NORMAL DOĞUM MU SEZARYEN Mİ?

Anneyizbiz

Uzun maraton bitmek üzereyken, anne adayının doğumun nasıl gerçekleşeceği yönünde bir karar vermesi gerekiyor.

Bu zor karar verilirken, doğum tecrübeleri, yakın çevrenin aktardıkları, gebeliği takip eden hekimin tecrübesi ve önerileri gibi birçok faktör etkili oluyor.

Doğum yöntemi ile ilgili son sözün, beklenti, duygu ve isteklerine bağlı olarak annede olacağını belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Nuri Ceydeli, doğum şeklini herhangi bir tıbbi gereklilik olmaması halinde anne adayının belirlemesi gerektiğini dile getiriyor. Op. Dr. Ceydeli doktorun bu zor kararda anne adayına her iki doğum şeklinin de avantaj ve dezavantajlarını anlatması önemli olduğunu belirterek “Doktor hastanın aklındaki tüm sorulara cevap vermektir. Doktor bu süreçte karar verici değil sadece hastayı destekleyici olmalıdır. Normal doğum yapmak isteyen bir hastayı zorla sezaryen yapmak veya tam tersi sezaryen olmak isteyen bir hastayı normal doğuma zorlamak doğru değildir. Eğer gerçekten tıbbi olarak sezaryen olmak gerekiyorsa veya normal doğumu zorlayacak veya engelleyecek bir sorun varsa hastaya bu durum için detaylı bilgi verilmelidir. Aksi takdirde, yani herhangi bir sorun yoksa normal doğum konusunda özendirilmelidir. Bu özendirme konusunda çok hassas davranılmalıdır. Hem bebek sağlığı, hem anne sağlığı mutlaka gözetilmelidir" diye konuşuyor.

Doğum tercihleri yıllar içinde farklılık gösteriyor. 1980’li-90’lı yıllarda sezaryen doğum daha ön plana çıktı. 1990’lı yılların ikinci yarısından sonra tekrar normal doğuma yönelim yaşandı. Anne adayları bilgilendikçe, bilgiler paylaşılabilir hale geldikçe normal doğum daha popüler hale gelmeye başladı. Avrupa ve Amerika’daki normal doğum- sezaryen oranları Türkiye’deki ile genellikle ters yönde gelişiyor. Örneğin Amerika’da sezaryen doğum oranı maksimum yüzde 10- 15 civarında iken Türkiye’de %80’ler düzeyinde bulunuyor.

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Nuri Ceydeli normal doğum ve sezaryen karşılaştırmasına ilişkin olarak şunları söyledi:

"Normal doğum sayesinde hastanın günlük hayatına dönmesi daha kolay. Sezaryen gibi bir ameliyat olmadığı için doğum sonrası iyileşme süreci daha hızlı. Emzirme dönemi daha hızlı başlıyor. Ameliyatın getirdiği cerrahi riskler alınmıyor. Bir miktar kanama riski ve bebeğin stres altında kalması olasılığı fazladır ama kabul edilebilir düzeydedir. Zaman ilerledikçe ve halk bilinçlendikçe normal doğum oranları modern toplumlarla aynı oranlara doğru yükselmesi bekleniyor. Aynı zamanda doktorların buna olan inancı arttıkça ve sağlık politikaları toplumu ve hastaneleri bu duruma özendirdikçe oranlar değişecektir. Zorunlu sezaryen yapılması gerekliliği olmadıkça anne adaylarının normal doğum için mutlaka özendirilmelisi gerekiyor. Sınırlı sayıda sezaryen gerekliliği dışında, normal doğum hasta için uygunsa mutlaka birinci tercih olarak değerlendirilmeli."


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:22 Şubat 2010

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.