Üniversitelerle ilgili 3 önemli unsur

Tarihin arka odalarında kalan önemli olayların ayrıntıları Tarihçi-Yazar Koray Şerbetçi’nin sunumuyla "An ve Zaman"da tartışıldı. An ve Zaman programına bu hafta Prof. Dr. Nabi Avcı ve Prof. Dr. Muhittin Şimşek konuk oldu.

Avcı ve Şimşek, dünyadaki ve Türkiye'deki üniversitelerin maliyetini ve gelecekteki durumlarını anlattılar.

Prof. Dr. Muhittin Şimşek, YÖK'ün tarihini, YKS'yi ve üniversite öğrencilerinin nelere dikkat etmesi gerektiğini açıkladı.

Şimşek, üniversitelerle ilgili 3 önemli unsurun olduğunu söylerken sözlerini şöyle sürdürdü:

‘Bir söz vardır ‘ Mekanları şereflendiren içinde ki insanlardır.’ Üniversiteleri şereflendiren içindeki öğrencilerdir ve elbette çok değerli hocalardır. Ancak üniversite ne üretiyor? Eğer biz üniversitenin ürettiği şeyi iyi tanımlayabilirsek üniversitenin kendinin de tanımını ortaya koyabiliriz. Üniversiteler bilgi biriktiriyor, üretiyor. Bugün bu çağda her şey değişiyor. Bu değişime ayak uydurabilmenin 3 önemli unsuru var. Ya değişimi yöneteceğiz, ya değişimi yaşayacağız üçüncüsünü söylemek istemiyorum. Biz ülke olarak toplum olarak Türkiye olarak son yıllarda değişimi yönetmeye talip olduk. Bunu yaparken de yine kutsal olmayan üç saç ayağı vardır. Bunlardan birisi teknoloji, birisi rekabettir birisi de küreselleşmedir. Üçüncüsünden başlayacak olursak üniversite küreselleşmeyle paralel gidiyor aslında. Küreselleşme sadece ekonomi de değil siyasette de değil ahlakta duyguda kültürde küreselleşme yaşanıyor. Küreselleşme artık bir realitedir. Bir gün de sınırlar tanınmadan bir tuşa basma ile yer değiştiren para miktarı trilyon dolara varıyor. Böyle bir dünya da bizim küreselleşmeye ya da globalleşmeye karşı çıkmamız mümkün değildir. 25 26 milyonluk bir nüfustan bahsediyoruz. 142 ülkeden daha büyük yerüstü zenginliğine sahibiz. Bu yerüstü zenginliğimizi yönetecek yetiştirecek topluma öncü olarak sunacak kurum üniversitedir.

NABİ AVCI: AKADEMİSYEN KELİMESİ YANLIŞTIR

Prof. Dr. Nabi Avcı, akademisyen kelimesinin yanlış olduğunu ifade ederken,
‘ Akademisyen Fransız üyelerine verilen bir unvandır. Akademisyenler kendilerini dünyanın merkezinde görmeye yatkınlar, yatkınızdır. Yüksek öğretim kurumlarının toplumların geleceği bugünüyle ilgili daha kapsamı genişletirsek dünüyle ilgili bugünüyle ilgili yarınıyla ilgili söyleyecekleri vardır söylemişlerdir. Hem geriye doğru biz neydik nerden geliyoruz üniversiteler üzerinden üniversitelerin çalışmaları akadesmisyenlerin çalışmaları ile bu geriye doğru okumaları yaparız. Hem bugünümüzü onların da katkılarıyla araştırmalarıyla daha iyi anlayacağımızı ümit ederiz. Hem de nasıl bir geleceğe doğru yönelmekte olduğumuzu geleceğin bizi hayal kırıklığına uğratmaması için yapmamız gerektiğini üniversitenin hocaların akademisyenlerin bize göstereceğini varsayarız. Hocalar olarak bunu iddia ederiz. Üniversiteler, hocalar toplumların yüz yüze oldukları her türlü meydan okumayı göğüslemeleri için neler yapılması konusunda düşünce üreten tedbirlerin yolunu gösteren göstermekle görevli olan kişilerdir. ‘ dedi.