CUMARTESİ ETKİSİNDEN KORUNUN

Zeynep Güçlücan

Ayrılık hüznünden kurtulmanın en iyi yolu  sosyalleşmek, en uygun gün ise cumartesi! Kendinizi yalnız hissedebileceğiniz özel (Cumartesi, Sevgililer Günü vb.) günlerde, 'arama krizi'ne girmek istemiyorsanız; arkadaşlarınızla buluşun, hobiler edinin, kurslara yazılın… Bir de sakın telefon numarasını silmeyi unutmayın!

Ayrılma kararı verilen bir ilişkiyi bitirmek neden bazıları için daha zordur veya hangi durumlarda ayrılık daha zor gelir? Medical Park Fatih Hastanesi'nden Klinik Psikolog Sinem Demir; duygusal ilişkilerde ayrılık meselesini değerlendirdi:

" Duygusal bir ilişkinin bitmesi; bir kişi ile duygusal paylaşımın bitmesinin ötesinde, bir yaşam biçiminin kesintiye uğraması anlamına gelebilir: Birlikte yapılan sosyal faaliyetlerin, geleceğe yönelik hayallerin, ortak arkadaşlarla görüşmenin de kesilmesi gibi... 

" Biten bir ilişkinin ardından, kişinin kendisini sosyal olarak konumlandırma biçimi de değişebilir; örneğin 'evliliğe doğru giden' bir ilişkinin bitmesinin ardından, sosyal konum yeniden 'bekâr' olarak değişir. Evlenmeyle ilişkili olumlu beklentileri olan bir kişi için ayrılık, bu açıdan da zorlayıcı olabilir. Boşanma yoluyla bekârlığa dönmek ise; sosyal çevrenin de etkisiyle, alışma sürecinin daha sancılı geçmesine yol açabilir.

" İlişkinin hayatın hangi döneminde bittiği de, ilişki sonrası dönemde yaşanan streste belirleyici olabilir. Bir ergen, kimlik duygusunun gelişmesi için ailesine duygusal mesafe koyarken; hem arkadaşlarına, hem de romantik duygular hissettiği kişiye yönelir. Bu kişi; takip altında tuttuğu, bir bakışını bile saatlerce yorumlayabildiği, bu şekilde ilk romantik duygularının geliştiği 'birisi' olur... Ayrılık yaşayan bir ergen, ani 'yıkılmalar' ile çabuk 'toparlanmalar' gibi iki uç durumda gidip gelebilir.

YETİŞKİNLER İÇİN AYRILIK ÇOK YAMAN

" Duygusal bir ilişkinin bitmesi; bir kişi ile duygusal paylaşımın bitmesinin ötesinde, bir yaşam biçiminin kesintiye uğraması anlamına gelebilir: Birlikte yapılan sosyal faaliyetlerin, geleceğe yönelik hayallerin, ortak arkadaşlarla görüşmenin de kesilmesi gibi...
 
" Genç yetişkinlik ise; geleceği olan bir ilişki beklentisinin en fazla olduğu dönemdir. Duygusal bir etki yaratmış, 'karşılıklı uygunluk' olduğu gözlenmiş bir ilişkinin bitmesi, geleceğe yönelik yalnızlık endişesine ve duygusal ilişkilere dair ümitsizliğe yol açabilir. Diğer taraftan, bu dönemde duygular ve başa çıkma mekanizmaları gelişmiş olacağından, bitmiş ilişki daha sağlıklı değerlendirilebilir. Yetişkinlik ve olgunluk yıllarında bir ilişkinin bitmesinde; alışılmış bir düzenin bozulması, çocuklar ve maddi paylaşımlar gibi etkenler işin içine girer.

'DAHA İYİSİNİ BULAMAM' SENDROMU!

" Bir araştırmaya göre; ayrıldıkları partnerlerine duygusal olarak daha yakın hissedenler, ilişkisi uzun süre devam etmiş olanlar ve ayrıldıkları kişi kadar iyi bir partneri bir daha bulamayacaklarına inananlar daha fazla stres yaşıyorlar.

" Ayrılma-devam etme arasında kalan bir kişinin (veya çiftin), duygusal bir ilişkiye dair beklentileri, çocukluk dönemlerinde yaşanmış ciddi ayrılıklardan da etkilenir. Bağlanma kuramına göre; çocukluk döneminde yaşanan ayrılık-bağlanma sorunları olan kişilerde, ayrılmaya ve reddedilmeye hassasiyet daha fazla olabiliyor ve bu kişiler, bir ilişkinin bitmesine abartılı tepkiler verebiliyorlar. Dahası, ayrılacaklarına emin oldukları ilişkiler kurabiliyorlar veya sağlıklı bir ilişkiyi farkında olmadan sabote ederek ayrılık-mutsuzluk döngüsünü hazırlayabiliyorlar.

" 'Benliği Sessizleştirme' kuramına göre ise; kendilerini ancak duygusal bir ilişkide iken 'var' olarak hisseden ve sırf ilişkiyi sürdürebilmek için kendi düşünce-duygularını bastıran kişiler, bir ayrılık durumunda depresyona daha yatkın oluyorlar.

BİTİŞ ŞEKLİ TRAVMA YARATABİLİR

" İlişkinin bitmeden önce nasıl olduğu ve ne şekilde bittiği de, sonrasındaki ruhsal durumu etkileyebilir. Örneğin; duygusal ve/veya fiziksel tacizin yoğun yaşandığı bir ilişkinin bitişi sonrası, bir 'rahatlama' olması beklenir. Ancak böylesi bir ilişki sonrası, taciz travmasının etkileriyle başa çıkmak gerekir. 'Toz pembe' gibi görünen bir ilişkinin, aniden ve şok edici bir şekilde bitmesi ya da çok uzun yıllar 'hangi yöne gideceği belli olamamış' bir ilişkinin bitmesi gibi ayrılık biçimleri de; ayrılığın kabullenilmesini zorlaştırabilir.

'CUMARTESİ ETKİSİ'NDEN KORUNUN!

" Bitmesi gerektiğinden emin olunan ancak bitirilemeyen ilişkilerde, davranışları kontrol etmek için önlemler almak da gerekebilir. Özellikle 'Ayrılıkta Cumartesi Etkisi' olarak da adlandırılabilecek durumdan korunmakta fayda var. Çünkü sosyalleşmek için en cazip gün olan cumartesi, herkesin sokaklara döküldüğü, gözünüzün önünde sevgililerin dolaştığı bir gündür. Bu nedenle özel günlerde (cumartesi, hafta sonu, Sevgililer Günü vb.) kendinizi yalnız hissedebilir ve eski günleri hatırlayarak ani duygu patlamaları yaşayabilirsiniz. Bu tür günler, 'heyecanınızı' ve duygularınızı depreştirebilir, bitmesi istenen ilişkiyi 'aslında bir şans daha tanınabilir' gibi algılamanıza yol açabilir. Bunu önlemek için, o günden birkaç gün öncesinden başka planlar yapmalısınız; arkadaşlarınızla buluşmak, ertelenmiş hobilere başlamak veya kurslara yazılmak gibi...


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:05 Şubat 2009

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.