Bunlar varsa ‘tükenmişsiniz!

İş yerinde tükenmişlik sendromu yaşadığınızın 7 işareti.

GÜN İÇİNDE AŞIRI ALAYCI DAVRANIYORSANIZ...

Eskisinden daha mı eleştirel, daha mı alaycısınız? Size çok içten davransa bile iş arkadaşınıza da alaycı mı yaklaşıyorsunuz? Bir bakın bakalım; böyle davranmanızın mantıklı bir sebebi var mı?

KAÇMAK İSTİYORSANIZ...

Bali'ye tek yön uçak bileti almak gibi garip hayalleriniz var mı? İş yerinizin güvenliğini atlatmayı, Kanada'da falan çiftçilik yapmayı mı düşünüyorsunuz? Uzmanlara göre bu tür hayaller 'iş hayatında tükenmişlik sendromu' yaşadığınızın bir göstergesi... Eğer böyle hayaller kuruyorsanız, demek oluyor ki kendinizle işiniz arasında bir mesafe koymuşsunuz; bir türlü ortak paydada birleşemiyorsunuz.

ÇOK BASİT İŞLERDE BİLE HATA YAPIYORSANIZ...

Eskiden de bu kadar çok hata yapar, şimdiki gibi her şeyi unutur muydunuz? Yıldönümü unutmaları, kahvaltıda boş boş bakmalar, dikkat eksikliği; tükenmişlik sendromunun en önemli üç belirtisi. Bir şeyleri hatırlamakta, aklınızda tutmakta ya da günlük işlerinizi yapmakta zorlanıyorsanız, tükenmişlik sendromu yaşıyor olabilirsiniz.

HER ZAMAN YORGUNSANIZ...

Mükemmel bir cumartesi sabahında bile yataktan kalkmak istemiyor, devamlı uyuma ihtiyacı duyuyorsanız, dikkat! Bu ısrarcı tembellik hali, özellikle de bütün bir günü uyuşuk uyuşuk yatakta geçirmek, duygusal boşluğunuzu açığa vuran işaretlerden biri olabilir. Demek ki iş yerinde fonksiyon bozukluğu yaşıyorsunuz...

HER ZAMAN HUZURSUZSANIZ...

Nerede kaldı o eski esprili günleriniz? Patronlarınızın birer kabadayı, iş arkadaşlarınızın ise sinsi olduğunu mu düşünüyorsunuz? Belki gerçekten haklısınızdır ancak bu tür düşüncelerin tükenmişlik sendromuna işaret edebileceğini de unutmayın.

KENDİNİZDEN BİLE ŞÜPHE ETMEYE BAŞLADIYSANIZ...

"Aslında hiçbir işe yaramıyorum" diye düşünmeye başladıysanız, kendinize şunu sorun: Gerçekten bir işe yaramıyor olsanız, sizi orada neden tutsunlar ki? Bu düşünce biçimi, tükenmişlik sendromunun en klasik belirtisi. Cerrahlardan atletlere kadar, her türlü meslek dalında çalışan kişilerde görülebiliyor. Zihniniz size bir tür oyun oynuyor...

SIK SIK HASTALANIYORSANIZ...

Asla geçmeyen baş ağrısı, mide gurultusu, solunum güçlüğü... Doktorlar bir şey bulamıyor ama şikayetler bitmiyor! Bir durup düşünün; bütün bunlar neden oluyor? Şöyle bir iş takviminize bakın bakalım; normal mi yoksa çok mu bunaltıcı? Bilimadamları; fiziksel şikayetler ile tükenmişlik sendromu arasında ciddi bağlantılar keşfetti. Bazen iş stresi ateş yükselmesine, hatta kalp krizine bile neden olabiliyor.

PEKİ NASIL İYİ HİSSEDECEĞİZ?

Yukarıdaki 7 belirti sizde de varsa, şimdi şöyle bir geriye yaslanıp değişiklik yapmaya başlamanın tam zamanı! İşte birkaç küçük öneri:

- Arkadaşlarınızla bir yere rezervasyon yaptırmak, yüzünüze küçük bir gülümseme getirebilir.
- Biraz para harcayabilirsiniz! İster SPA'ya gidin ister konsere; biraz dünyanın tadını çıkarmaya çalışın. Kendinizi bu günlere getirmek için çok uğraştınız. Biraz eğlenmek sizin de hakkınız.
- Yapılacaklar listenizi küçültün. Gün içinde kendinize nefes alacak 10-15 dakikalık zamanlar yaratın.
- İş konusundaki düşüncelerinizi patronunuzla paylaşın. Genel kanının aksine hoşnutsuzluğunuzu kibarca dile getirirseniz, çatışmaya yol açma olasılığınız çok düşük. Önemli olanın yaklaşım tarzı olduğunu aklınızdan çıkarmayın!
- Kariyer hedeflerinizi tekrar gözden geçirerek kendinizi yenileyin. Tükenmişlik sendromu, sadece yorgunlukla değil; bazı günlük önemsiz ayrıntılar sonucu da ortaya çıkabilir.
- İşinizle alakalı bir derneğe üye olun. Belki daha çok deneyim kazanabilirsiniz. Bu da sizin motivasyonunuzu artırabilir.
- Tatile çıkın! Bu sorumluluktan kaçmak anlamına gelmiyor. İhtiyacınız olan tek şey belki de basit bir deniz tatilidir...

HÜRRİYET


Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:16 Mayıs 2021Yayınlanma Tarihi:24 Mart 2016

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.