ÇİFTLER NEDEN ERKEN BOŞANIYOR?

İnternethaber

Birbirini görüp severek, anlaşarak evlenen çiftler, daha birkaç ay geçmeden sorunlar yaşamaya başlıyor.

Zaman'dan Şemsinur Özdemir'in haberine göre evlenen çiftlerin yarısının birkaç yıl içinde boşanma aşamasına gelmesi "Problemler nereden kaynaklanıyor?" sorusunu gündeme getiriyor. Nikah masasında mutlulukla söylenen 'evet'ler, ne oluyor da kısa sürede 'hayır seni istemiyorum'a dönüşüyor? Aile danışmanı uzman psikolog Hasan Ali Göncü, bu soruya çok kısa bir cevap veriyor: "Çünkü çiftler en başta zaten evet, demiyor. Zihinlerindeki hayır'ları nikahtan sonraki üç beş ayın sonuna saklıyorlar."

Göncü'ye göre, çiftler, evlilik süreci başladıktan sonra kabullenmedikleri birçok şeyi göre göre nikah masasına oturuyor. Çünkü kendilerine ait öncelikleri dile getirirlerse bu işin baştan kopacağını düşünüyor veya duygusallığı bozmak istemiyor, hallederiz sanıyorlar veya bir noktadan sonra geri adım atamıyorlar. Evlilik hazırlıkları yapılırken, ev tercihleri yapılırken, alışverişler, düğün yeri gibi konulardaki sürtüşmeler, akla yatmayan şeyler olsa bile örtülüyor. Onaylamadığı birçok şey olsa bile süreç başladıktan sonra dönmek sanki daha büyük bir hata ve ayıpmış gibi buna cesaret edemiyorlar ama belli süre geçtikten sonra bunun faturasını ödüyorlar. Bir deftere yazılan, dürüstçe konuşulmayan birçok mesele sonradan açığa çıkıyor. Hasan Ali Göncü, evlilikte ilk sorunların eşini kendine göre değiştirme isteğinden kaynaklandığını söylüyor. Herkes eşinin sevmediği yönlerini değiştireceğine inanarak evleniyor. Değiştiremeyince de 'benim evlendiğim insan bu değil' diye şikayetler başlıyor. İnsanların aslında hayalleriyle evlendiklerini ifade eden Göncü, "Herkes hayalindeki insanı, hayalindeki evliliği ve evi kurmaya çalışıyor. Evlilik öncesi dönem, sinema salonunda film izlemeye benziyor. Oradaki atmosferden dışarı çıkınca işine gücüne koşturan insanlarla karşılaşıyor, gerçek hayatla yüzleşiyorsun. Sonra birbirlerine 'sen benim evlendiğim kişi kadın/ erkek değilsin' diyorlar. Hayır oydu ama sen o yönlerini hiç görmedin, düşünmedin." diyor.

Evlilik sürecine başlarken çiftlerin duygusallık ile mantığı dengelemekte zorlandıklarını belirten Göncü'ye göre, ya tamamen mantık evliliği yapılıyor, eğitimi, geliri, aile yapısı tutuyor öyleyse uygundur, deniyor ama duygu tarafı ihmal ediliyor ya da mantıki uyumlar göz ardı edilip sadece birbirini sevme ve arzulama hali önemseniyor. Ama ilk 5 ayın ardından duygusal tatminler de yaşandıktan sonra herkesin kendi kişiliği, kendi yaşam standartları, kültürleri, aile anlayışları, ailelerinden aldıkları değerler ortaya çıkmaya başlıyor.

Evlendikten sonra ilk kabul edilmesi gereken şey ise, evlenmeden önceki hayat ile sonrakinin farklı olacağı. Çünkü iki taraf da farklı bir aileye dahil oluyor, akrabaları çoğalıyor ve karı-koca, gelin-damat gibi yeni roller üstleniyor. Bu rollerin farkına varıp ona göre davrananlar sorun yaşamıyor ama bu rolleri yokmuş gibi hayatını evlilik öncesine benzer yaşamaya çalışanların ilişkileri gerginleşiyor.


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:22 Aralık 2009

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.