BEYNİN ŞİFRESİ ÇÖZÜLDÜ

A.A

İnsan beyninin oluşumdaki en  büyük gizemlerden biri, Yale Üniversitesi'nde genetik üzerine çığır açıcı  çalışmalara imza atan Prof. Dr. Murat Günel'in Türkiye'deki araştırmacılarla  işbirliği sonucu çözüldü.

 


Çalışma sonunda, insanı diğer türlerden ayıran ve insan beynine şekil  vererek, zekanın oluşmasına zemin hazırlayan yeni bir gen keşfedildi.

Beynin oluşumunda önemli rol oynayan “laminin-gamma3” isimli genin  keşfi, önleyici hekimlik hizmetleri sayesinde beyinsel hastalıkların engellenmesi  için kritik rol oynuyor. Bu tür genlerin keşfinin ayrıca, beyni geç yaşlarda  etkileyen Alzheimer ve Parkinson gibi nörodejeneratif hastalıkların tedavilerinin  bulunmasına zemin hazırlayabileceği düşünülüyor.

Yale Üniversitesi Beyin Damar Hastalıkları Beyin Cerrahisi Bilim Dalı  Başkanı ve Beyin Genetiği Programı Direktörü Prof. Dr. Murat Günel, AA muhabirine  yaptığı açıklamada, insan beyninin tipik görüntüsünü veren yüzey kıvrımlarının  nasıl oluştuğunun şimdiye kadar bilinmediğini ifade etti.

İnsan beyninin en bariz ve önemli özelliklerinden biri olan bu  kıvrımların, beynin yüzey alanını arttırarak insan zekasının gelişmesinin ardında  yatan sır olduğunun gösterildiğini anlatan Günel, fakat bu kıvrımların  oluşmasında rol oynayan genlerin şimdiye kadar bulunamadığını belirtti.

Günel, başkanlığını yürüttüğü ekibin, Türkiye ile işbirliği yaparak  insanı diğer türlerden ayıran ve insan beynine şekil vererek, zekanın oluşmasına  zemin hazırlayan yeni bir gen keşfettiklerini bildirdi.
        
İLK HASTA CERRAHPAŞA'DAN
        
Çalışmalarına katılan ilk hastanın, İstanbul Üniversitesi Cerrahpasa Tip  Fakültesi'nde olduğunu dile getiren Günel, erken yaşta sara nöbeti geçirmeye  başlayan bu hastanın genetik uzmanı Prof. Dr. Beyhan Tüysüz ve beyin hastalıkları  uzmanları Prof. Dr. Veysi Demirbilek ve Prof. Dr. Cengiz Yalçınkaya aracılığı ile  ekibine refere edildiğini anlattı.

lk yapılan incelemelerde hastanın beyninin büyük bir kısmının normal  geliştiği halde, görme merkezlerinin bulunduğu arka kısmının kıvrımlarının  oluşmadığı, beyin yüzeyinin düz kaldığının görüldüğünü belirten Günel, hasta  üzerindeki ilk genetik incelemelerin 6 senedir çalışmalarını beraber yürüttüğü  Dr. Kaya Bilguvar'ın gözetimi altında, İstanbul Üniversitesi Tip Fakultesi  öğrencisi Tanyeri Barak tarafından başlatıldığını belirtti.
        
ÇALIŞMA NATURE'DA BİLİM DÜNYASINA DUYURULDU

        
Prof. Dr. Günel, dünyanın en prestijli bilim dergilerinden “Science”  tarafından “2010 yılının en büyük 10 buluşundan biri seçilen Yale ekibinin  geliştirdiği yeni teknoloji sayesinde, hastalığa sebep olan gen bozukluğunun  bulunduğunu duyurdu.

Günel, gen tespitinin dünyanın en önemli bilimsel dergilerinden biri olan  Nature Genetics'te dün tüm bilim dünyasına açıklandığını bildirdi.

GEN, REKOR HIZLA KEŞFEDİLDİ

        
Genin, Dr. Bilguvar ve Barak'ın yoğun çalışmaları ile rekor bir hızla  keşfedildiğine işaret eden Günel, bu genin insan beyninin gelişiminde temel bir  rol oynadığını vurguladı.

Günel, yeni teknoloji sayesinde insan genetik yapısını oluşturan 3 milyar  harfin içinde sadece iki harfin silinmesinin bu hastalığa neden olduğunun  kanıtlandığını söyledi.

Çalışmaya katılan ikinci hastanın Hacettepe Üniversitesi'nden Prof. Serap  Saygı tarafından takip edildiğini ve erişkin yaşlardaki bu hastanın beyin yapı ve  fonksiyonunun Bilkent Üniversitesi profesörlerinden Katja Doerschner, Huseyin  Boyacı, Ergin Atalar ve Tayfun Özçelik tarafından incelendiğini anlatan Günel,  Bahçeşehir Üniversitesi öğretim üyelerinden ve Yale'de tıbbi genetik uzmanlığını  tamamlayan Dr. Hande Kaymakçalan'ın da çalışmaya lojistik destek sağladığını  kaydetti.

Nature Genetics dergisinde yayımlanan yazıda bildirilen ve bu genin beyin  kıvrımlarının oluşumunda oynadığı rolü kanıtlayan 3. ailenin yine Prof. Beyhan  Tüysüz tarafından keşfedildiğini dile getiren Günel, şu bilgileri verdi:

“Yapılan ileri biyolojik çalışmalar, 'laminin-gamma3 (LAMC3)' isimli bu  genin beynin gelişimi sırasında kök hücrelerce sentez edildiğini ve daha ileri  dönemlerde beyindeki sinir hücrelerinin birbiri ile temaslarını sağladığı  gösterdi. Detaylı radyolojik incelemeler Acıbadem Üniversitesinde Prof. Alp  Dinçer tarafından yapıldı. Saliha Yılmaz, Mehmet Bakırcıoğlu, Ahmet Okay Çağlayan  ve Ali Kemal Öztürk çalışmada yer alan diğer Türk araştırmacılar oldu.

İnsan beyninin gelişiminde çok temel bir rol oynayan bu genin keşfi,  insanların en üstün yapısı olan beynin sırrını anlamaya bizi bir adım daha  yaklaştırmış oldu. İnsan beynindeki kıvrımlar, beynin en üst tabakasının yüzey  alanını genişletiyor ve bir anlamda beynin kompütasyon gücünü arttırarak kompleks  işlemleri yapmasına olanak sağlıyor. Beynin oluşumunda önemli rol oynayan bu  genlerin keşfi, önleyici hekimlik hizmetleri sayesinde bu tip hastalıkların  engellenmesi ve hem bu hastalıkların, hem de beyni geç yaşlarda etkileyen  Alzheimer ve Parkinson gibi hastalıkların ilerideki tedavilerine zemin  hazırladığı için büyük önem taşıyor.”

İlk olarak beyin kanamasına yol açan anevrizma genlerini keşfeden Prof.  Günel ve ekibi bir ay önce beynin gelişiminde önemli olan diğer bir gen bulmuş ve  bu gendeki bozukluklarin küçük beyin (mikrosefali) hastalığı yaptığını  göstermişti.


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:16 Mayıs 2011

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.