Yuva çocukları burada çok mutlu

Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumunca 2007'de uygulamaya konulan proje kapsamında Kayseri'deki çocuk evlerinde kalan çocuklar, günlerini çeşitli sosyal etkinliklerle değerlendiriyor.Sosyal Hizmetler ve Çocuk  Esirgeme Kurumunca 2007'de uygulamaya konulan proje kapsamında Kayseri'deki çocuk  evlerinde kalan çocuklar, günlerini çeşitli sosyal etkinliklerle  değerlendiriyor. Haber4Kayseri Sosyal Hizmetler Müdürü Süleyman Karadeli, AA muhabirine yaptığı  açıklamada, yuva ya da yurtta bakım ile evde bakım arasında farklılıklar  bulunduğunu belirterek, “Büyük gruplardaki psikolojik gelişimle küçük  gruplardaki psikolojik gelişim çok farklı oluyor. Çocuk evlerinde neredeyse 2  çocuğa 1 anne düşüyor. Gerçek hayatta da bu durum aynı. Ayrıca çocukların kendi  odaları, eşyaları oluyor. 'Benim' diyebilecekleri bir sürü mekan ve eşyaları var.  Yuva ya da yurtta böyle bir sahiplenme yok” dedi. Yurt veya yuvada kalan çocukların okullarda ve sosyal hayatta adres  bildirmeleri gerektiği zaman sıkıntı yaşadıklarını, bu merkezleri adres olarak  göstermek istemediklerini belirten Karadeli, şöyle konuştu: “Çocuklarımızın artık bir adresleri var. Yuva çocuklarının en büyük  sıkıntısı buydu. Artık okullarda dağıtılan formlara kendi ev adreslerini  yazabiliyorlar. Devlet korumasında olan ve okula devam eden çocuklar için adres  söyleyememe büyük sorun oluyordu. Artık sorumluluk alıyorlar, ev annesiyle  birlikte markete gidiyor ve paranın nasıl harcanacağını öğreniyorlar. Normal  ailelerin çocukları gibi bunların da evlerine okul arkadaşları, komşularının  çocukları gelebiliyor. Çocuklar diğer evlere misafirliğe gidebiliyor.  Apartmanlardaki diğer çocuklarla kaynaşıyor ve normal arkadaşlıklar  kurabiliyor.” Karadeli, yuvalardaki yaşamla çocuk evlerindeki yaşamın kıyaslandığı bir  araştırmaya göre, yuvalardan evlere geçen çocukların psikolojik davranış ve okul  başarılarında olumlu gelişmeler olduğunu ifade ederek, şunları söyledi: “Çocuklar evlerde büyük değerler kazanıyor. Hiçbiri tekrar yuvaya ya da  yurda gitmek istemiyor. Nüfusa oranla Kayseri, çocuk evleri sayısında Türkiye'de  ilk sırada. İstanbul'un 12 milyon nüfusu olduğu söyleniyor, 27 çocuk evi var.  Kayseri'nin nüfusu 1 milyon ama 14 çocuk evimiz var. Aynı oran İzmir, Antalya,  Eskişehir gibi iller için de geçerli. Kayseri, nüfus baz alındığında Türkiye'de  en çok çocuk evine sahip il konumunda. Bu yıl 3 ev daha açmayı planlıyoruz.” ÇOCUKLARIN GÜNLERİ DOLU DOLU GEÇİYOR Evlerde çocukların bakımını yapan kadınların kuruma bağlı, hizmet alımı  yöntemiyle çalıştırıldıklarını bildiren Karadeli, “Evlerde görev yapan  kadınların, çocuk gelişimi eğitimi almasını şart koşuyoruz. Annelik duygusunu  tatmış 25-40 yaşlarındaki kadınları tercih ediyoruz. Çocuklarımız ablalarından  memnun, ablalar da çocuklardan. Şimdiye kadar hiçbir şikayet gelmedi” dedi. Karadeli, çocukların okul eğitimlerinin yanı sıra psikolojik ve sosyal  yönden gelişimleri için faaliyetler yürüttüklerini kaydederek, şunları söyledi: “Okuldaki başarılarını artırmak için evlerde etüt düzenliyoruz. Milli  Eğitim Bakanlığı ile bakanlığımız arasında protokol imzalandı. Bu protokol  çerçevesinde başarılı olan çocuklarımızı mümkün olduğu kadar özel okullarda  okutup dershanelere gönderiyoruz. Bunların yanı sıra çocuklarımızı sahip  oldukları yeteneğe göre tiyatro, resim, müzik, spor gibi etkinliklere  yönlendiriyoruz. Çocuklarımızın 1 haftalık programlarında boş vakitleri yok. Her  günleri dolu dolu geçiyor. Çocukların aktivitelerinin artması, daha önce  yaşadıkları travmanın etkisini de azaltıyor. Kayseri'deki 14 evin 5'i Büyükşehir Belediyesine ait ve hizmetini biz  verirken ihtiyaçları belediye karşılıyor, 5 evin ihtiyaçları için de Kimsesiz  Çocukları Koruma Derneği yardımda bulunuyor ve 4 ev de direkt bize bağlı.” Çocuk Evleri Koordinatörü Sibel İpek de Kayseri'de şu anda 14 çocuk evi  olduğunu, bunlardan 3'ünde 18 kız çocuğunun kaldığını bildirdi. İpek, evlerde çocukların toplumsal yaşama çok yakın olduklarını ve bunu  fark ettiklerini belirterek, şöyle konuştu: “Evde yaşamaktan çok mutlular. Okuldaki arkadaşları okuldan sonra nasıl  evlerine gidiyorsa bizim çocuklarımız da evlerine geliyor. Çocuk evlerinde bakım  kalitesi çok yükseliyor. Bakım kalitesi yükseldiği gibi birlikte olma, aile olma  bilinci de gelişiyor. Komşuluk ilişkileri, her türlü sosyal aktivite  yapılabiliyor. 2007'de eve çıkan ve evde yaşamını sürdüren çocuklarla eve yeni  gelen çocuklar arasında çok fark var. 2007'den beri evde kalan çocukların  2007'den önceki davranışları ile şimdiki davranışları arasında da çok fark  var.” Melikgazi Belediyesi Kültür Merkezi'nde ney eğitimi aldığını ifade eden  Halil H, her günlerinin dolu dolu geçtiğini, geleceğe iyi hazırlanabilmek için  çok çalıştıklarını söyledi. A.A

Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:10 Ocak 2012

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.