CİNAYETLER NASIL ÖNLENİR?

ZAMAN


Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, son on yılda kadına yönelik şiddetin yüzde 57 arttığını ifade etti. Tarhan, aile hekimleri gözetiminde şiddete eğilimli insanların tedavi edilmesi gerektiğini belirtti.

 


Aile içi şiddetle ilgili risk grupları belirlenmeli. Yüksek risk grubunda yer alan kişiler tutuklu yargılanmalı. Alkol alışkanlığı olan ve psikiyatrik tedavi gören şüphelilerin tedavisinde aile hekimleri de devreye girmeli. Aile koruma merkezleri açılmalı. Dünyada yaygınlaşan 'elektronik kelepçe' Türkiye'de de uygulanmalı. Şiddetin zararı, okullarda anlatılmalı. Televizyonlarda yayınlar yapılmalı. Vaaz ve hutbelerde de ele alınmalı. Tuğba Özbek ve oğlunun, 8 Temmuz'da eski eşi tarafından çıkarılan yangında hayatlarını kaybetmeleri, kadın cinayetlerini yeniden gündeme taşıdı.

Tuğba Özbek'in olaydan önce 11 defa savcılığa şikâyette bulunarak koruma talep ettiği iddiası, kamuoyunda büyük infiale yol açmıştı. Uzmanlar, eşlerini öldürme riski bulunan isimlerin karakol ve savcılıklarda mevcut olduğunu vurgulayarak devleti acil önlemler almaya çağırıyor. Son on yılda kadına yönelik şiddetin yüzde 57 arttığını ifade eden Prof. Dr. Nevzat Tarhan, aile hekimleri gözetiminde şiddete eğilimli insanların tedavi edilmesi gerektiğini belirtiyor.

Kadına yönelik insan hakları ihlallerinin başında şiddet vakaları geliyor. Kadınların büyük bölümü, gördükleri psikolojik şiddeti 'olağan' sayıyor. Şiddet, güç kullanımı olarak ortaya çıkıncaya kadar geçen süre iki taraf arasında geri dönülemez bir güven bunalımı doğuruyor. Gittikçe artan güç kullanımı, erkek ile kadının kendisini karakolda bulmasıyla sonlanıyor. Türkiye'de kadına yönelik şiddet üzerine yapılan resmi veriler yok denecek kadar az. Bu konuda yapılan araştırmalar, sorunun sadece Türkiye ile sınırlı olmadığını ortaya koyuyor. Ancak son dönemde yaşanan ölüm vakaları, kadına yönelik şiddetin ülkemizde hızlı bir artış içerisinde olduğunu gözler önüne seriyor.

Uzmanlar, şiddet vakalarıyla mücadele için toplumsal eğitim ve caydırıcı yasal düzenlemeler yapılması gerektiğini belirtiyor.

Sorun toplumun geneli için tehlike arz etse de daha çok risk taşıyan kesimler de var. Bu kesimlere öncelik verilmesini isteyen psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, "Alkol bağımlıları, psikiyatrik tedavi görenler ve parçalanmış aile içinde büyüyen kişiler risk grubunu oluşturuyor. Bu kişilerin tedavisinde de aile hekimleri yardımcı olabilir.

Aile hekimlerine bu konuda eğitim verilmesi gerekir. Ailenin tekrar bir araya gelmesi mümkünse tedaviden sonra aile bir araya getirilmeli. Şayet kadın bunu istemiyorsa ve kocada da bir değişiklik yoksa bu konuda kadın asla zorlanmamalı." diyor. Tarhan'a göre de öfke kontrolünü yapamayan kişilere elektronik kelepçe uygulanması büyük kolaylık getirebilir.

YAZIYI BURADAN DA OKUYABİLİRSİNİZ..


 


Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:13 Ağustos 2011Yayınlanma Tarihi:19 Temmuz 2011

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.