4 BİN YILLIK İNSAN BEYİNLERİ

A.A

Kazı grubu başkanlığını da yürüten Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ)  Arkeoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Nejat Bilgen, AA muhabirine yaptığı  açıklamada, Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ) Genel Müdürlüğüne bağlı Seyitömer  Linyitleri İşletmesi (SLİ) arazisindeki höyükte 2006 yılında başladıkları  kazıları her yıl 6'şar aylık dönemlerde devam ettirdiklerini bildirdi.

DPÜ ile TKİ Genel Müdürlüğü arasında imzalanan protokol gereğince  kazıların 5 yıl sürdürülmesinin planlandığını, 4'üncü yıl kazılarının üç aylık  bölümünün tamamlandığını belirten Prof. Dr. Bilgen, geçen yıl buldukları Orta  Tunç Çağı tabakasının alt kısımlarında çalışmaya devam ettiklerini söyledi.

Prof. Dr. Bilgen, höyüğün üçte birinin Erken Tunç Çağı döneminde  oluştuğunu tespit ettiklerini ifade ederek, Orta Tunç Çağı'na ait tabakaların  höyükte üç evrede meydana geldiğini kaydetti.

Höyükte geçen yıl MÖ 1800'lü yıllarda yaşanan şiddetli bir depreme ait  bulgular elde ettiklerini söyleyen Bilgen, bu depremin ardından yapıların  yangından zarar gördüğünü ve insanların yanarak öldüğünü belirlediklerini  bildirdi.
        
HÖYÜKTE DEPREM VE YANGIN İZLERİ
        
Prof. Dr. Bilgen, höyüğün Orta Tunç Çağı'na ait tabakasında kazılara  devam ederken 6 insan iskeletiyle karşılaştıklarını söyledi.

Bunlardan ikisinin çocuklara ait olduğunu tahmin ettiklerini kaydeden  Bilgen, şöyle konuştu:

"Geçen yıl MÖ 1800'lü yıllarda diye tarihlediğimiz Orta Tunç Çağı'ndaki  bir deprem olgusuyla çatıların yıkıldığını, ahşapların yandığını gözlemlemiştik.  Aslında höyüğün genelinde gördüğümüz bir yangın tabakası karşımıza çıkmıştı. Yine  geçen yıl bir yapının içinde dışarıya çıkamadan yanmış iskeletlere rastlamıştık.  Bu yıl da seramik atölyesi olarak düşündüğümüz alanda bol miktarda seramik  eşyalar, dokuma ağırlıkları ve ağırşaklar bulduk. Bu eserlerin yanında 6 insan  iskeletiyle karşılaştık. Bunları fotoğraflayıp antropoloji laboratuvarında  incelemek için paketlemeye hazırlarken de kafatasının içinde kavrulmuş, yanmış  ancak şekli bozulmamış beyin kalıntılarına rastladık. İnsan beyni, arkeolojide  çok bilinen yaygın buluntular arasında olmadığı için çok heyecanlandık.  İskeletlerin yaklaşık 4 bin yıllık olduğunu tahmin ediyoruz."

Prof. Dr. Bilgen, kafataslarındaki beyinlerin yanarak karbonlaştığından  bugüne kadar geldiğini düşündüklerini söyledi.

Bu bulguların bilimsel anlamda konunun uzmanları tarafından incelenmesini  ve bilim dünyasına sunulmasını istediklerini ifade eden Prof. Dr. Bilgen, beyin  kalıntılarının bu yılki kazılarda elde ettikleri en önemli bulgular arasında yer  aldığını sözlerine ekledi.


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:10 Ağustos 2009

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.