BU KEZ DÜŞÜK OLMASIN!

A.A

Düşük hikayesi olan hamilelere, haftada bir ultrasonografiyle bebeklerinin gösterilmesi düşük riskini azaltıyor.

 


Medical Park Göztepe Hastanesi kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Prof. Dr. Sedat Kadanalı, tekrarlayan düşük hikayesi olan hamilelere, haftada bir ultrasonografiyle bebeklerinin gösterilmesinin, anne ve bebek arasındaki sevgi bağını güçlendirerek, düşükleri azalttığını belirtti.

Prof. Dr. Kadanalı, yaptığı yazılı açıklamada, heyecanla bebeğini kucağına almayı hayal eden anne adaylarının kabusu olan düşüklerin, farklı nedenlerden kaynaklanabileceğini vurgulayarak, 2-3 defa peş peşe yaşanacak düşüklerin, anne adaylarını umutsuzluğa ittiğine, tüm gebeliklerinin düşükle sonuçlanacağı kaygısını artırdığına işaret etti.

Genetik sebeplerin en sık görülen düşük nedeni olduğunu ifade eden Kadanalı, ilk üç ayda düşükle sonuçlanan gebeliklerde, yüzde 50-80 oranında bebekte genetik anormallikler saptandığını, son yıllarda daha detaylı incelemeye imkan veren CGH (comparative genetik hibridizasyon) yöntemiyle yapılan araştırmalarda ise erken düşüklerde genetik anomali oranının yüzde 90'lara kadar çıktığına dikkati çekti.

“BAZI DÜŞÜKLERE ÜZÜLMEK YERİNE SEVİNMEK GEREK”

Bazı düşüklere üzülmek yerine sevinmek gerektiğini ifade eden Kadanalı, “Her hamile kalan kadın, doğal olarak sağlıklı bir bebek hayal eder ve sakat bebek doğurmak istemez. Anne vücudu da aynı istekle çalışır ve sağlıksız gebeliği ya rahme kabul etmez ya da erken dönemde düşükle sonuçlanır. Bunu doğal bir seçim mekanizması olarak kabul edebiliriz” değerlendirmesinde bulundu.

Genel olarak bakıldığında tüm gebeliklerin yaklaşık yüzde 15'inin düşükle sonlandığını belirten Kanadalı, “Birkaç gün geçmesiyle ortaya çıkan, farkına varılmayan erken düşükler de hesaba katılırsa düşük oranı tüm gebeliklerde yüzde 20-25'lere kadar çıkmaktadır. Ardı ardına iki veya üç kez düşük yapan kadınlarda ise tekrarlayan gebelik kayıplarının görülme ihtimali tüm toplumda yüzde 1-2 civarındadır. Bir kadının, 'ben hep böyle düşük mü yapacağım' kaygısını büyütmemesi gerekir” ifadelerini kullandı.

HASSAS SEVGİ GÖSTERİMİ UYGULANAN HAMİLELERİN YÜZDE 86'SI DÜŞÜK YAPMADI

Kanadalı, tekrarlayan düşük yapan kadınlara sonraki gebeliklerinde verilen psikolojik desteğin, gebelik kayıplarını azalttığını vurguladı. Tekrarlayan düşük hikayesi olan hamilelere, “hassas sevgi gösterimi” (tender lovering care) adı verilen bir yöntemle haftada bir ultrasonografiyle bebeklerinin gösterildiğini anlatan Kanadalı, şunları kaydetti:

“Anne ve bebek arası sevgi bağını kuvvetlendiren bu yöntem, tekrarlayan düşükleri azaltıyor. Bunu bilimsel çalışmalar da göstermiştir. Tekrarlayan düşük yapmış kadınlar iki gruba ayrılarak, birinci gruba erken gebelik döneminde ultrasonografiyle bebekleri gösterilerek psikolojik destek verilmiş, diğer gruba ise normal gebelik takibi yapılmış. Bu bilimsel çalışmada 'hassas sevgi gösterimi' yöntemi uygulanan kadınların yüzde 86'sı düşük yapmadan sorunsuz doğum yapmışken, normal takip olanların ancak yüzde 33'ü düşük yapmamıştır. Başka bir araştırmada ise tekrarlayan düşük yapmış kadınlara ilk aylarda psikolojik ve tıbbi destek verilen grupta sağlıklı gebelik oranı yüzde 51, destek verilmeyen grupta yüzde 26 olmuş.”

Bazı hamilelerin, gebeliğin kadın bedeninde oluşturduğu normal değişimleri düşük belirtisi olarak yorumlayıp endişelendiklerine dikkati çeken Prof. Dr Kadanalı, gebelik esnasında kanamanın olması ve bu kanamaya gelip geçen sancıların eşlik etmesinin düşük veya düşük tehdidini düşündürecek belirtilerin başında geldiğini vurguladı.

Bir gebeliğin düşükle sonuçlanacağını önceden gösteren bir yöntem olmadığını ifade eden Prof. Dr. Kadanalı, ancak düşük riskinin, normal ultrason bulgularında bebeğin kalp atışları görüldüğünde yüzde 65, gebeliğin ilk 3 ayı dolduğunda da yüzde 90 oranında azaldığını kaydetti.


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:25 Mayıs 2011

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.