyinde fazladan kapasite gelişimi yarattığı ve böylece Alzheimer hastalığının yol açtığı nöron hasarıyla daha iyi başa çıkabildiği yönündeki "bilişsel stok" teorisini desteklemekte. Ancak bu hasar belli bir noktaya ulaştığında bireyde demans gelişmesi kaçınılmaz.

BU BİR TEORİDİR

Hall'a göre, zihinsel olarak daha etkin olmak kişinin bakımevine gitmesini bir ya da iki yıl geciktirebilir. "En azından bu bir teoridir ve bu teorinin kanıtları vardır. Fakat ne yazık ki Alzheimer hastalığı önlenemeyecektir. Sonuçta, beyindeki stok ne kadar büyük olursa olsun hastalık galip gelecektir." Hall ve ekibi şimdi, bu çalışmadaki altı etkinlikten en beyin koruyucu etkiyi yaratanın hangisi olduğu üzerinde inceleme yapıyor ve bu etkinliklerle meşguliyetin yararlı olduğunu ve kesinlikle zarar vermediğini bildiklerini söylüyorlar: "Kendinizi bir çapraz bulmaca yapamamaktan dolayı depresif hissedebilirsiniz, ama burada gerçekten çok küçük tersine bir risk bulunmaktadır."

DEMANS NEDİR?

Kişinin entelektüel ve sosyal yeteneklerinin, günlük fonksiyonlarını etkileyecek şekilde ilerleyici bir kaybıdır. Hastalık doğası gereği ilerleyici özelliktedir.

Demanslı bir kişide; hafıza, düşünme, mantık yürütme, yer ve zaman tayini, okuduğunu anlama, konuşma, günlük basit işleri yapma gibi işlevlerde bozukluklar görülür. Entelektüel fonksiyonlardaki bu aksaklıklar zamanla hastanın günlük yaşam aktivitelerini sürdürmesini olanaksız hale getirir. Bu durum, hastanın yıkanma, yemek yeme gibi günlük tüm ihtiyaçlarının bir başkası tarafından karşılanmasını zorunlu kılar.

Normal yaşlanma sürecinde beyin fonksiyonları bir miktar geriler ancak her yaşlıda demans belirtileri bulunmaz. Bunun en iyi ayırıcı kriteri kişinin kendi işlerini yardımsız olarak yapabilmesidir. Fiziksel hastalığı olmadığı halde günlük yaşam aktiviteleri (yemek yeme, giyinme, temizlenme vb.) için bile yardım gereken hastalarda demans düşünülmelidir. Yaşlıların çoğu hafızalarının eskisi kadar iyi olmadığından yakınmaktadır. Örneğin isimleri ve yapacakları işleri hatırlamakta güçlük çekerler. Bu demans anlamına gelmez.


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:19 Ocak 2011

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.