DEPRESYONLA KARIŞTIRMAYIN

Habertürk

Amerika'da uzun yıllardır bilenen kronik yorgunluk sendromu son yıllarda Türkiye'de de sıkça duyulur oldu.

 


Sendromun özelikle eğitim ve gelir seviyesi yüksek, çalışan kesimde ve beyaz ırkta görüldüğü belirtiliyor. 30-50 yaş arasındaki kadınlarda rastlanan bu hastalığın henüz nedeni ise bilinmiyor.

Bakırköy Dr Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Dahiliye Klinik Şefi Doç. Dr. Özlem Harmankaya Kaptanoğulları, uzun süreli olmayan bir yorgunluğun en az 6 ay veya daha uzun bir süre devam etmesıyte ortaya çıkan durum olarak tanımlandığını kaydetti. Dr. Kaptanoğulları, "Kronik yorgunluk sendromu tanısı koymak için tıbbi öykü, fiziki muayene, ruhsal durumun değerlendirilmesi gerekir" diye konuştu.

24 SAATTEN FAZLA SÜRERSE

Dr. Kaptanoğulları, hastalığın belirtilerinin önemli olduğunu belirterek, şunları kaydetti: "Kısa süreli bellekte veya konsantrasyonda önemli bozulması, boğaz ağrısı, lenf bezlerinde hassasiyet, kas ağrısı, çeşitli eklemlerde kızarıklık veya şişlik olmaksızın olması, yeni Oluşan, şekil değiştiren veya ciddileşen baş ağrısı, sabah uyanınca kendine gelememe, yapılan bir iş sonrası 24 saatten fazla surede geçen kırgınlık hastalığın belirtileri olabilir."

HASTALIK MI BELİRTİ Mİ?

Stresin başka hastalıkların yanı sıra kronik yorgunluğun da önemli sebeplenenden biri olduğunu dile getiren Dr. Kaptanoğulları, hastalığın depresyonla karıştığı kaydetti ve "Hastalarda zamanla ruhsal bozukluklar ve depresyon oluşabilir.

Ancak bu herkeste kronik yorgunluk sendromu var anlamına gelmiyor" diye konuştu. Tıp camiasında hekimlerin bir kısmı kronik yorgunluk sendromunun bir hastalık olduğuna inanmadığını ifade eden Dr. Kaptanoğulları, nedenlerini ise şöyle sıraladı:

"Spesifik bir sebep ortaya konmamıştır. Spesifik bir işaretleyicisi yoktur. Doktorların çoğu bu hastalık hakkında bilgi sahibi değildir. Çoğu kere açıklanmayan belirtiler yüzünden hasta yanlış olarak 'psikiyatrik vaka' damgasını almaktadır"

NASIL ANLAŞILIR?

Bu sendromunun kesin bir çözümü olmadığını ifade eden Dr. Kaptanoğulları, hastaya istirahat etmesini tavsiye edildiğini dile getirdi. Dr. Kaptanoğulları, yoğunluğu yavaş yavaş artan ve bireyi hiçbir şekilde zorlamayan bir egzersiz programı uyguladıklarını belirtti.
 


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:30 Ocak 2011

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.